ABD savaşa hazırlanırken, ABD’li oligarklar kâr ediyor

Ben Norton*

ABD ordusunun Çin’e karşı savaş için zemin hazırladığını gösteren kanıtlar artıyor. Washington Post tarafından sızdırılan bir bilgi notu; ABD Savunma Bakanlığının Çin ile savaşa hazırlanmayı önceliği haline getirdiğini ortaya koyuyor.

Pentagon, ABD’nin Tayvan üzerindeki kontrolünü arttırırken Çin ile savaşabileceğini de öngördüğü için kaynaklarını Asya-Pasifik bölgesinde yoğunlaştırıyor.

Çin hükümetini devirme çağrısında bulunan ve kendini kökten dinci bir “haçlı” olarak tanımlayan ABD Savunma Bakanı Pete Hegseth, mart ayında Japonya ve Filipinler’e bir gezi düzenledi ve Pekin’i defalarca tehdit ederek ABD’nin “gerçek savaş planları” ile övündü.

2024 yılında ABD ordusu Typhon füze sistemini Filipinler’in kuzeyine yerleştirmişti. Bu füzenin menzili yaklaşık 2 bin kilometre ve Çin ana karasındaki çoğu büyük şehri vurabilir. ABD’nin Filipinler’de en az dokuz askeri üsse erişimi bulunuyor.

Wall Street Journal’ın haberine göre Filipinler’de konuşlandırılan bu yeni füze sistemi ile ABD Çin’in önemli askeri ve ticari merkezlerini hedef alabilir. Gazete “Soğuk Savaş’tan bu yana ABD ordusunun ilk kez kendi sınırları dışında bu kadar uzun menzilli bir füze fırlatma sistemi konuşlandırdığını” sözlerine ekledi.

ABD’nin bu bariz provokasyonu Pentagon’un hamlesini Washington’un Çin’e karşı yeni soğuk savaşının önemli bir tırmanışı olarak gören Pekin’de öfkeye neden oldu.

Soğuk Savaş II

İkinci soğuk savaş, Birinci Soğuk Savaş ile giderek daha fazla paralellik gösteriyor. ABD okullarında öğrencilere genellikle Sovyetler Birliği’nin 1962 füze krizinde Küba’ya nükleer silah yerleştirmesinin bir “saldırganlık” eylemi olduğu öğretilir. Derslerde genellikle ABD’nin ilk kez 1959 yılında NATO üyesi Türkiye’ye nükleer silah yerleştirerek Moskova’yı kışkırttığı gerçeği atlanır.

Bugün Washington Pekin’i pek çok alanda kışkırtıyor. Donald Trump ilk döneminde, 2018 yılında Çin’e karşı tek taraflı, agresif bir ticaret savaşı başlattı. Trump’ın Demokrat halefi Joe Biden bu ticaret savaşını sürdürmekle kalmadı, Çin’in yüksek teknoloji sektörünü boğmak amacıyla daha fazla gümrük vergisi ve ihracat kısıtlaması ekleyerek daha da genişletti.

Şimdi ikinci döneminde Trump, Çin’e karşı nükleer bir ticaret savaşı başlatarak yüzde 245 gümrük vergisi tehdidinde bulundu. Bu yeni soğuk savaş bazı ABD oligarkları için kazançlı bir girişim haline geldi.

