‘Avrupa açılımı’ ne kadar samimi?
NBA’de son on yılın popüler konusu yeniden revaçta. Avrupa’nın lige katılımı globalleşmenin bir gereği mi; yoksa tüm planlamalar daha çok para kazanmakla mı alakalı?

Uğur Ozan SULAK
1980’lerin ortalarından itibaren, 30 yıl süreyle NBA’in kural koyuculuğuna soyunan David Stern için pek çok farklı tanım yapılabilir. ‘Vizyoner’ ya da ‘pazarlama dehâsı’ genelde fazla tartışmaya mahal vermeyen, popüler tercihlerdir.
ESPN yorumcusu Bill Simmons ise David Stern’ü şöyle tanımlıyor:
“Kendi çıkarından emin olduğu konular haricinde David Stern, asla uzlaşamayacağınız bir adamdır. Biliyorum ki benden nefret ediyor. Çünkü son lokavt zamanında onun hakkında negatif dilde birkaç yazı yazdım. Belgesel çekimi esnasında, iğrenir bir ses tonuyla eşine beni göstererek ‘Bak bu Bill Simmons’ dedi. Karısı da tiksinerek elimi sıktı.”
Görev müddeti boyunca dört ayrı lokavtta da benzer katı tutumu sergileyen ve son olarak; 2005’teki Toplu İş Sözleşmesi’ne (CBA) göre, toplam gelirin %57’sini elde eden oyuncuların payının %50’ye düşürülmesini sağlayan Stern’ün, MegaliIdea’sı ‘Avrupa Konferansıydı.
CUMA BOSTON ERTESİ GÜN PARİS
Beş Euroleague takımından oluşması planlanan Avrupa Konferansı fikrini ilk olarak 2003’te ortaya atan Stern, gelecek 10 yıl içinde entegrasyonun tamamlanmasını beklediğini açıklamıştı. Öngörüsü, Avrupa takımlarının 82 maçlık sezon takvimine katılacağı bir planı içeriyordu. Destek bulamadı.
“Bu konuyu konuşmak hoşuma gidiyor. Bundan yedi yıl önce, NBA’in Avrupa açılımı için ‘10 yıl içinde kaçınılmaz’ tabirini kullanmıştım. Fikrimde hâlâ bir değişiklik yok. 10 yıl içinde bana Avrupa’dan bir kartpostal yollarsınız.
“NBA Europe Live’ın bize fikir vermesini umuyoruz. Zira bence şu tarzda bir yapı oluşturacağız: Mesela Heat, Boston’da cuma günü maç yapacak. Ardından hemen cumartesi uçağa atlayıp Paris’e gidecekler. Şanzelize’de alışveriş yapıp dinlenebilecekleri bir vakitleri olacak. Daha sonrasında ise işe koyulup Avrupa Konferansı’nın beş takımıyla maç yapacaklar. O planlanan beş maç bitti mi? Hemen Birleşik Devletlere dönmeyecekler. Biraz daha kalıp; beş maç daha oynayacaklar. Toplamda 10 maça ulaştıklarında ise onları Avrupa Turu’nu tamamlamış sayacağız.”
David Stern’ün Ekim 2010 tarihli açıklaması, eski komisyonerin konuya ilişkin görüşlerini tam anlamıyla ortaya koyan nitelikte. Çok değil, bu açıklamadan sadece beş ay sonra Avrupa’da (Londra) ilk kez bir normal sezon karşılaşmasının (Nets - Raptors) oynandığını görüyoruz. Daha sonrasında ise Europe Live kapsamındaki çalışmalar isim değiştirerek NBA Global Games’e kaynak oluşturuyor; normal sezon maçlarının kıta dışında oynanması da bir ritüel hâlini alıyor.
SAMİMİYETTEN UZAK
Burada NBA’in Avrupa’ya açılma düşüncesini irdelemek gerek. Keza 2016’da başlayacak 9 yıl, 24 milyar dolarlık yeni yayın hakkı ihalesiyle gelirini %186 arttıran NBA’in, yükselen marka değerine rağmen rakibi NFL’le prime time rekabetini bir nebze de olsa azaltmak istediği iddia ediliyor. Şubat 2014’e kadar NBA’i yöneten Stern’ün bu konudaki görüşü, Amerikan futbolunun sonbaharla başlayıp; Şubat’taki Superbowl’a kadar TV takviminde çok güçlü olması nedeniyle NBA takvimini 60 maça indirmek yönündeydi. Eski patrona göre lig bu sebepten ötürü ekim ayı yerine şubatta başlamalı.
Yeni komisyoner Adam Silver’ın çözümü de samimiyetten uzak. Silver, yakın geleceğe ait ajandada olmasa da uzun vadede Avrupa entegrasyonunu gerçekleştirmek istiyor. Çünkü Birleşik Devletler’deki diğer eyaletlerin takımlarıyla NBA’i 32-34 takıma genişletmektense (Tek istisna Seattle) Avrupa’dan taraftarı, hatta salonu hazır kulüpleri ana plana dahil etmek; markanın pazarlanması konusunda daha az efor/para harcanması anlamına geliyor. Londra sürekli dile getirilen şehir olsa da, hem basketbol kültürü oturmuş, hem de NBA standartlarına yakın salonlara sahip Paris, İstanbul, Berlin ve hatta Madrid de ön planda.
Tabii tüm bu maddi kaygılar haricinde,iki haftalık deplasman turu bir takımın fikstürü için yeterince can sıkıcıyken; Paris sonrası Los Angeles ya da Berlin’i takriben Sacramento, GM’lerden nasıl reaksiyon alır, orasını tahmin etmek güç.
Evrensel'i Takip Et