29 Kasım 2023 14:39
/
Güncelleme: 16:45

Tahir Elçi davası: Dosya esas hakkındaki mütalaa için savcılığa gönderilecek

Tahir Elçi cinayeti davasının 9'uncu duruşmasında mahkeme heyeti, avukatların taleplerini reddetti. Esas hakkında mütalaa için dosyadaki tüm evrakların savcılığa tebliğ edilmesine karar verildi.

Tahir Elçi davası: Dosya esas hakkındaki mütalaa için savcılığa gönderilecek

Fotoğraf: Nisa Sude Demirel/Evrensel

Sur'daki tarihi Dört Ayaklı Minare önünde 28 Kasım 2015 tarihinde katledilen Diyarbakır Baro Başkanı Tahir Elçi’nin ölümüne dair açılan davanın 9’uncu duruşması görüldü. Mahkeme heyeti avukatların taleplerini reddederek, esas hakkında mütalaasını hazırlaması için dosyadaki tüm evrakların savcılığa tebliğ edilmesine karar verdi. Dava 6 Mart 2024 tarihine erteledi.

Diyarbakır 10’uncu Ağır Ceza Mahkemesinde görülen duruşmaya, Elçi’nin eşi Türkan Elçi, Türkiye Barolar Birliği (TBB) Başkanı Erinç Sağkan ve 18 baro başkanının yanı sıra Özgürlük İçin Hukukçular Derneği (ÖHD), HEDEP ve CHP milletvekilleri ile çok sayıda kitle örgütü temsilcisi  katıldı. 

"Bilinçli taksirle ölüme sebebiyet vermek" suçundan tutuksuz yargılanan polisler Sinan Tabur, Mesut Sevgi ve Fuat Tan, Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile duruşmaya bağlandı. 2 polisi öldürmekle suçlanan ve hakkında yakalama kararı bulunan PKK’li Uğur Yakışır için de “olası kastla ölüme sebebiyet verme” iddiasıyla ceza istenen duruşmada, Elçi'nin öldürüldüğü alanı gören Mardin Kebapevi'nin kamarasının incelenmesine ilişkin TÜBİTAK'ın raporu okundu. 

CİNAYET GÜNÜNE DAİR KAYIT YOKMUŞ, ARIZA VE KAYIP GÖRÜNTÜ VARMIŞ!

Raporda, kameranın söz konusu tarihte kayıt yapmadığı, kayıtların 2010 yılına ait olduğu yer aldı. Kamera içinde 9 kaydın yer aldığı, bunlardan üç görüntünün ise "kayıp görüntü" olduğu belirtilen raporda, Elçi'nin öldürüldüğü 28 Kasım 2015 tarihinden görüntünün bulunmadığı bilgileri yer aldı. Kamarada sürekli mavi ekranın görünmesinin arızadan kaynaklandığı söylenen raporda, kamera incelemesinde görüntü silme verisine rastlanmadığı iddia edildi.

"DELİLLER KARARTILDI"

Rapora karşı söz alan Elçi ailesinin avukatı Gamze Yalçın İlboğa, olay yerinde PTT, Mardin Kebapevi, basın ve Foto Film Şube kamerası bulunduğunu, bu kameralardan olay yerini gören PTT kamerasının görüntüsünün 17 dakikasının, Foto Filim Şubesinin görüntülerinin 13 saniyesinin kayıp olduğunu, Mardin Kebapevi'nin kamerasının ise görüntülerinin olmadığını hatırlattı.

Mardin Kebapevi'nde iş yerinin içini gören 3 kameranın çalıştığını ancak cinayet yerini gören 4'üncü kameranın çalışmamasının “delil karartması” olduğunu kaydeden İlboğa, “Biz 4 numaralı kameranın olay yerini gördüğünü biliyoruz. Bu görüntü öğeleri üzerinden bir delil karartılması yapıldı. Yine bu kamerada 9 kayıttan 3'ü kayıp. Yani 3 temel görüntü açılmıyor. Bunlar bize delillerin karartıldığını gösteriyor" dedi.