Silikon Vadisi oligarkları kârlı çıkmayı umuyor

Silikon Vadisi’ndeki büyük teknoloji sermayedarları, Çin’e karşı savaştan kâr elde etmeyi umarak yeni silah sistemlerine para akıttılar. Wall Street Journal 2024 yılında “Tech Bros Are Betting They Can Help Win a War With China” başlıklı bir makale yayımladı. Makalede, silah üreticisi Anduril Industries’i kuran eski bir Facebook yöneticisi olan sağcı milyarder Palmer Luckey ile yapılan bir röportaja yer verildi. Anduril geliştirdiği otonom silahlarla Pentagon’un önemli bir taşeronu olarak kendini kanıtlamıştı. Wall Street Journal şöyle aktarıyor: “Luckey bu silahların, Pentagon’un iki yıl önce ABD güvenliği için en büyük tehlike olduğunu açıkladığı Çin ile olası bir çatışma için gerekli olduğunu savunuyor. Luckey ve diğerlerine göre ABD ordusu, uzun okyanus boylarında ve Çin gibi bir üretim ve teknoloji gücüne karşı etkili olabilecek çok sayıda daha ucuz ve daha akıllı sistemlere ihtiyaç duyuyor. Luckey, ‘Gözümüzü Pasifik’teki büyük güç çatışması olan ödülden ayırmıyoruz’ dedi.”

Gazete, ABD askeri-endüstriyel kompleksinin giderek nasıl özelleştiğinin altını çizdi. Son yıllarda silah şirketlerine hızlı bir risk sermayesi fonu akıtıldı. Yine Wall Street Journal’ın haberine göre “ABD hükümeti on yıllar boyunca Lockheed Martin gibi savunma şirketlerini gizli uçaklardan casus uydulara kadar yeni silahlar geliştirmeleri için finanse etti. Ancak özel sektörün araştırma ve geliştirme için ayırdığı para, özellikle yapay zeka gibi alanlarda federal hükümet harcamalarını geride bıraktığından, yeni bir savunma girişimleri grubu Pentagon için teknoloji geliştirmek üzere özel sermaye kullanıyor. PitchBook’a göre, 2021’den 2024 haziran ortasına kadar, risk sermayedarları savunma teknolojisi girişimlerine toplam 130 milyar dolar yatırım yaptı. Pentagon ARGE için yılda yaklaşık 90 milyar dolar harcıyor.”

Anduril’in en büyük yatırımcılarından biri de Peter Thiel’in kurucularından olduğu Silikon Vadisi girişim sermayesi şirketi Founders Fund.

Thiel, Donald Trump’ı güçlü bir şekilde destekleyen ve Cumhuriyetçi politikacıları finanse eden aşırı sağcı bir milyarder oligark. Hatta daha önce ABD Başkan Yardımcısı JD Vance’i işe almış ve onun başarılı 2022 senato kampanyasını finanse etmişti.

Eski bir FBI muhbiri olan Thiel, CIA’nın finanse edilmesine yardımcı olduğu bir başka büyük Pentagon yüklenicisi Palantir’in de kurucu ortağı.

Thiel aynı zamanda Çin karşıtı bir şahin. “Rekabet kaybedenler içindir” diyerek tekelleri açıkça savunuyor ve ABD’li büyük teknoloji tekellerine Çinli rakiplerin yasaklanmasını istiyor.

Thiel gibi Anduril’in kurucusu Palmer Luckey de sadık bir Trump yanlısı. Kendisi de aynı aşırı sağcı Silikon Vadisi oligarkları topluluğuna mensup.

Financial Times, Thiel’in Palantir’i, Luckey’in Anduril’i ve Elon Musk’ın SpaceX’inin ABD hükümeti yüklenicileri için ortak teklif vermek üzere bir “konsorsiyum” -ya da daha doğrusu bir kartel- oluşturmaya çalıştığını bildirdi.

Çin’e ‘kutsal savaş’

Trump etrafını, aralarında yeni muhafazakar Dışişleri Bakanı Marco Rubio, Ulusal Güvenlik Danışmanı Mike Waltz ve Savunma Bakanı Pete Hegseth’in de bulunduğu savaş şahinlerinden oluşan bir ekiple çevirdi.

Hegseth, Washington Post tarafından ele geçirilen ve ABD ordusunun bir numaralı önceliğinin Tayvan konusunda Çin ile savaşa hazırlanmak olduğunu gösteren Pentagon belgesini bizzat imzaladı.

