01 Haziran 2014 18:03

Babam bugün neden beyaz anne?

Kaldırımda durmamıza bile karışıyorlardı. Avukatlar ise çoktan arbede ile gözaltına alınmıştı. Polisler her gördüğü insana sert ve acımasız muamelede bulunuyorlardı ve her yerdelerdi. Her sokakta, her dükkanda

Paylaş

Hurşit Doğan
Hacettepe Üniversitesi

Merhabalar.Bir üniversiteli olarak Soma’ya maddi manevi destek amacıyla gitmeyi planlıyordum. Arkadaşlarımızla anlaştıktan sonra 20 kişilik bir grup servis tutarak yola çıktık. Soma’ya ulaştığımızda saat 7’yi gösteri-yordu. Soma yolu aşırı yoğunlukta polis servisleri ve askeri araçlarla doluydu. Soma’ya giriş mezarlıktan itibaren ka-patılmış ve kontrol noktası oluşturulmuştu.
Kontrol noktasında aracımız durduruldu ve aşağı indirildik. Kendilerini Başbakan sanan polisler sert, umursamaz ve dalga geçer durumdaydı. Ve il-çeye alınmadık. 2. giriş çabamız ise gruplara ayrılıp otostop çekerek oldu. 3.’sünde ise Akhisar’a dönüp Soma servislerine bindik. Ancak yine başarısız olduk. Artık minlenmiştik ve girmenin yollarını arıyorduk. Öğle arasını fırsat bilip vardiya değişiminden yararlanmayı deneyelim dedik. Ve en son 7. dene-yişimizde içeri girebildik. 2. çevirmeden de yakalanmadan girmeyi başarmıştık. Ben motosikletle içeri girmiştim, otostop motostop olmuştu artık. Yabancı olduğumuz için sürekli sivil polislerle uğraşı-yorduk.

NİHAYET SOMA’DAYIZ

Ve artık iki kişinin yan yana durmasının ve konuşmasının yasak olduğu Soma’dayız. Saat 12 olmuştu ve ilk indiğimiz yerlerde tepkilerle karşılaşmıştık. Arbede arasında bulduk kendimizi. Bir kısım arkadaşımız mezarlığa, geri kalanlar ise ilçeye ayrılmıştık. Mezarlığa giden arkadaşlarımız için Manisa plakalı araçları ayarladıktan sonra geri kalan arkadaşlarla birlikte insanlarla sohbet etme kararı aldık.
Kaldırımda durmamıza bile karışıyorlardı. Avukatlar ise çoktan arbede ile gözaltına alınmıştı. Polisler her gördüğü insana sert ve acımasız muamelede bulunuyorlardı ve her yerdelerdi. Her sokakta, her dükkanda.

BİR GÜN İŞE GİTMEMENİN BEDELİ

Biz o sıra bir kardeşimize denk gelip sohbete koyulduk. Kendisi kazanın yaşandığı vardiyada madenci. Ağırlıkçı olarak çalışıyormuş madende. Yani taşıma işi yapıyormuş. Saat 15.00-15.30 sıralarında gerçekleşen kazanın tüm sorumlusunun firma ve taşeron sistem olduğunu dile getiriyor. Çalışma koşullarından bahsederken sadece 1 gün işe gitmemenin bedelinin 200 TL olduğunu söyledi. Sorumlunun tekrar tekrar firma olduğunu dile getirirken kirli hava çıkışıyla insan çıkışının aynı ana denk geldiğini ve aşırı derecede etkilendiklerini vurguladı. Ölen insan sayısının söylendiğinden fazla olduğunu belirtti.

NERELİSİNİZ SİZ?

Tam bu sırada; ‘Ya pardon bölüyorum ama nerelisiniz siz?’ diye bir soruyla karşılaştık başka biri tarafından ve darp edildik. Bu kadar tepkiyle karşılaşmamızın sebebi ise ilçedeki AKP’lilerin insanları yabancılara karşı kışkırtmasıydı.
Ardından 3-4 yaşlarında bir çocukla karşılaştık. Annesine sorduğu soru içimizi parçaladı: ‘Anne babam hergün karalar içinde gelir beni de boyardı, bugün babam neden beyaz anne?’ Kefen giymiş babasından bahsediyordu. Bu sorunun cevabını ne siz ne de biz verebiliriz. Ama tüm bunların sorumlusunun taşeron sistem ve AKP olduğunu biliyoruz. Bu sistem böyle devam ettikçe de bu sorularla daha çok karşılaşacağız. Daha çok soracaklar. Neden anne? Neden? Son olarak herkesin bize sorduğu soruyu ben de size sorayım. Nerelisiniz siz?