12 Kasım 2013 07:17

'Çile'nin 14. yılı

\'Çile\'nin 14. yılı

Fotoğraf: Envato

Paylaş

Galatasaray taraftarının Kadıköy çilesi 14 seneyi buldu. 2010’dan itibaren Kadıköy’de kazanamasa da ne yaptığını bilen, ihtiyacı olan skoru alabilen takım görüntüsü bu sene tamamen silindi ve son dönemde sarı-kırmızılı taraftarların alışık olmadığı, silik bir derbi performansı sahne aldı. Burada öncelikle herkesin odak noktası olan ‘yenilmezlik serisi’ penceresinden baktığımızda Fenerbahçe’nin tekrar inisiyatifi ele aldığını söylemek mümkün.
Geçen sene şampiyonun erken belli olmasıyla prestij maçına dönüşen, Galatasaraylı futbolcuların lakayıt yaklaşımı sebebiyle anlamını yitiren bir derbi izledik ama zurnanın zırt dediği yer de Galatasaray adına tam burası… Galatasaraylı futbolcular şampiyon unvanıyla geldikleri Kadıköy’de 1-0 öne de geçmişken 2-1 yenilmelerinin ne anlama geldiğini sorgulamışlar mıdır gerçekten? Eğer o gün zaten süngüsü düşmüş olan Fenerbahçe’ye karşı avucunun içine kadar gelmiş galibiyeti kaçırıp bir de dalga geçer gibi orta yuvarlakta sevinç gösterisi yapmanın ne anlama geldiğini kavramışlar mıydı? Kendi içlerindeki muhabbeti elbette bilemeyiz ama Galatasaray taraftarının hissiyatını anlamadıkları kesin. Eğer anlasalardı onlar eğer orta yuvarlakta kendilerince şampiyonluk kutlaması yapmak yerine gerçekten galibiyet kutlaması yapsa bugünkü maça 14 yıllık derbi deplasmanında kazanamayan takım değil de 4 yıldır derbi deplasmanında rakibine galibiyet yüzü göstermeyen takım olarak çıkacaklarını bilirlerdi mesela…
Bu Pazar’a dönelim. Maçın başında Mancini’nin Juventus deplasmanında ortaya koyduğu sağlam savunma üzerine bulunacak fırsatları değerlendirme formülü yine karşımızdaydı. Zaten kadro darlığı da ortadayken İtalyan hocanın farklı bir yola girmesi de kolay gözükmüyordu. Burak’ın önde Drogba’yla birlikte oynaması, 4-4-2’ye dönüş gibi daha akla yatkın dizilişler ve hamleler düşünülebilirdi belki ama sonuçta felsefe itibariyle Mancini kendinden bekleneni yaptı. Başlangıçta hedefine de ulaştı, ta ki Chedjou’nun anlamakta güçlük çekmemize sebebiyet veren, itina ile paketlenmiş penaltı hediyesine kadar. 2005’te Sivassporlu Hakkı’nın Galatasaray maçında topu eline alışından sonra gördüğüm gereksiz penaltılarda başa güreşecek bir hareketti, tabii bunun farkı derbide olması. Tecrübesi sebebiyle 6.5 milyon avro ödenerek getirilmiş bir savunmacının yapması gereken en son şey olduğunu da söylemek gerek.
İşte bu dakikadan sonra sazı çalan da oynayan da Fenerbahçe’ydi, uzaktan bakan ise Galatasaray. Mancini belki en makul A planını seçmişti ama 22.dakikada geriye düştüğü maçta ilk adam akıllı hamlesini bugüne kadar düzenli şans vermediği bir isim olan Engin’le yapan, Burak’ı önde kullanmayı ancak son dakikalarda akıl eden İtalyan, Türkiye’deki ilk sıfırını aldı. Karşısındaysa hafta içi bir operasyon geçirmesine karşın dimdik ayakta duran, ligin en formda hocası Ersun Yanal vardı. Yanal saha içine doğrudan yansıyan bir Emenike krizine, yarı sakat kalecisi Volkan’a ve beklenmedik bir şekilde kaybettiği Kuyt’a rağmen istediğini alan ve taktik faullerin de yardımıyla rakibine ayağa kalkma şansı tanımayan, tatlı sert oyunuyla alkışları alan taraftı. 90 dakikadaki performansıyla Fenerbahçe takdir ve tebrikleri hak ediyor.
Bazen bir miti ayakta tutan ona inananlardır, Kadıköy fobisini yaşatanların başında ise Galatasaray futbolcularının kendisi geliyor. Aynı kadro 3 senedir adam akıllı oynandığında neler yapılabildiğini gördüğü halde (2-0’dan 2-2’ye dönüş, son dakikada direğe takılan Baros’un şutu, 0-0’lık şampiyonluk maçı vs)bu Pazar ortaya koyduklarıyla ya da daha doğrusu koymadıklarıyla Galatasaray taraftarının boynunu bükmüştür. Yoksa mesele yenilgi olsa yine Saraçoğlu’nda Galatasaray daha ağırlarını da almıştı ama bu kadar silik, derbi ciddiyetinden uzak, boyunları bükük bırakanı uzun zamandır yaşamamıştı.
Fenerbahçeli meslektaşlarına 3.vitesin ötesine geçme gereği dahi bırakmayanların son iki Kadıköy deplasmanı üzerine uzun uzun düşünmesi, dersler çıkarması gerek. Yoksa geri getirdikleri “14 yıllık bu çile” tezahüratı bile kesmeyecek Galatasaray taraftarını…

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa