28 Mart 2022 09:59
Son Güncellenme Tarihi: 28 Mart 2022 20:00

Kobanê Davasında eski Mahkeme Başkanı Çolak ilgili iddialar gündem oldu: Beraat kararı verilmeli

Kobanê Davası’nın eski mahkeme başkanı Bahtiyar Çolak'a soruşturma geçirip ev hapsi verilmesini hatırlatan Selahattin Demirtaş, mahkeme heyetine, "Onurunuzu koruyun, dosyadan çekilin" dedi.

Fotoğraf: MA

Paylaş

6-8 Ekim Kobanê eylemleri gerekçe gösterilerek Halkların Demokratik Partisi (HDP) eski Eş Genel Başkanları, Merkez Yürütme Kurulu (MYK) üyelerinin de aralarında bulunduğu 22’si tutuklu 108 ismin yargılandığı Kobanê Davası’nın 11’inci grup duruşması, Sincan Cezaevi Kampüsü’nde görüldü. 

Kobanê Davası’nın eski mahkeme başkanı Bahtiyar Çolak hakkında soruşturma başlatılarak gözaltına alınmasını hatırlatan Av. Ali Bozan, “Eğer iddia gerçekse mahkeme, bir an önce yargılamayı bitirip beraat kararı vermesi gerekiyor” dedi. 

Çolak’a dair soruşturma kapsamında davanın durdurulması gerektiğini belirten Selahattin Demirtaş da “Onurunuzu koruyun, çekilin, bu dosyaya bakamazsınız” dedi.

Duruşmaya, Avrupa Birliği (AB) Türkiye Delegasyonu, Amerika Birleşik Devletleri (ABD) Büyükelçiliği ve Almanya Büyükelçiliği’nden bir heyet, HDP milletvekilleri Mehmet Rüştü Tiryaki, Züleyha Gülüm, Pero Dundar, Zeynel Özen, Fatma Kurtulan, Mahmut Toğrul, HDP Ankara il yöneticileri ve İnsan Hakları Derneği (İHD) temsilcileri izleyici olarak katıldı. Duruşmaya Sincan Cezaevi’nde tutuklu bulunan siyasetçiler salonda hazır bulunurken, farklı cezaevindeki tutulan siyasetçiler de, Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile duruşmaya katıldı. 

Duruşma Ankara 22. Ağır Ceza Mahkemesi heyetinin salona gelmesiyle başladı.

Ahmet Türk’ün sanıklar için ayrılan kısma oturtulmasına itiraz eden avukatlar, Türk'ün savunmaya yardımcı olabilmesi için avukatların yanına oturtulmasını talep etti. Mahkeme heyeti başkanı, duruşma düzeninin daha önce belirlendiğini belirterek, talebi reddetti. 

Dosyaya gelen evrakları okunması ardından avukat Ali Bozan, söz aldı.

ÇOLAK’IN GÖZALTINA ALINMASI

Mahkemenin ilk başkanı Bahtiyar Çolak’ın gözaltına alınmasına dikkati çeken Bozan, Çolak’ın iddianameyi kabul ettiğini ve Eylül ayına kadar mahkemede yapılan işlemlerde imzası olduğunu vurguladı. Bozan, “Tensip ile birçok ara karar verdi, 2021 Eylül ayına kadar yapılan yargılamaların tamamında sizinle birlikte Bahtiyar Bey’in imzası vardı. Yargılanan müvekkillerimiz ve meslektaşlarımız bir talepte bulundu. ‘HSK tarafından başlatılan soruşturmanın incelenmesini talep ediyoruz’ talebimiz reddedildi” diye aktardı. Ankara 22’nci Ağır Ceza Mahkemesi’nin “özel” olarak atandığına işaret eden Bozan, “Çolak da bu dava için özel olarak seçildi. Çolak’ın ‘atadedeler’ soruşturması kapsamında gözaltına alındı, adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı. Ne siz ne Bahtiyar bey müvekkilimiz hakkında masumiyet karinesini dikkate almadı. Ama biz Bahtiyar Bey’in masumiyet karinesini önemsiyoruz” diye belirtti. 

