17 Şubat 2022 10:14

“İntikamın intikamının intikamı”nın intikamı

...Absürt yargılamanın sonunda hakkında yeniden ceza verilmesi halinde Kader Duman altı aylık bir bebeği ile cezaevinde yatmak durumunda kalacak.

Fotoğraf: Pixabay

Paylaş

Tugay BEK
Avukat

PKK ile bağlantılı olduğu ileri sürülen TAK’ın 10 Aralık 2016 İstanbul Vodafone Arena’da çevik kuvvete yönelik canlı bomba saldırısında 44 kişi hayatını kaybetmişti.

Patlamadan iki gün sonra Gazeteci İrfan Aktan’ın “İntikamın intikamının intikamı” başlığı ile Gazete Duvar’da yayımlanan yazısını Kader Duman isimli yurttaş kendi sosyal medya hesabından paylaşmış,  Duman bu paylaşımından 10 saat sonra, akrabalarıyla olan bir tartışmadan kaynaklı “Oh olsun” diye ikinci bir paylaşımda daha bulunmuştu. Bu paylaşımları nedeniyle Kader Duman hakkında Adana 10. Asliye Ceza Mahkemesi’nde “Suçu ve suçluyu övmek suçundan” açılan davada 8 ay 10 gün mahkumiyet kararı verildi. İstinaf Mahkemesi’nin kararı onaylaması ile hüküm kesinleşmiş oldu.

Kanunda yapılan değişiklik neticesinde bu suç yönünden Yargıtay yolu açılınca dosya bir kez de Yargıtay’a gitti. Yargıtay basit yargılamaya ilişkin AYM’nin iptal kararını nazara alarak dava dosyasının ‘Basit yargılama usulü’ yönünden yeniden değerlendirilmesi için bozma kararı verdi.

Yargıtay bozması sonrası, Adana 36 Asliye Ceza Mahkemesi’nde görülen yargılamada, Cumhuriyet Savcısı, Kader Duman’ın “suçu ve suçluyu övme” suçundan yeniden mahkumiyetine karar verilmesini talep ederken duruşma 3 Mart tarihine ertelendi.

YARGIDA, ÖN YARGI!

Emniyet, savcılık, mahkeme, istinaf  ve Yargıtay aşamalarının hiçbirinde suçu ve suçluyu övdüğü iddia edilen yazının içeriğine bakılmamış. Yazının bir örneği dava dosyasına konulmamış. Kararda imzası olan hakimler, savcılar merak duygusu ile dahi olsa yargıladıkları yazıyı okuma gereği duymamışlar. Savcılar, hakimler, ‘İntikamın intikamının intikamı’ başlığını, Dolmabahçe saldırısının övüldüğü sonucuna varmak için yeteli bulmuş olmalılar ki bir de yazının içeriğine bakma gereği duymamışlar. Okumayan, okumayı sevmeyen, okumayı zahmetli bulan, okuduğunu anlamayan, yazı başlığına bakıp içeriği hakkında hüküm verebilen bir yargı sistemi söz konusu. Sanığın siyasi kimliğinden yola çıkarak, emniyetin yarattığı kurgu dosyalarla, ön yargı ile karar veren bir yargı sistemi ile karşı karşıyayız.

Tamamı Duvar’ın arşivinde bulunan yazıda İrfan Aktan “…‘İntikama da intikamın intikamına da hayır, artık yeter’ demek gerekiyor. Barış demek, savaşsızlık demek, ‘iyi insanlık’ veya erdem demek gerekiyor. Bunu herkesin demesi gerekiyor.” diyor. 

Her satırında barıştan, bahseden yazıda “…intikamın intikamının intikamından sonra da intikamcılık devam ediyor. İntikamcılık kadar kendisini tekrar ettirip yeniden üreten bir girdap yoktur.

Bizi bu tuzaktan çıkaracak kurtarıcılar beklemek boşuna. Çünkü kurtarıcımız, intikamcılığın üstesinden gelecek, barışı güçlü bir çığlıkla haykıracak iradeden başka bir erdem olmayacak. Tek bir insanın kılına zarar gelmemesini isteyenler artık bir şey yapmalı. Hiçbir ölüm seyirlik olmamalı. Sosyal medyada yayılan dehşet görüntülerini reddetmeliyiz. ‘Daha fazla görüntü’ talep ederek içindeki intikam ateşini soğutmaya çalışanlara ‘hayır’ demeliyiz. ‘Dökülen her damla kan için bir kan deryası akıtılmalı’ diyenlere ‘hayır’ demeliyiz. Ölümlere, intikamcılığa, ölü seviciliğe ‘artık yeter-êdî bese’ demeliyiz. Ve TAK’ın İstanbul saldırısı sırasında hayatını kaybeden Diyarbakırlı dolmuş şoförü Velat Demiroğlu’nun Facebook sayfasına koyduğu şu sözü tekrarlamalıyız: ‘Görüşü ne olursa olsun, görevi ne olursa olsun ölüm istemiyoruz. Hiçbir neden insan hayatından önemli değildir.’ şeklinde bitiyor.

İrfan Aktan, savaşa, şiddete, siyasi hesaplar uğruna insan yaşamının hiçe sayılmasına karşı, vicdanlara hitap eden barış manifestosu tadında bir yazı kaleme almış. Ne olursa olsun barışta ısrar edilmesi, kin ve intikamın girdabından uzak durulması  gerektiğini anlatan bu yazının paylaşmış olmasının nasıl olup da suç olarak değerlendirildiğini anlamak çok zor. Yargının, bu yazıdan ‘suçu ve suçluyu övmek’ suçunun işlendiği, Dolmabahçe saldırısının övüldüğü soncuna varmış olmasını, hukuk veya mantıkla izahı mümkün değil.  Bu kadar da olmaz denebilecek, bu absürt yargılamanın sonunda hakkında yeniden ceza verilmesi halinde Kader Duman altı aylık bir bebeği ile cezaevinde yatmak durumunda kalacak.

Bu davadan sonra zihnimde deli sorular geziniyor:

Hakimlerin, yargıladıkları bir yazıyı okuma gereği duymadan sadece başlığına bakarak, kitapsa  kapağına göz atarak hüküm vermesinden mi, yoksa okudukları bir metinde ne anlatıldığını anlayacak kapasitelerinin olmamasından mı daha çok kaygılanmalıyız?

ÖNCEKİ HABER

DERİTEKS: Fiili mücadele kazandırıyor

SONRAKİ HABER

Aliağa varken söküm neden Altıevler’de yapılıyor?

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...