28 Kasım 2014 10:40

Söz konusu dinse gerçekler teferruat mı?

Hatırlıyorum da ortaokulda sosyal bilgiler dersinde Türkler’in Orta Asya’dan göçüne dair haritalar vardı. Göç yollarını gösteren oklar yüzünden haritayı göremezdik. Çünkü her yere en seri şekilde gitmiştik ve sonra canlı cansız her şey Türk’tür diye inandık

Paylaş

Barış GENÇYILMAZ
Anadolu Üniversitesi
Eskişehir

Akıllı seccadeleri gördünüz mü, gugıllasanız hemen görürsünüz gittigidiyor’da falan… Namaz kılmayı öğreten seccadelerden bahsediyorum. Ezan okuyan saatlerden sonra bir de ‘zikirmatikler’ var tabi. Her zikredişten sonra bir kere basarsanız ekrandaki sayı da 1 artar. “İslam teknolojiyle buluştu!” diyebiliriz. Harikalardır, hayatı inanılmaz derecede kolaylaştırırlar. İyi ki varlar.Küba’da var mı bunlar bilmiyorum lakin Amerikalı Tarihçi Gary Knight, Kolomb’un anılarını; “Küba’da değil Bahamalar’da ve cami değil cami gibi.” olarak düzeltiyor. Tabi kendisi bir kafir olduğu için 1178 yılının kaşif Müslümanlarını çekemiyor olabilir! Belki de zikirmatiklerimizi kıskanıyordur. Neyse onu daha fazla ezmeyeceğim.

ALGI YÖNETİMİ

Hatırlıyorum da ortaokulda sosyal bilgiler dersinde Türkler’in Orta Asya’dan göçüne dair haritalar vardı. Göç yollarını gösteren oklar yüzünden haritayı göremezdik. Çünkü her yere en seri şekilde gitmiştik ve sonra canlı cansız her şey Türk’tür diye inandık. Kızılderililer ve Afrika hariç değil. Güneş Dil Teorisi’nin 1930’lardan kalma hafif esintisiyle Türk olmasına rağmen Türklüğünü inkar eden Macarları falan lanetledik. İktidarın Türkçü-statükocuların elinden, ümmetçi-neoliberallerin eline geçmesiyle şu dünyada medeniyete dair ne varsa Türkler yerine bu kez Müslümanlardan çıktığına inandık. Ve Müslümanların dünya üzerindeki etkilerini bilen ama inkar eden kimi ülkeler, tam da tüm dünyanın Müslümanlar tarafından keşfedilip geliştirildiğini haykıracağımız zaman P-67 kuyruklu yıldızının üstüne Rosetta Uzay Aracı kondurarak gündemi değiştirmiş, algı yönetmiştir.

KEŞKE BUZLU EKRAN OLSAYDI

Daha önce de uzayda hiçbir ses yayılamazken yayılabilen bir ses vardı. Bu ‘Ezan’dı.
Neil Armstrong olayın kahramanı, belki de Apollo 11’e vakit gelince ezan okuyan saatlerden koymuşlardır, bilmiyoruz. Yine geçenlerde Cine5’te; “Mars’taki kubbe tipi yapılar, NASA gerçekleri gizliyor mu?” başlığı adı altında tartışma sürüyordu. Benim hafızamdaki son Cine 5 anısı, henüz küçükken buzlu ekran ardında olup bitene anlam vermekten ibaret. Keşke hep böyle kalsaydı. O buzlu ekran en çok lazım olduğu zamanda ortalarda yok.
Alayına edit: Amacımız asla Müslümanlar’ı ve İslam’ı aşağılamak değildir. Tam aksine Müslümanlığı ve İslam’ı şiddetle siyaset malzemesi yaparak gülünç duruma düşürenleri yermektir. Bir ne’vi İslamofobi’ye ve Müslümanları komik duruma düşürenlere karşı savunmadır.

ÖNCEKİ HABER

Topkapı alt geçitte yangın çıktı

SONRAKİ HABER

Bir Kürt söylencesi: Dengbêj

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...