“BERAAT KARARI VERİLMESİ GEREKİYOR”

Kamuoyuna yansıyan bilgilerle sözlerini sürdüren Bozan, şunları söyledi: “Basından gördüğümüz kadarıyla 2020 yılında Ankara’da bir toplantı yapılmış. Bu toplantıya Bahtiyar Çolak’ın da katıldığı belirtiliyor. Çolak hakkında bir soruşturma var ise, HSK hangi niyetle neleri yaptırmakla Kobanê davasına atadı. Dosyada teknik takip var, WhatsApp görüşmeleri var. Teknik takip var ise, Bahtiyar Bey Kobanê davasına özel atandıktan önce telefon görüşmeleri, WhatsApp görüşmeleri ortaya çıkacaktır. Etkin bir araştırma yapılırsa bu dosyanın bir kumpas davası olduğu ortaya çıkacağının kanaatindeyiz. ‘Atadedeler’ toplantısının MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli ve İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun isimlerinin referans olduğu basına yansıdı. İddianamenin içeriğini biz bilmeden MHP, HDP’nin kapatılması için Yargıtay’a çağrıda bulundu. Bahçeli, 2020 yılında Bahtiyar Çolak’ın da katıldığı toplantıda da referans olduğu iddiaları var. Bu iddia gerçekse, sizlerin bugün yargılamayı bitirip müvekkillerimiz hakkında beraat ve tahliye kararı vermeniz gerekiyor” dedi.

MASUMİYET KARİNESİ

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun davaya dair yaptığı paylaşımlar sırasında da Çolak’ın mahkeme başkanı olduğunu hatırlatan Bozan, “Müvekkilimizin masumiyet karinesi ihlal edildi. Aynı açıklamayı Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fahrettin Altun da yaptı. Müvekkillerimizi hedef gösterdiler. Bunların suç olduğunu ve ‘sizleri etkilemelerine izin vermeyin’ dedik. 3 dakika 45 saniyelik müvekkillerimizi hedef gösteren Soylu’nun isteğiyle bu yapılanmanın kurulduğu iddiaları var. Bahtiyar Çolak hakkında yargılama boyunca yaptığı usulsüzlüklerden kaynaklı HSK’ya şikayet etmişiz, bir yapının iki numaralı ismi olduğu iddiasıyla gözaltına alınıp ev hapsine alınıyor” şeklinde konuştu.  

SORUŞTURMA DOSYASI İSTENDİ

Duruşmalar sırasında yaşanan hukuksuzluklara da dikkati çeken Bozan, “Müvekkillerimizin savunma hakkı kısıtlandı. Mesai arkadaşınız suç örgütü kapsamında gözaltına alınmış ise mahkemeden bunun araştırılmasını talep ederiz” dedi. Çolak hakkında yürütülen soruşturmanın da dava dosyasına eklenmesi için talepte bulunan Bozan, “Bu ülkede çok sayıda yapılanma oldu. KCK davaları adı altında bu yapılanma on binlerce Kürdü yargıladı, ceza verdi. Ergenekon ve Balyoz davalarında da bu yapılanma vardı, bu dosyalar bir şekilde kapatıldı. Ama on binlerce Kürdün, muhalifin yargılandığı KCK davalarıyla ilgili soruşturma yürütenlerin yargılanmasına rağmen hiçbir dosyada bir işlem yapılmadı. Derin devletin ticari istihbarat ağı olarak yapılandığı iddia edilen bir yapı var ve hakim ev hapsinde. Yargılama açısından bunu önemsiyoruz” diye belirtti. 

Duruşmaya bir buçuk saat ara verdi. Aranın ardından duruşma, cezaevinde bulunan tanıkların dinlenilmesi ile başladı.

"KENDİ RIZAMLA KATILDIM"

Antalya S Tipi Kapalı Cezaevi’nde tutuklu bulunan tanık Zuhat Özkan SEGBİS ile duruşmaya katıldı. İddianame de yargılananların isimleri okunması ardından Özkan, yemin ettirilerek, ifadesi alındı.

Malazgirt’te esnaf olduğunu söyleyen Özkan, IŞİD’in insanlığa karşı suçlarına karşı,  çarşıda etkinliğe katıldığını söyledi. "Bir vatandaş olarak DAİŞ’i protesto ettim, bugünde DAİŞ’i protesto ediyorum. O günde çarşı kapalıydı, sadece protesto ettim" dedi. Mahkeme başkanının “Kendi rızanla mı katıldın” sorusuna Özkan, “Kendi rızamla katıldım” diye belirtti. 2014 tarihinde “tehditlerle eyleme katıldığına” dair beyanını mahkeme başkanının okuması üzerine de Özkan, ifadesinin kendisine ait olmadığını polisin birçok kişinin ifadesini aynı şekilde kaydettiğini belirtti. Özkan ilk ifadesinde avukatın da olmadığını belirtti ve sonraki ifadeleriyle şimdiki ifadesinin aynı olduğunu dile getirdi.

1 KASIM'DA EYLEME KATILDIĞINI BELİRTEN SAYILGAN'A ISRARLA 6-8 EKİM SORULDU

Van F Tipi Yüksek Güvenlikli Cezaevi’nden SEGBİS ile bağlanan tanık Mehmet Sayılgan da yemin etmesi ardından ifade verdi. “Beni neden buraya getirdiniz anlam veremiyorum” diyen Sayılgan, katıldığı eylemden dolayı davasının sonuçlandığını ve ceza aldığını hatırlattı. Sayılgan "Saydığınız kişilerle alakam yoktur. Bu soruları neden bana sorduğunuzu anlamıyorum. İfade vermek istemiyorum, böyle bir mahkemeye katılmak istemiyorum” dedi.

Mahkeme başkanının “6-8 Ekim olaylarına nasıl katıldın” sorusuna cevap veren Sayılgan, “Evimin kapısının önünde kalabalık vardı ve bende gidip katıldım” dedi. Mahkeme başkanı Sayılgan’a 2014 tarihinde emniyette “Sosyal medyada öğrendim, ben de yürüyüşe katıldım” şeklindeki beyanını okuyarak, “ Bu hangi sosyal medyaydı kendi rızanızla mı katıldınız” diye sordu. Sayılgan, “1 Kasım olayları için söyledim. Yürüyüşe katıldım ve evime gittim. Uzun zaman oldu o dönem sosyal medyada herkes paylaşıyordu ve bir sayfadan söz etmem doğru olmaz” şeklinde konuştu.

Tanığın ardından söz alan Ayla Akat Ata, tanığın ifadesinde 1 Kasım’dan söz ettiğini ve onun netleşmesi gerektiğini belirtti. Mahkeme başkanı “Tanığın ifadesi 2 Kasım’da alındı. Biz sadece 6-8 Ekim olaylarını soruyoruz” dedi.  Sayılgan, defalarca 1 Kasım’da gözaltına alındığını söyledi. Mahkeme başkanının bir kez daha 6-8 Ekim eylemlerine katılıp, katılmadığına dair sorusuna Sayılgan, “1 Kasım’da gözaltına alındım, burada da bana ‘nereden öğrendin’ dediler. Ben de bir internet sayfasından öğrendiğimi söyledim. 6-8 Ekim için bir şey söylemedim o eylemlere de katılmadım” ifadelerini kullandı.

DEMİRTAŞ: KUMPAS VE ÇARPITMA YAPIYORSUNUZ

Ardından Selahattin Demirtaş söz aldı.  Mahkeme başkanı olarak müşteki ve tanığın bariz bir şekilde yönlendirdiğini belirten Demirtaş, “Huzurdaki sanıklar sizi cinayete şiddet kullanmaya, talana, yağmaya, azmettirdi mi bunu sormanız lazım. Siz ‘6-8 Ekim olaylarına katıldınız mı’ diyorsunuz. Katılmış olabilir biz 6-8 Ekim olaylarına katılım için suçlanmıyoruz ki. Siz çarpıtıyorsunuz. Müşteki ağzından beyanı alıp farklı bir şey çıkarmaya çalışıyoruz. 2911 Sayılı suçtan yargılanmıyoruz. Biz gösteri hakkından yargılanmıyoruz, ağırlaştırılmış müebbetten yargılanıyoruz.  Müştekiye soruyorum, ‘İsmi geçen tanıdığınız yada tanımadığınız seni öldürmeye, bayrak yakmaya, hırsızlığa, çocuk öldürmeye teşvik ettik mi?​’ soru budur, soruyu çarptırmayın. Bunun dışında her soru kumpastır, çarpıtmadır. Şiddet uyguladın mı? Bu dosyadakiler seni azmettirdi mi? Ne demek 6-8 Ekim olaylarına katıldınız mı? 2 milyon insan sokaktaydı hepsi suç mu işledi. Bunun dışında sorduğunuz soru kumpastır, çarpıtmadır” şeklinde konuştu.