Resmi olarak “geçici ulusal savunma stratejik kılavuzu” olarak bilinen bu notta Pentagon, “Çin, bakanlığın tek hızlandırma tehdididir ve Çin’in Tayvan’ı bir oldubittiyle ele geçirmesinin engellenmesi, aynı zamanda ABD ana vatanının savunulması bakanlığın tek hızlandırma senaryosudur” diye yazdı.

Washington Post, bu belgenin bazı bölümlerinin, büyük şirketler ve muhafazakar milyarderler tarafından finanse edilen Washington DC merkezli sağcı bir düşünce kuruluşu olan Heritage Foundation tarafından yayımlanan şiddetle Çin karşıtı bir rapordan kelimesi kelimesine kopyalandığını ortaya çıkardı.

Oligark destekli Heritage Vakfı, Trump yönetiminin uygulaması için ayrıntılı bir politika programı hazırlayan kötü şöhretli proje 2025’i organize etti. Hegseth 2020 yılında “Amerikan Haçlı Seferi” adlı bir kitap yayımlamış ve bu kitapta ABD sağının uluslararası sola, Çin’e ve İslam’a karşı “kutsal bir savaş” içinde olduğunu gururla ilan etmişti.

Hegseth kitapta “Komünist Çin düşecek ve yaralarını iki yüzyıl daha saracak” diye söz verdi. “Eğer şimdi komünist Çin’e karşı durmazsak, bir gün Çin marşı için ayağa kalkacağız” diye yazdı.

Mart 2025’te Hegseth, ABD müttefiklerine Çin’e karşı yeni soğuk savaşında Washington’a katılmaları için baskı yapmak üzere Asya’ya gitti. Wall Street Journal gezisini “Hegseth Asyalı müttefiklerine söylüyor: Çin’e karşı sizinleyiz” başlığıyla özetledi. ABD Savunma Bakanı, Pentagon’un “Japonya’yı bir savaş karargahına” dönüştürdüğünü belirtti.

Japonya daha önce Çin’i sömürgeleştirmişti. Daha sonra Nazi Almanyası ve Faşist İtalya ile ittifak kuran Japon İmparatorluğu, 1930’lu ve ’40’lı yıllarda Çin’de ve Asya’nın diğer bölgelerinde on milyonlarca insanı öldürdü.

Hegseth “Amerika ve Japonya, komünist Çin’in saldırgan ve zorlayıcı eylemleri karşısında sağlam bir şekilde birlikte durmaktadır” diyerek “tehdidin ciddiyeti” konusunda korku tellallığı yapmıştı.

ABD Savunma Bakanı “Barış özlemi içinde olanlar savaşa hazırlanmalıdır” dedi: “Hazırlıklı olmalıyız. Savaşla mücadele kabiliyetlerimizi, ölümcüllüğümüzü ve hazır olma durumumuzu geliştirirken birlikte yakın çalışmayı dört gözle bekliyoruz.”

Hegseth, Trump yönetiminin Pentagon stratejisinin “üç ayağını” dile getirdi: “Savaşçı ahlakını yeniden canlandırmak, ordumuzu yeniden inşa etmek ve caydırıcılığı yeniden tesis etmek.”

ABD Savunma Bakanı Filipinler’de de benzer şekilde agresif yorumlarda bulunarak “Komünist Çin’in bölgedeki saldırganlığını” eleştirdi ve ABD ordusunun Tayvan üzerinden Çin’e yönelik “gerçek savaş planları” yaptığını açıkladı.

Filipinler’de düzenlenen basın toplantısında Hegseth ABD Hint-Pasifik Komutanlığı Komutanı Amiral Samuel Paparo’dan bahsetti: “Amiral Paparo’ya ve onun savaş planlarına güveniyorum. Gerçek savaş planları. Amiral Paparo durumu anlıyor, aciliyeti anlıyor. Olayların gelişmesini beklemeden…”

* geopoliticaleconomy.com’dan kısaltılarak alınmıştır.