Hem patron hem patron sözcüsü sendikacılarla mücadele

Eren ERGİNE
İstanbul

Elit çikolata fabrikasında işçiler yeni yılı sıkıntılarla karşıladı. İşçilerin ücretleri 2 aydır ödenmiyor. Türk-İş’e bağlı Tek Gıda- İş Sendikasının örgütlü olduğu fabrikada çalışan işçiler, patronun yanı sıra sendikanın şube yöneticilerinden de yakınıyor. İşçiler bu rahatsızlıklarını yüksek sesle dile getiren 2 işçinin kapı önüne konduğunu söyledi.

Ücretlerin yanı sıra 4 maaş tutarındaki ikramiyelerini de alamadıklarını vurgulayan işçiler, “Bize verilen 170 liralık ayakkabı parası da ücretlerimizden kesildi” dedi. Ücretlerin ödenmemesi nedeniyle ekonomik olarak sıkıntıya girdiklerini anlatan işçiler, “Patron, düzenlediği toplantıda fabrikanın maddi sıkıntılar yaşadığını söyleyerek biraz idare etmemizi istedi. Ancak makineler hiç durmadan çalışıyor. Üretilen çikolata gönderilmeden müşteri parasını yatırıyor” dedi.

'GAZETE OKUMAYA ZAMAN YOK'

Fabrikada çoğunlukla kadın işçiler çalışıyor. Her gün 12 saat çalıştıklarını ve iş yoğunluğu nedeniyle bayılanların olduğunu anlatan bir işçi “Sorumlumuz olan ustalar tarafından sürekli azarlanıyoruz. Hasta olduğumuzda bile en zor bölümlerde çalışmaya zorlanıyoruz” dedi. Hayatlarının evle iş arasında geçtiğini ve yoğunluk nedeniyle gazete okumaya dahi zaman bulamadıklarını anlatan işçi şöyle devam etti: “Ücretlerin geç verilmesi sebebiyle özellikle kadın işçiler eşlerinden ‘Madem paranı alamıyorsun neden hâlâ orada çalışıyorsun’ diye baskı görüyor.”

Elit’te bu nedenle sürekli bir sirkülasyon oluyor. 170 işçinin çalıştığı fabrikada 2 taşeron firma faaliyet gösteriyor. İşçiler çalışanların yarısından fazlasının taşeron olduğunu söylüyor.

'SENDİKACILARLA DA MÜCADELE EDİYORUZ'

İşçiler patronun yanı sıra “Patronun sözcülüğünü yapıyorlar” dedikleri şube yöneticileriyle de mücadele ediyor. Sendikacıların işçileri arayarak “Aman ha içerde dikkatli olun, karıştırmak isteyenler var, geçmişte işçiler eylem yaptılar bunun sonucunda işten atıldılar siz bunlara meyil vermeyin” dediği iddialar arasında.

Yaşananlara dayanamayan işçiler bir bildiri kaleme alıp dolaplara yerleştirmiş. Bunun üzerine fabrikaya gelen sendikacıların “Siz ne yapmaya çalışıyorsunuz kimin taşeronluğunu yapıyorsunuz bunları yaparak maaşınızı alamazsınız sabretmesini bileceksiniz” dediğini aktarıan işçiler, buna itiraz ederek “Patronu savunmayı bırakın bizim haklarımız için mücadele edin” diyen iki işçinin işten atıldığını anlattı.

Kendilerine geriye dönük ücretlerinin ocak ve şubat ayında ödeneceğinin söylendiğini dile getiren atılan işçiler “Hem çalışırken mağdur ettiler, hem de işten attılar” dedi.

FABRİKA ÖNÜNDE EYLEM YAPILDI

İşten atmaları ve ücretlerin geç ödenmesini protesto etmek için işten atılan işçilerin çağrısıyla fabrika önünde açıklama yapılmak istendi. Eylem nedeniyle paydos saati olmasına karşın içeride çalışan işçiler fabrika dışına çıkartılmadı. Dışarıdaki işçiler buna tepki olarak “Yandaş sendika istemiyoruz”, “Ücret hakkımızı istiyoruz”, “Elit işçisi köle değildir”, “İşçiler sendika yönetimine” sloganlarını attı. İşçilerin eylemine kitle örgütleri ve siyasi partiler de destek verdi.

‘MADEM ASGARİ ÜCRET İSTEMİYORDUNUZ O ZAMAN İŞE GİRERKEN KABUL ETMESEYDİNİZ’

İşçilerin iddialarını sorduğumuz Tek Gıda-İş Avrupa Yakası Şube Başkanı Turgay Koç, “Ben asla işçi çıkarın diye komut vermem ama işveren işyeri güvenliğini sağlamak için işçi çıkarıyorsa buna da asla müdahale etmem” dedi. Öz Gıda-İş’e geçen eski şube başkanının işçilerin kafasını karıştırdığını ileri süren Koç, “Geldiğimde 3 temsilci vardı, 2 temsilci değiştirdim, sağlam bir ekip kurdum. Tabii ki temsilciyi şube seçer çünkü insanların sorularına cevap verebilmeli, o nitelikte olmalı” dedi. Koç şöyle devam etti: “Bir ay maaş gecikti diye iş durdurulur mu, zarar verilir mi, eylem yapılır mı? Böyle bir şey olamaz. Dolaplara bildiri koyarak provokatörlük yapıyorlar. İşçiler hesaplarına baksınlar 2 ay olmuş mu? Bildiri dağıtanlar madem haktan hukuktan bahsediyor, gidip neden tazminatlarını almadılar işten ayrılmadılar? Kapitalizm düzeninden bahsediyorlar, asgari ücrete baş kaldırın diyorlar sanki asgari ücret fabrikanın ortaya attığı bir yasaymış gibi...  Devlet uyguluyor her yerde aynı. Madem asgari ücret istemiyordunuz o zaman işe girerken kabul etmeseydiniz. Eğer işçilerin sorunları varsa hukuksal yoldan aramalılar.”