Mahkeme başkanının Demirtaş’ın konuşması sırasında ses tonunu yükselterek, Demirtaş’ın sorularına müdahale etti. Demirtaş’ın tanığa soru sorduğu sırada mahkeme başkanı, Demirtaş’a “Bize soru sorun biz tanığa sorarız” dedi. Mahkeme başkanı sorusunu düzelterek, tanığa, “Bu insanlar seni azmettirdi mi” sorusunu yönlendirdi.

Demirtaş’ın sorusuna Sayılgan, “Öyle birşey yok. Demirtaş doğru söylüyor. Burada bir çarpıtma var. 1 Kasım’da eyleme katılmışım siz 6-8 Ekim eylemlerine bağlıyorsunuz. Başka insanların aleyhine ifade vermemizi sağlamaya çalışıyorsunuz” dedi.

Demirtaş da “Soru budur” diyerek mahkemeye tepki gösterdi.

Malazgirt'te bulunan tanıklarla ilgili soru işaretleri olduğunu belirten Avukat Kenan Maçaoğlu, “Köylerden eylemlere gelen ve gözaltına alınanların ifadelerini de aldınız. ‘Örgüt geldi bize eyleme katılacaksınız dedi’ gibi şablon ifadeler var” dedi.

"6-8 EKİM’DE GERÇEĞİN AÇIĞA ÇIKMASI ÖNEMLİ"

Ayla Akat Ata, tanığın Kürtçe savunma yaptığı için net anlaşılmadığını söyleyerek, “Çeviri yeterli olmadığı için anlaşılmadı. Sizden şaibeli bir kısmın aydınlatılmasını istedim. Siz soruyu sorarken, ‘Ayla Akat böyle diyor’ dediniz. Ben demedim, onun kendi beyanı. İfadesini tamamladığı için nasıl bir kumpas olduğu belli. Ali Bozan dedi ki, dinlenilen tanıklara değindi ve bütün tanıklara iddianame okunmadan ifadesi alınmış. Siz bu hafta dinlenilen beyanlarını bize okudunuz. Onların tutanaklarının da bize tebliğ edilmesini istiyoruz. Tanık ya da müştekinin beyanları alınacaksa huzurda alınmasını istiyoruz. Bizim tutuklu olup, olmamız ya da ceza alıp, almamız önemli değil.  6-8 Ekim olaylarına dair gerçeğin açığa çıkması için çok önemli. Müşteki ve tanıkların tamamının beyanlarının yeniden huzurda dinlenmesini talep ediyorum” dedi.

"TUTUMUNUZU DEĞİŞTİRİN"

Söz alan savunma avukatı Nuray Özdağan, “Heyet olarak iki tanık dinlediniz, tanık dedi ki; ‘Avukat gelmeden öyle yazılmış’  dedi. Her iki tanığın ifadelerin de imzası olan kolluk ve savcılık makamı noktasında suç doğmuş durumda. Bunları suç ihbarı olarak ele almanız lazım ve suç duyurusunda bulunarak, ifadeleri böyle alan kişiler hakkında soruşturma başlatılma talebinde bulunmanız lazım. Öyle bir kumpas davası yürütüyorsunuz ki, basit geliyor size ama basit değil. 1 Kasım’da gözaltına alınıyor, 2 Kasım’da ifade veriyor ama olay tarihi bambaşka. Bunlar suç, bunlarla ilgili ihbarda bulunmanız lazım. Biz bu konudaki tutumunuzu değiştirmeniz istiyoruz” diye belirtti.