"ALİCENGİZ OYUNU"

TÜBİTAK raporuna tepki gösteren avukat Mahsuni Karaman da "TUBİTAK, alicengiz oyunuyla eski olduğunu gösteriyor. Daha önce aldığımız raporlarda 5 yıl 2 ay geride olduğu açık ve net. Siz mevcut Tarih Elçi cinayetinin işlendiği tarihe geliyorsunuz. Görüntü kayıtlarındaki tarihte manipülasyon var. Bütün bu görsel kaynakların kaybolması mümkün müdür? Bunun siyasi bir cinayet olduğunu biliyoruz. Görüntü kayıtlarının yeniden birlikte değerlendirilmesi gerekiyor” dedi.

YENİDEN KEŞİF TALEBİ

Avukat Zahide Beyda Tıraş Öneri, yeniden keşif ve tanık dinlenilmesi talebini yeniledi.

Olaydan sonra yapılan keşfin detay içermediğini dile getiren Öneri, keşfin PKK'li iki kişinin istihbarat tarafından takip edilmeye başlandığı Ceylan AVM önünden başlatılarak, Elçi'nin öldürüldüğü Dört Ayaklı Minare'ye kadar yapılmasını istedi.

Keşif sırasında sanıklar, tanıklar, müdahillerin hazır olmasını isteyen Öneri keşfin, sonradan tanıkların çelişkili beyanlarının tespiti için ses ve görüntü kaydı yapılarak yapılması gerektiğini belirtti. Öneri, olaya tanık olan polis, basın ve istihbarat mensuplarının keşif sırasında hazır edilmesini ve beyanlarının alınmasını da istedi. 

NAHİT EREN: SAVCI SORUŞTURMA SÜRECİNİ KARARTMAYA ÇALIŞTI

Söz alan Diyarbakır Baro Başkanı Nahit Eren, soruşturma ve kovuşturma sürecindeki isteksizliğe işaret ederek, "Tahir Elçi dosyasını asla cezasız bırakmayacağız. Ama maalesef dosya daha istediğimiz aşamaya gelmedi" dedi. 

Eren, dosyada soruşturma sürecinde soruşturma savcısı ve sokağa çıkma yasakları döneminde Sur dosyasına bakan savcı tarafından karartılmaya çalışıldığını ifade etti. Eren, Sur'da yakalandığı ileri sürülen Deniz Ateş'in, Sur dosyalarına bakan savcının kendisine "Elçi cinayetinin örgüt tarafından işlendiğini söylemesi durumunda cezai yaptırımdan kurtulacağını" söylediğine dair beyanı hatırlattı.

"DOSYADA SUR DOYASINI HAZIRLAYAN SAVCININ NE İŞİ VAR?"

Ateş'in söz konusu savcının ismini verdiğini anımsatan Eren, "Bu tanık, mahkemenizin huzurunda bunları söyledi. Peki, mahkemeniz bu suçu öğrendiğinde ne yaptı? Hiçbir şey yapmadı. Biz HSK'ye şikayette bulunduk. Sur dosyalarına bakan savcının ne işi var Tahir Elçi dosyasıyla? Görüntüyü toplayan, soruşturmayı yürüten savcıyla bir kurgu kurdular. Örgüt mensubuna ilişkin iddianame 5 yıl sonra hazırlanıyor, 2 polisi öldürmekten. Tahir Elçi davasıyla bunun nasıl bağı var? Bu dosya kapsamında hazırlanıyor. Bu dosyada 3 polis hakkında bilinçli taksirle öldürmekten, onun hakkında ise kastla öldürmekten ceza isteniyor. Bir dosyada hem bilinçli taksir hem kast nasıl oluyor? Tanıklar her şeyi açıkladı. Tanık kendisi mahkemede yüz yüze ifade vermek istedi ama siz reddettiniz. Biz cinayeti işleyen iradeyi ortaya çıkarmak istedik ama siz hep bundan kaçındınız" şeklinde konuştu.

