Çiğli Köyiçi mahalle halkı imar projesine tepkili: Bize sorulmayan projeyi kabul etmiyoruz

Eda AKTAŞ
Onur TALİ
İzmir

İzmir’in Çiğli ilçesine bağlı Köyiçi Mahallesini Çiğil Belediyesi hazırladığı proje ile imara açmayı planlıyor. Çiğli Belediye Meclisi, ağustos ayı toplantısında 1/1000 ölçekli nazım imar planı revizyonuna onaylarken, İzmir Büyükşehir Belediye Meclisi ise 18 Ağustos 2023 tarihli toplantısında Çiğli Köyiçi Mahallesi 1/5000 ölçekli plan revizyon planlarını görüştü.

Köyiçi Mahallesi sınırları içerinde bulunan tüm konutların yıkılarak yerlerine yeni konut, yeşil alan, ticari alan, özel hastane ve kreş yapılması planlanıyor. Meclis toplantı tutanaklarında Şehir Plancılar Odası İzmir Şubesi ve İzmir İl Milli Eğitim Müdürlüğünün de plana itiraz ettiğini ifade edilirken, mahalleli ise topladığı 740 dilekçe ile itirazını sundu.

İzmir Büyükşehir Belediyesi Meclis toplantıda yapılan itirazların değerlendirmesi için konunun ilgili imar komisyonuna iletileceği bilgisi verildi. Projenin mahalle halkına sorulmadan hazırlanmasına tepki gösterdiklerini söyleyen mahalleli, mahalle halkının isteklerine uygun, yatay mimari ve yerinde dönüşüm istediklerini ifade etti.

“İMAR KOMİSYONU TALEPLERİMİZİ DİKKATE ALSIN”

Mahallede yaşayan Avukat Şenay Tavuz, 2017 yılında benzer süreçlerin yaşandığını ve itirazları sonucu projenin uygulanmadığını anlattı. 2019 yerel seçimlerinden sonra yeni seçilen belediye başkanın kendileriyle görüştüğünü ve toplantıların yapıldığını söyleyen Tavuz, “İtirazlarımızın ciddiye alındığını düşündük ama son çıkarılan planlarda gördük ki yapılan toplantıların ya da heyet halinde çağırılan mahallelinin görüşleri dikkate alınmamış. Belediye çıkan planın bize sunulduğunu ve onayladığımız gibi gerçek olmayan beyanlarda bulunuyor” dedi.

Planlara itiraz ettiklerini belirten Tavuz, “1928 yılında yapılan Büyükçiğli İlkokulu var burada. Planlarda okulu Milli Eğitime haber vermeden kapatıp yer altı otoparkı yapıyorlar, okulu ise mahallenin arkasında boş bir alana taşıyorlar. Planlara Milli Eğitim Müdürlüğü de itiraz etti. İtirazlarımız sonucu planlar imar komisyonuna havale edildi. Komisyonun taleplerimizi dikkate almasını istiyoruz” diye ekledi.

“EMEKLİ MAAŞIYLA LÜKS EVLERİN PARASINI NASIL ÖDEYECEĞİZ?​”

Planlar askıya çıktıktan 15 gün sonra haberleri olduğunu aktaran Köyiçi Mahalle Muhtarı Ahmet Çelik, “12 temmuz günü askıya çıktı, 10 ağustos günü askıdan indi. İtiraz için bize sadece 10 gün süre tanındı. Gizli kapaklı, yangından mal kaçırırcasına, ‘siz yiyemediniz biz yiyeceğiz’ dercesine bize böyle bir plan çıkardılar. Anket yapıldığını iddia ediliyor ama kimseyle anket yapılmadı” dedi.

Yaklaşık 4 bin 500 kişilik bir mahalle olduğunu ve çoğunluğunun emekli ve düşük gelirli insanlar olduğunu söyleyen Çelik, “İnsanlar alın teri dökerek, biriktirerek zamanında bura evini almış. Şimdi planlarda bu yerler birleştiriliyor, bazıları yeşil alan ya da yola eklenmiş, 3-4 katlı olan evler tek kat olarak sayılıyor. Kalabalık yaşayan aileler var onlar nereye gidecek? Buraya 10-15 katlı sitelerin yapılacağını söyleniyor, emekli maaşıyla bu insanlar nasıl o evlerin parasını ödesin, nasıl sitenin aidatını ödesin? Bizler yüksek katlı evler istemiyoruz” diye konuştu.

“ALIN TERİMİZİ KİMSEYE PEŞKEŞ ÇEKTİRMEYECEĞİZ”

Yeşil alan bölgesinin diğer mahallelere göre daha fazla ayrıldığını ifada eden Çelik, “Bu yeşil alan ne olacak? Yukarıya yapılan siteler için mi kullanılacak? Burada evlerin olduğu 8053 sokak komple yok ediliyor bir tek camiyi bırakmışlar. Orada bir sürü insan oturuyor, onlara ise projede diğer adaya taşınmaları söyleniyor. Ama şu an bile kiralar çok yüksek, insanlar nerede yaşayacak o belli değil. Buranın ranta açılacağını düşünüyoruz. Alın terimizi kimseye peşkeş çektirmeyeceğiz. Bizler yerinde ve bizlerin fikirleri alınarak yüksek katlı olmayan bir plan istiyoruz” dedi.