"MAHKEMEDEN ÇEKİLİN"

Bir önceki heyet başkanı Çolak hakkındaki soruşturmayı hatırlatan Özdoğan, şöyle devam etti: “Çolak ile ilgili soruşturmada sizin adınız var mı yok mu onu da bilmiyoruz. O soruşturma dosyası gelmeden sizin konumunuzu, hangi saiklerle ne yaptığınızı bilmiyoruz. Yaptıklarınız da hukuksuz, tanığı sorgulamınız da dahil tarafsız olmadığınıza eylemlerle devam ederken, bu yargılamayı durdurmanız gerekiyor. Daha fazla ne kadar tarafsız ve bağımsız olacak ki bu davadan çekileceksiniz. Biz kendimiz uydurmadık, sizin eylemlerinizle fark ettik ve haklı çıktık. Kendiliğinizden çekilmeniz lazım. Bu dosyanın bu şekilde yürütülemeyeceğini, hızlıca tahliye vermeniz gerekiyor. Tüm delileri toplayan, iddianameyi kabul eden heyet, delileri nasıl topladığınızı gördük, burada da nasıl tanık oluşturduğunuzu gördük. Bu yargılama yürütülemez, tutuklu yargılama hiç yürütülemez. Heyet ile şüpheniz varsa, heyetten çekilirsiniz; tarafsız ve bağımsız bir heyet oluşturulmasını talep edersiniz.”

DEMİRTAŞ: YÜZ MİLYON KİŞİDEN DE BEYAN ALSANIZ ALEYHİMİZE BİRŞEY BULAMAZSINIZ

Söz alan Selahattin Demirtaş, tanıkların beyanlarının tamamının savunmalarını destekler nitelikte olduğunu belirtti. Malazgirt’te ifadeleri alınan tanıkların da kendilerine dair suçlamada bulunmadığını hatırlatan Demirtaş, şöyle konuştu:

“Yüzbin kişiden değil yüz milyon kişiden beyan alsanız aleyhimizde bir suçlama bulamazsınız. Hiçbir arkadaşımız suçlu değildir, talimat almamış ve talimat vermemiştir. Sormanız gereken soruyu sormayıp, cımbızla çekip ileride hüküm kuracağınız bir tanık beyanı yaratmaya çalışıyorsunuz."

"Aradığınız ‘Ben HDP’nin 6-8 Ekim’deki tweetini esas alarak eylemlere katıldım’ cümlesini almaya çalışıyorsunuz. Bunlardan bir şey çıkmaz ama siz almaya çalışıyorsunuz. Sizin için kişi size yetiyor onu arıyorsunuz. O yüzden kumpasa devam ediyorsunuz. Tek soru var, sormayı ihmal ettiniz, ‘Huzurdaki sanıklar sayacağım suçlara azmettirdi mi?​’ Siz ise ‘6-8 Ekim olaylarına katıldınız mı katılmadınız mı?​’ diye soruyorsunuz. Katılmış olabilir biz ondan yargılanmıyoruz, biz insanları Kobanê’deki vahşeti protesto etmeye çağırmaktan suçlanmıyoruz ki. Bizi 37 insanı öldürmekle suçluyorsunuz. Acemisiniz diyeceğim ama değilsiniz, kıdemlisiniz ki başkan olarak görev yapıyorsunuz."

"Eski başkan ev hapsinde iken, onun sorduğu sorular, kararlar, altına attığı imzaların hepsi şaibeli. Bana bunun taminatı olarak veriyor musunuz? ‘Söz konusu Bahtiyar Çolak hakkındaki iddialar bizim davamızla ilgili rüşvet almakla suçlanıyor mu’ bilmiyoruz ama basına yansıyanlar ‘Atadedelerin’ iki numaralı ismiymiş. Bizi aylardır yargılayan kişi. Heyetiniz şunu sormuyor mu? ‘Birine talimat vermiş mi?, iltimas olmuş mu’ ama siz, ‘Dosyanın yargılaması ile hiçbir şeyin alası yok’ dediniz. Bu dosyada olanlar alakasız, iddianamenin kendisi bu dosya ile alakasız. Sizin yarın alınmayacağınızın garantisi var mı?  Bizi kim yargılıyor bilmiyoruz. Bu durum netleşmeden, soruşturma dosyası gizlilik kararı kalkana kadar bekleyeceksiniz. İncelemeliyiz, rüşvet iddiası var mı? MİT ile yazışmaları var mı?  Muhtemelen tutuklanmama sebebi bizim davaya bakması."