CENGİZ: POLİS MEMURU SOYLU’YU NEDEN DİNLEMEDİNİZ?

Mahkemenin talepleri reddetme gibi kemikleşmiş bir tavrı bulunduğunu ifade eden avukat Orhan Kemal Cengiz, mahkemenin istihbarat elemanlarının dinlenilmesini reddettiğini hatırlattı.

Cengiz, istihbarat elemanlarının dosyayla illiyet bağının bulunduğunu belirterek, bu konuda kuşkularını dile getiren polis memuru Ahmet Soylu'nun ihbarını hatırlattı. Cengiz, "Soylu ifade vermek istedi. Siz can güvenliği nedeniyle reddettiniz. Soylu'nun can güvenliği için kim tehdit? Kimin aleyhine ifade verecek, istihbaratçılar aleyhine verecek. Demek ki Soylu'nun can güvenliğine istihbaratçılar tarafından tehdit geleceğini kabul ettiniz" dedi.

Avukat Mesut Beştaş da siyasilerin Elçi'yi hedef haline getiren demeçlerinin, sosyal medya paylaşımlarının ve şüphelilerinin de kapalı devre açık paylaşımlarının incelenmesini talep etti. Beştaş, başta valilik ve güvenlik bürokrasisinde Tahir Elçi'ye yönelik tehditler karşısında bir koruma tedbir kararının bulunup bulunmadığının araştırılmasını istedi.

SAĞKAN: 8 YILDIR BİR EL BU CİNAYET AYTINLATILMASIN DİYE MÜDAHALE EDİYOR

Türkiye Barolar Birliği Başkanı Erinç Sağkan da dönemin Başbakanı Ahmet Davutoğlu'nun dinlenilmesi kararından vazgeçildiğini belirterek, "8 yıldır bir el bu cinayet aydınlatılmasın diye müdahale ediyor. Mahkemenin tavrı da gerçeğin açığa çıkmasını istemiyor algısı oluşturuyor" dedi.

Ardından, müdahillik talepleri reddedildiği için duruşmada savunma yapamayan katılımcı tüm baro başkanları ve avukatlar Diyarbakır Barosu vekili olarak söz alarak savunma yaptı.

Duruşmaya SEGBİS'le bağlanan sanık polisler ise önceki savunmalarına ekleyecek bir şeylerinin bulunmadığını belirtti.

SAVCI MÜTALAA İÇİN DOSYAYI İSTEDİ

Taleplere ilişkin mütalaasını sunan iddia makamı ise tüm görüntülerin detaylı bir şekilde incelenmesi, keşif, Valiliğe Elçi hakkında tedbir kararının bulunup bulunmadığının sorulması talebinin reddini istedi.

İddia makamı, sanık Uğur Yakışır'ın yakalanmamış olması nedeniyle dosyada yargılanan sanıklar Fuat Tan, Mesut Sevgi ve Sinan Tabur açısından dosyayı sürüncemede bırakacağı gerekçesiyle Yakışır dosyasının ayrılmasını talep etti. Savcu, tevsii tahkikat talebinin olmaması durumunda esas hakkında mütalaasını hazırlamak üzere dosyanın kendisine verilmesini istedi.

DAVA 6 MART 2024'E ERTELENDİ

Talebin ardından mahkeme duruşmaya ara verdi. Ara sonrası mahkeme heyeti, avukatların tüm taleplerini reddetti.

Savcılığın talebini dikkate alan mahkeme heyeti, savcılığın esas hakkında mütalaasını hazırlayabilmesi için dosyadaki tüm delil ve evrakların savcılığa gönderilmesine karar verdi.

Heyet, savcılığın esas hakkında hazırlayacağı mütalaayı celse arasında da mahkeme heyetine sunabileceğine karar vererek, duruşmayı 6 Mart 2024 tarihine erteledi. (Diyarbakır/MA)

Evrensel'i Takip Et