07 Haziran 2013 07:37

Kolektif yaşamın adresi

Ülkenin bütün yolları Taksim Gezi Parkı’na çıkıyor bugünlerde. Gece gündüz uyumayan Gezi Parkı, herkesi şarkılarla, halaylarla karşılıyor... Parkın iç taraflarından sürekli olarak slogan sesleri yükseliyor: “Tayyip kaç kaç, çapulcular geliyor.”İçlerine doğru ilerledikçe

Kolektif yaşamın adresi
Paylaş
Eda Yıldırım

İçlerine doğru ilerledikçe gencinden yaşlısına her yaştan insanın direnişi nasıl sahiplendiğini görmek mümkün. Güneşten korunmak için korumaya geldiği ağaçların gölgesine sığınmış 60 yaşındaki Habibe Dolutaş. “Yaşım 60, ama buna aldırmadan her gün direniş alanına gelmeye çalışıyorum” diyor. Gümüşsuyu-Beşiktaş tarafında yaşanan polis müdahalesi sırasında parka kadar yayılan biber gazı Habibe teyzeyi zorlamış biraz ancak, “Burada olmazsam için rahat etmeyecek. Biz artık burada Gezi Parkı için değil, hükümetin bütün politikalarına karşı direnişteyiz” diye ekliyor. Direnişin de çok güzel ilerlediğini ifade ederek, “İnşallah kazanacağız. Umarım Allah bu direnişin sesini duyar” dileklerini paylaşıyor.

FARKLILIKLAR BİRLEŞTİ

Güzel Sanatlar Lisesi 2. Sınıf Öğrencisi Gizem Çevikmen de sohbete katılıyor. “Ben okulu kırıp Gezi Parkı’na geliyorum. Çünkü aklım burada kalıyor” diyor. Burada farklılıkların bir arada olduğunu belirtiyor Gizem ve şöyle devam ediyor: “Kürt’ü, Türk’ü, Ermeni’si,  anarşisti, komünisti, muhafazakarı Gezi’de. Bunca insan tek bir noktada buluşuyor. Gizem haklı. LGBTT bireyi Zehra Özden de bunu şu sözleriyle doğruluyor: “Biz LGBTT bireyleri olarak her zaman ötekiydik. Ama bugün burada durum farklı. Bugün burada hükümetin zulmüne karşı birlikte mücadele edebiliyoruz. Bu da ayrımcılığın insanlardan değil, devletlerden olduğunu gösteriyor.”  

İletişim Fakültesi 2. Sınıf  Öğrencisi Zehra Figen, ileride meslektaşımız olacak. “Gezi Park’ı direnişine tanık olmak çok büyük bir heyecan. Buradaki kolektif yaşam, yardımlaşma çok farklı” diyor Zehra. Geleceğin gazetecisi olarak medyayı eleştiriyor, “Medya patronları otomotive, sanayiye yöneleceğine biraz da gazeteciliğe yönelsinler” diye tepki gösteriyor. Gülay Sara da bu tepkiye katılarak, “İlk günlerden itibaren sadece Hayat ve Halk TV 24 saat yayın yaptı. Hayat Televizyonu’nu tebrik ediyorum. Her kesimden insanların görüşlerini aldılar. Özgür şekilde haber yaptılar” diyor.


POLİS YOKSA OLAY DA YOK

Gün boyunca Taksim’den Gezi Parkı direnişine destek yürüyüşleri oluyor. Tabii ki 1 Mayıs’tan sonraki gazlı görüntüler yok. Çünkü bu küçük direniş başladığından beri polis giremiyor bu küçük komün meydana... İstiklal Caddesi’nde sohbet ettiğimiz  esnaflar, geçtiğimiz cuma günü yaşanan polis saldırısını eleştiriyor. Caddede ayakkabı dükkanı olan bir esnaf, “Polis müdahale etmeyince sorun çıkmıyor. Cuma günü de böyle oldu. Polis müdahale etmezse insanlar sakin bir şekilde demokratik taleplerini ileteceklerdi” diye konuşuyor. Esnaf Mustafa Aydın, “Polis olmadığı zaman antipati oluşmuyor. İnsanlar daha önce de yürüyüşler yapıyordu. Hiçbir şey olmuyordu. Ama son günlerde hep olaylı geçiyordu. Bayağı zararımız oldu o saldırılardan” diye ekliyor.


Gezi Parkı’nda önceki gece Miraç Kandili nedeniyle alanda Kandil simidi dağıtıldı.

Beşiktaş taraftar grubu Çarşı, Dolmabahçe’deki Bezm-i Alem Valide Sultan Camii‘ne gelerek cami imamına olaylar sırasında göstericilere camiyi açtığı için teşekkür etti. (İstanbul/EVRENSEL)

ÖNCEKİ HABER

Çapulcu Kütüphanesinin çulsuz okurları

SONRAKİ HABER

Chapulling, chapulear, çapulîng...

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...