"KOVİD OLMUŞ DEDİNİZ, YALAN SÖYLEDİNİZ, SUÇ İŞLEDİNİZ"

"Olayın vahim yönleri var. Bu kadar vahim bir durumu siz üstünü kapatarak, suç işlediniz. Yalan söylediniz. Dediniz ki; ‘Kovid olmuş, tedavisi devam ediyor’, yalan söylediniz o sırada bu soruşturmayı geçiriyordu. Bahtiyar Çolak soruşturmasını gizleyerek suç işlediniz. Biz ısrarla sorduk, gelecekse ‘savunma vereceğiz’ dedik. Siz bize tedavisinin ne kadar süreceği belli olmaz diyerek ne olduğunu biliyordunuz. Bize yalan söyleyen bir mahkeme başkanı bizi yargılayamaz. Kovid ise raporunu çıkarın, koyun dosyaya. Yalan söylediniz, bizi yanılttınız. Neden yaptınız bunu. Bariz bir şekilde ortada bu kumpasın sürmesini istediniz. Bugün hala ‘mış’ gibi yapıyorsunuz. Savcı neden ‘mış’ gibi yapıyor. Başkan diyerek, bizi yalarca yargılamaya kalkan adam ne ile suçlanıyor. Sizin başkan diye hitap ettiğiniz talimat aldığınız insan ‘örgüt yöneticisi’ çıktı. Devletini satmış adam iddiası var. Devleti kullanarak rüşvet aldığı, yargı dosyalarını kapattıkları iddiası var. Bu iddialarla bir insan bizi nasıl yargılayabilir."

H"ÜRRİYETİ TAHDİT SUÇU İŞLEDİNİZ"

"Whatsap yazışmalarında bizimle ilgili ‘Kobane dosyasındaki tutuklamaları sürdürün, sakın ola çıkmasınlar’ böyle bir yazışmaya rastlarsak ne yapacağız. Olmadığını nereden biliyoruz, belki dosyaya koymayacaklar. Nasıl hiçbir şey olmamış gibi davranıyorsunuz.  Çocuk mu kandırıyorsunuz.  Bu insanlar 6 yıldır cezaevinde, hiç mi düşünmüyorsunuz. Aklımızla alay mı ediyorsunuz. Kabul etmiyoruz, çocuk oyuncağı değil bu beyler, milletvekili, belediye başkanı iken bizi kaçırdınız, hürriyeti tahdit suçu işlediniz. 6 yıl boyunca bir yerde tutacaksınız, sahte delil bulup yamayı kapatmaya çalışacaksınız,yama tutmayacak, adam ev hapsinde tutulacak siz de bir ara kararla yargılama ile alakası yoktur diyeceksiniz."

"MAHKEMENİN ÇETE İLE BAĞLANTISININ ARAŞTIRILMASI GEREKİR"

"Aylarca yan yana oturdunuz oy birliği ile tutuklamamıza karar verdiniz, AİHM kararlarını oy birliği ile yok saydınız. Sizin hangi cemaat, tarikata üye olmadığınıza dair hangi delil var. Müşteki tanık, dinleyemezsiniz. Mahkemenin çete ile bağının araştırılması lazım. Bu heyet rüşvet aldı mı bilemiyoruz? Karşısınızda korsan gösteri yapmaktan yargılanan gençler yok. Bu ülkenin yönetimiydik, yerel yönetimin üyeleriydik. Pervasızca hukuk tanımaz şekilde bu yargılamayı sürdüremezsiniz. Onurumuzla oynuyorsunuz, sağlam bir delil bulamayacaksınız. Kandil’e açık açık gittik,  görüştük, hiçbir şey bulamazsınız. Sizden ve savcıdan kim olduğunuzdan emin değiliz."