“YERİMİZDE KALMAK İSTİYORUZ”

Doğma büyüme Köyiçi mahallesinde yaşadığını söyleyen Aynur Özdemir, “Ne zorluklarla yaptık biz bu evleri. Maden 10 kat yapılabiliyor neden bize o zaman 2 kat izin verdiler. Zemin mi değişti 10-15 kat yapılabiliyor. Aldığımız maaşlarla burada yapılacak lüks sitenin aidatını ödeyemeyiz, hayat şartlarımız belli. Yerinde dönüşüm istediğimizi sürekli belirttik” diyerek, taleplerinin dikkate alınmasını istedi.

Mebrure Cömert, “60 senedir burada yaşıyorum. 15 kat istemiyorum en fazla 5 kat yapsınlar ve düzgün olsun. Mağdur olmayalım. İki katlı evim var ve iki katı da aynı şekilde versin. Yerimde kalmak istiyorum” dedi.

Mahalleli Yakup Arı ise, “Biz çocukken buralar parktı. Var olan bütün parklar imara açılıyor şimdide park yapacağız deniyor. Sonra onları da imara açacaklar. Kısır bir döngünün içindeyiz” diyerek, planlara itirazını dile getirdi.

“YAŞAM ALANIMIZDA KALMAK İSTİYORUZ”

Yeni proje ile 15 bin kişinin mahallede ikamet etmesinin planladığını söyleyen Bayram Aydın, “Mahallemizin sokakları Anadolu caddesinden daha geniş. Yolları dar denilen bu mahalle Anadolu caddesinin rahatça ilerlemesini sağlıyor. Şimdi 15 bin kişiyi buraya yerleştirdiğinizde nasıl olacak?​” diye sordu. Mahallede yaşayanların çoğunun 7 bin 500 lira ya da asgari ücretle geçimini sağladığını anlatan Aydın, “Bu insanların gidecek başka yeri yok. Bu planlar uygulanınca buradaki ev kiraları ne kadar olacak belli değil. Belediyenin veteriner işleri bir sokak hayvanını tedavi için aldığında onu aynı sokağa bırakıyor çünkü onun yaşam alanı orası. Bizim yaşam alanımız da burası, yerinde dönüşüm istiyoruz” dedi.

Çiğli Kulüpler Birliği Başkanı Osman Oflatçı da “Çocuklar ve gençler adına bu plana itiraz ettik. Planda ayrılmış spor alanı küçük. Bir sürü yeşil alan belirlenmiş ve bu spor alanı büyütülebilir. Çocukların spor alanları olmalı” diye ekledi.

“PLANDA KAMU YARARI GÖZETİLMEMİŞ”

Mahallede yaşayan İnşaat Mühendisi Eray Dağ ise yapılan planların 1/25000’lik ve çevre planlarına uyumlu olmadığını ifade etti. Dağ, “Revizyon planı mevcut sorunları çözmesi için yapılır. Bu plan zaten şehircilik ilkelerine ve revizyon planlama ilkelerine uymuyor. Burada hiçbir kamu yararı gözetilmemiş. Yeni nüfusun gelmesi planlanmış ama yeni okul alanı planlamış hatta var olan okulun alanı değiştirilmiş. Yol planları da sıkıntılı. Anadolu caddesinden buraya taşıyacak yolu çözmeden, orası 5 metrelik bir yol ve iki araç yan yana gidemiyor. Birçok kaza yaşandı ben de annemi kaybettim. O yol genişletilip düzeltilmeden ara sokağın genişletilmesi neyi değiştirir” diye sordu.

“PLANLAMALARIN DAYANDIĞI ZEMİN ETÜTTÜ DOĞRU DEĞİL”

Plandaki fiziki hataların yanı sıra zemin etüttü konusuna da değinen Dağ, “2014 yılındaki zemin etüttü üzerinden planlama yapılmış. 2018 yılında bina deprem yönetmeliği yayımlandı ve buna göre zeminler mikro bölge etütleri yapılması lazım. Burada ise 2014 yılına dayanıyor. 2020 depreminden sonra ise Bayraklı bölgesinde 60 metre zemin etüttü yapılmaya başlandı. Ama burada öyle bir çalışma yok. Planlamaların dayandığı zemin etüttü doğru değil, risk var. Sel riski olan bir bölge. 1995 yılında burada yaşana selden dolayı 57 kişi yaşamını yitirdi, üçü benim yeğenim. Bunun mücadelesini veriyorum. Bu riskler hesap edilmeden proje yapılıyor” dedi.

Planların sosyal dokuyu da değiştirmeye çalıştığını ifade eden Dağ, zemin etüttü, risk planlamaları ve mahallelinin taleplerinin dikkate alınarak projenin yeniden yapılması gerektiğini söyledi.