Set emekçisi Çetin Kaya'yı öldüren polis ifadesini dördüncü kez değiştirdi
İstanbul'da sanık polis Selçuk Ergen'in silahından çıkan kurşunla katledilen set emekçisi Çetin Kaya'nın davası 28 Aralık'a ertelendi.

Fotoğraf: DHA
İLGİLİ HABERLER

Kadıköy'de Çetin Kaya'yı öldüren polis tutuklandı

Çetin Kaya'nın Kadıköy'de polis tarafından öldürülmesi Meclis gündemine taşındı
İstanbul'un Kadıköy ilçesinde 29 Kasım 2021 tarihinde polisin silahından çıkan kurşunla katledilen set emekçisi Çetin Kaya'nın katilinin yargılandığı davanın ilk duruşması görüldü. Duruşma sanık polis Selçuk Ergen'in tutukluluk halinin devamına karar verilerek, 28 Aralık'a ertelendi.
Duruşma, İstanbul Anadolu 13. Ağır Ceza Mahkemesinde mahkeme heyetinin yerini almasıyla saat 9.30'da başladı. İlerihaber'den Ersan Kınık'ın haberine göre "kasten öldürme" suçlamasıyla hakkında müebbet hapis cezası istenen sanık polis Selçuk Ergen duruşmaya SEGBİS ile katıldı.
ÇELİŞKİLİ İFADELER
Mahkeme heyeti, Çetin Kaya'yı katleden sanık polis Selçuk Ergen'in savunmasını dinledi. İsnat edilen suçlamaları reddeden Ergen, mahkemeye sunduğu savunmasında ilk ifadeleriyle çelişti. İlk ifadesinde sihahını kılıfa koymak istediğini belirten sanık Ergen, mahkemedeki savunmasında "Olay öncesinde silahı kılıfına koymaya çalışmadım çünkü böyle bir fırsatım olmadı" dedi. Kaya’nın ölümünün hemen ardından saat 22.40’ta olay yerinde silahını da teslim ederek gözaltına alındığı iddiasına karşılık, Kaya’nın avukatı Özgür Urfa, sanığın gece 02.00’de olay tutanağının altında imzasının bulunduğunu ve cinayeti işlediği silahı 04.20’de teslim ettiğini mahkemeye sundu.
Sanık polis Selçuk Ergen savunmasında "Maktulün sol bileğinde bileklik vardı. Bu bileklikten dolayı İrfan tek başına kelepçeyi takamayarak benden yardım istedi. Olay öncesinde silahı kılıfına koymaya çalışmadım çünkü böyle bir fırsatım olmadı. Bu sırada maktul sağ dirseğini arkaya doğru hamle yaparak benim karın boşluğuma doğru vurdu. Bu sırada karnımda bir acı hissettim. Daha sonra direncini kırmak için maktulün omzuna doğru silahın kabzasıyla vurdum ve silah 2 el ateş aldı. Silahın nasıl ateş aldığını bilmiyorum. Amacım direncini kırmak için müdahale etmekti. Mandalın, tetik ile tetik koruması arasına sıkıştığını düşünüyorum." ifadelerini kullandı.
Görgü tanığı ise sanık polis Selçuk Ergen'in, Çetin Kaya'nın omzuna vurduğunu görmediğini söyledi.
URFA: SANIK DÖRDÜNCE KERE İFADESİNİ DEĞİŞTİRDİ
Çetin Kaya’nın avukatı Özgür Urfa dava sonrası yaptığı açıklamada "Sanık dördüncü kere ifadesini değiştirdi. Daha önceki ifadesinde Çetin Kaya'nın kendisine döndüğünü, bileğine uzandığını, silahına müdahale ettiğini söylerken bugün önceki ifadelerini inkar ederek Çetin Kaya'nın kendisine doğru dönmediğini, dirseğiyle sadece ittirdiğini, bu arada da kendisinin Çetin Kaya'nın sağ omzuna silahın kabzasıyla vurduğunu ama her nasılsa ensesinden girerek merminin sağ kaşından çıktığı şeklinde bir savunma yaptı. Şimdi savunmaları tabii kendisini ilgilendiriyor ama ciddi bir olay var. Bu sadece Çetin Kaya'nın öldürülmesinden ibaret, basit, tekil bir olay olarak değerlendirilemez. Son 15 yılda Türkiye'de 425 cinayet işlendi faili polis olan kişiler tarafından. Bir yandan siyasilerin kendilerini cesaretlendirmeleri, arkalarında durmaları, bir yandan yargıdaki cezasızlık politikaları maalesef ki her geçen gün bu cinayetlere bir yenisinin eklenmesine yol açıyor.” dedi.
"NEREDEYSE BÜTÜN DELİLLER KARARTILMAYA ÇALIŞILIYOR"
Olayla ilgili tutanakta katil zanlısı polisin de imzası olduğu belirten Urfa şöyle devam etti: "Cinayetin katil zanlısı olayın soruşturmasını da kendisi yürütmüş, olay tutanağını kendisi hazırlamış, kendisi imzalamış. Kendi beyanında 22.30’da gözaltına alındığını ve nezarette tutulduğunu söylüyor. Ama biz tutanaktan görüyoruz ki gece saat 02.00’de imzalanan tutanağı kendisi düzenliyor ve yine kendi beyanına göre cinayet silahı cebinde duruyor. Yani bir kişi bir cinayet işliyor, cinayet silahı alınmıyor. Failin, katilin üstünde durmaya devam ediyor. Bu kişi nezaretteyken de silah bu kişinin üstünde. Bu bir cinayet silahı, derhal el konulması gerekirken doğrudan failde bırakıyorlar silahları. Tutanağı da ona düzenletiyorlar.
Zaten olay sonrası etraftaki kameraların birçoğu her nasılsa ya çalışmıyor ya bozulmuş; MOBESE olay yerini görmüyor, cinayetin önünde işlendiği minibüsün harddiski bozuluyor. Neredeyse bütün deliller karartılmaya çalışılıyor. Neyse ki iki tane kamera kurtarılabildiği için bugün polis memurunun tutukluluğuna devam kararı verildi. Bir sonraki duruşma 28 Aralık'ta yapılacak. İfade vermeye gelmeyen tanık minibüs şoförünün ifadesi alınacak. Biz buradan bir kez daha tüm kamuoyuna seslenmek istiyoruz. Bu sadece Çetin Kaya davası değildir. Yarın herhangi birimizin başına gelebilir. Bu nedenle bu davaya sahip çıkmayı tüm kamuoyunu davet ediyoruz. Ve sanık en ağır şekilde cezalandırılarak bu cezasızlık politikalarına son verilsin istiyoruz.”
"SET EMEKÇİLERİ BUNA SESSİZ KALAMAZ"
Davayı takip eden Türkiye İşçi Partisi (TİP) Genel Başkan Yardımcısı Barış Atay da set emekçisi meslektaşlarına seslenerek “Arkadaşlar kiminiz Çetin'le çalıştınız, kiminiz onunla çalışan arkadaşlarla arkadaşlık ediyorsunuz. Buna sessiz kalamazsınız. Bir arkadaşımız yoldan geçerken arabası durdurulup bir polis tarafından ensesine ateş edilerek öldürüldü. O yüzden bu konuda biraz daha duyarlılık, biraz daha ses talep ediyoruz. Hem arkadaşı olarak hem de ailesinin isteğini iletmek için söylüyorum. Umarım 28 Aralık'taki celsede bu katilin en ağır cezayı aldığını hep birlikte göreceğiz.” dedi. (HABER MERKEZİ)
Evrensel'i Takip Et