"TÜRKİYE SİYASETİ BU SALONDA DİZAYN EDİLİYOR"

"15 yıl parlamenterlik yapan insanlarız, biz de devleti tanırız. Bizim de elimizde tanık beyanları, başka deliler var. Kendinizi aklamadan bu dosyayı yürütemezsiniz. Avukatlarımız dava açılınca duruşmalara dahil olacak, soru soracağız. Bunlar netleşmeden Bahtiyar Çolak’ın tüm kararları hukukla ilgiliymiş gibi davranamazsınız. Türkiye siyaseti bu salonda dizayn ediliyor. Yoksulun emekçinin geleceği bu salonda dizayn ediliyor. Size o yoksulu, emekçiyi ezdirmeyiz. Ezilen halkları temsil ediyoruz, ezilen geleceklerini buradan şekillendiriyoruz. Her söz aldığımda bunun altını çizeceğim. Bahtiyar Çolak dosyası gelmeden hiçbir şey yapamazsınız. Hemen dosyayı durdurmalısınız. Nasıl devam ediyorsunuz. Sizler şüpheli hale geldiniz.”

DEMİRTAŞ’IN SÖZÜNÜ KESTİ

Demirtaş’ın konuşmasını kesen mahkeme başkanı Demirtaş’ı duruşmaya saygı göstermeye davet etti. Mahkeme başkanının “Merak etme” diyerek Bahtiyar Çolak hakkında gelecek raporları kendilerine göndereceklerini aktarması üzerine Demirtaş yeniden söz aldı. Demirtaş, “Kişisel merak değil. Yalan söylemediğinizi ispatlayın” dedi.

Mahkeme başkanı “Ben birşey ispatlamak zorunda değilim. Sizi saygıya davet ediyorum” diye yanıt verdi.

"ONURUNUZU KORUYUN ÇEKİLİN"

Demirtaş, ise “Onurunuzu koruyun, çekilin, bu dosyaya bakamazsınız. Siz bu dosyaya bakamazsınız, heyeti ret ediyorum. Heyeti tümden ret ediyorum” dedi.

ÇOLAK’IN SORUŞTURMA EVRAKLARINI İNCELEME TALEBİ

Demirtaş’ın beyanlarının ardından söz alan Nuray Özdoğan, Bahtiyar Çolak’ın yargılandığı davanın soruşturma dosyanın numarasını vererek, “Ahmet Türk’ün mazeretlerini siz hastaneden teyit ettiniz. Biz de sizin beyanlarınıza karşı o raporları incelemeyi talep ediyoruz” dedi.  

MAHKEME HEYETİ REDDİ HAKİM TALEBİNİ REDDETTİ

Demirtaş’ın mahkeme heyetini reddet etme talebini değerlendiren mahkeme başkanı, “Önceki heyet başkanı ile ilgili iddialarına ilişkin olarak, mahkememiz dava dosyasına yansıyan herhangi bir belge bulunmamaktadır. Dolayısıyla mahkeme heyeti önceki başkanı ile ilgili iddia ettiği hususlar, mahkememiz dava dosyasına konu olayın açığa çıkması, maddi gerçeğin aydınlanması ile ilgili hukuki yararı bulunmayan taleplerdir. Bu nedenlerle mahkeme heyetinin reddine ilişkin talebini duruşmayı uzatmaya matuf olduğu değerlendirildiğinden, ret isteminin CMK’nin 31/1-c uyarınca geri çevrilmesine, bu karara karşı Selahattin Demirtaş ve müdafilerinin 7 gün içerisinde mahkemeye verilecek dilekçe ile itiraz da bulunabileceği bildirilmesine oy birliği ile karar verildi” dedi.

"ANKARA’DA TOPLANTI YAPILDIYSA BU DAVAYA NEDEN ÖZEL ATANDI?"

