Hayal edebilir misin?
Bizler ne kadar hayalperestiz hiç düşündünüz mü? Var olan ve bize sunulan şu dünyanın ne kadarını hayal edebiliyoruz? Ve en önemlisi bize sunulan bu dünyaya ne katabiliyoruz?İnsanoğlu hep çok yönlü oldu ya, hani bundan olsa gerek hayalleri de biricik olmadı hiç. Ama hayallerde hiç kesişmedi değil tabi.
Bizler ne kadar hayalperestiz hiç düşündünüz mü? Var olan ve bize sunulan şu dünyanın ne kadarını hayal edebiliyoruz? Ve en önemlisi bize sunulan bu dünyaya ne katabiliyoruz?
İnsanoğlu hep çok yönlü oldu ya, hani bundan olsa gerek hayalleri de biricik olmadı hiç. Ama hayallerde hiç kesişmedi değil tabi. Zaten kesişmeli de bir yerde, çünkü bizler, nerde hayallerin kesiştiği bir kavşak noktası bulduysak tam orda büyük olaylara şahit olduk. Örneğin, “tiyatro” bu büyük olaylardan biridir. Peki, tiyatroyu hayallerimizin kesiştiği bir kavşak yapan ne? Düşündüğümüzde, başlı başına kendisi büyük bir olay olmuş Shakespere bu kesişim noktasında “Hamlet”e gebe kaldı. Bir diğer yandan Şinasi’yle şairi evlendiren, Namık Kemal’e “Vatan yahut Silistre” dedirten, günümüze daha yakın saf tutanlara bakarsak Nejat Uygur’ları, Müjdat Gezen’leri, Haldun Dormen’leri vb. isimleri doğuran yine bu büyük kavşağın kıvılcımlarından başka bir şey değildi.
Bu açıdan baktığımızda içimizi saran bu kıvılcımların bugünde birçok hayalin kesiştiği bir kavşak noktası olduğunu söylemek mümkün. Nitekim bu yazımızda değineceğimiz konu, Denizli’nin daha özelde ise Pamukkale Üniversitesi’nin hayallerinde bir kavşak olmuş bir oluşum olan ve bu sene üçüncüsü düzenlenen “PAÜ HAYAL PERDESİ OYUNCULARI ÜNİVERSİTELER ARASI 3. TİYATRO FESTİVALİ”… Festival 16–20 Mayıs tarihleri arasında Pamukkale Üniversitesi Tiyatro kulübü Hayal Perdesi oyuncularının ev sahipliğinde gerçekleşti. Festivale başka üniversiteler ve oyunlarının katılımı ise bu tiyatro ile taşan günlerimizin rengine renk katan bir sürecin doruk noktası oldu. Güzel bir organizasyondu. her bir “Hayal Perdesi Oyuncusu”nun bu organizasyondaki emeği çok büyük. Ve Denizli’nin hayallerinin kavşak noktası olma adına iyi iş çıkardılar.
Yoğun bir çabanın ürünü olduğu her yönüyle belli olan bir festival için bu yıl 5. senesini kutlayan “Hayal Perdesi Oyuncuları” ekibini kutlamak gerekiyor. Çünkü beş sene gibi kısa zamanda yaptıkları üç festivalle aslında profesyonel bir grup ruhunu ve disiplinini kaybetmeyen bir ekip olduklarını gösterdiler. Bir diğer yandan gerek bu seneki gerekse önceki yıllarda düzenlenen festivallerin hazırlık aşamalarında karşılaşılan büyük sorunlar karşısında grup ruhunu yitirmemeleri ve büyük bir sabır örneği göstererek en olumsuz koşullarda bile çalışmalarına azimle devam etmelerinden dolayı da bir takdiri hak ettiler.
Bu noktada söylemek yanlış olamayacaktır; onlar, -adlarından da anlaşılacağı gibi- hayallerinin önündeki perdeleri kaldırmaktan ve hayal eklemekten hiç vazgeçmediler, eminim ki vazgeçmeyecektirler de. Çünkü bir şeyi gerçekleştirmek için onu önce “HAYAL ETMEK” gerekir…
www.hayalperdesioyunculari.net
‘Boş tencere’ iktidarın neresinde?
Tehlike nedir?
Yeni anayasa tartışmaları, AKP’ye can suyu olur mu?
Erdoğan'ın Irak ziyaretinin 3 sebebi ve değişim rüzgarı!
Özgürlükçü Anayasa
1 Mayıs ve sonrası
Galatasaray kaparak, Fenerbahçe kaptırmayarak…
Bahçeli siyasete ayar çıtasını Erdoğan’ın en yakınına kadar çıkardı!
Savaş: Öznel niyet ve nesnel çelişki
Ne “yoksul” bir “zenginlik”…
Sancılı düşünceler
EVRENSEL EGE
Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...