Söz alan avukat Ali Bozan, bir önceki heyet başkanı hakkında belgeyi sunacağını söyledi. Avukat Bozan’ın Çolak hakkındaki beyanlarına karşı mahkeme başkanının söz kesmesi üzerine Bozan, şöyle devam etti:  “Neden rahatsız oluyorsunuz? Uzun süre mesai arkadaşıydınız. Hukuka aykırı kararlara imza attınız. Bunu anlarım, onunla mesai yaptınız, insani bir şeydir. Bahtiyar beyle ile ilgili sıradan bir soruşturmadan bahsetmiyoruz. Benden iyi biliyorsunuzdur. Adliyede işlerin nasıl yürüdüğünü biliyoruz. Sanki sıradan, alelalede bir şey gibi davranıyor. Bahtiyar bey sizin yerinizde oturuyordu; adil yargılanma yapıyoruz, kimse ile ilişkimiz yok diyordu. Yargılamayı uzatan sizlerdiniz. Bahtiyar Çolak, Eylül’de korona oldu, görevden alındı. Gerçekten Korona testi pozitif çıktı mı çıkmadı mı? Ankara dehlizlerinde neler konuşuldu? Derin devletin kendi içerisindeki hesaplaşmasında neler var bizi ilgilendirmiyor. Ama Bahtiyar Çolak ile ilgili soruşturmanın bu dosyaya getirilmesi gerekir. Whatsapp’ta ne olmuş, teknik takipte kimlerle görüşmüş. Birlikte kararlara imza attınız. Bahtiyar bey iddia odur ki; o tarihlerde suç örgütü üyesi olduğu iddia ediliyor. 2020 yılında biliniyorsa 22. Ağır Ceza Mahkemesi’ne neden özel olarak atandı” diye sordu.

Bozan, gazeteci Alican Uludağ’ın “Atadedeler” soruşturmasına dair ulaştığı belgelere dair yaptığı haberi salonda okuyarak, mahkeme heyetine sundu.

"MAHKEMENİZİN ALACAĞI HER KARAR ŞAİBELİ OLACAK"

Demirtaş’ın hakimi red talebini reddetmeye karşı dosyaya bilgi ve belge sunduğunu belirten Bozan, “Çolak duruşma salonunda bulunan bir avukat yada müşteki değil. 9 ay boyuna hukuksuz kararlara imza atan biri. Bu şaibe netleşmeden mahkemenizin alacağı her karar şaibeli olacak. Az önce aldığınız kararda Çolak’ı koruyan bir karardı. Bahtiyar Çolak ile ilgili soruşturma dosyasını mahkemenizin istemesi  gerekiyor” ifadelerini kullandı.

"HAKİKAT ARAYIŞI YAPMAYACAĞINIZ KESİNLEŞTİ"

Duruşmanın devam ettirilmemesi gerektiğini dile getiren Avukat Mehmet Emin Aktar, Bahtiyar Çolak hakkında 2020 yılında bir soruşturma açıldığını belirtti. Aktar, ekledi: “Siz kürsüde bulunanlar şeklen de olsa tarafsız olmakla yükümlüsünüz. 2020 Aralık ayında iddianameyi alan mahkeme heyeti başkanı hakkında meslekten ayrılmaya götüren, ev hapsi gibi ağır adli kontrol uygulamasına tabi olan bir süreç var. Bahtiyar Çolak bu mahkemede müvekkillerimiz hakkındaki iddianameyi kabul etti ve defalarca haklarında tutuklama devam kararı verdi. Sizinle istişare etti, sizi etkiledi. Bu açıdan yapılan işlemlerin tümünü yeniden işlenmesi gerekiyor buna iddianame de dahil. Sizin hakkınızda da tanıkları yönlendirmeye yönelik de reddi hakim talebi var. Müvekkillerimiz ‘cinayete azmettirme’ gibi uzun bir liste ile suçlanıyorlar. Sizin hakikat arayışı yapmayacağınız kesinleşmiştir.”

“Bu dava ile Bahtiyar Çolak hakkındaki soruşturmayı hazırlayan Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı değil mi” diyen Aktar, “Ret talebimizin reddine ilişkin Ankara 23. Ağır Ceza Mahkemesi karar verene kadar mahkemeniz bir işlem yapamayacaktır” dedi.

Ara kararını açıklayan mahkeme başkanı, yargılamaya devam edileceğini belirterek, yarın duruşmaya devam etmek üzere ara verdi. Mahkeme başkanı duruşmada yarın öğleden sonra itibariyle tanık beyanlarıyla dinlenmesiyle devam edecek.

Duruşma yarın Sincan Cezaevi Kampüsü'nde 10.00'da devam edecek. (MA)

ÖNCEKİ HABER

Pazarcı mal getiremiyor, halk pahalılıktan alamıyor

SONRAKİ HABER

Hindistan'da işçiler hakları için grevde

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa