24 Ağustos 2021 13:05

Çineliler: Doğamıza, çevremize, havamıza, suyumuza sahip çıkıyoruz

Aydın Ekoloji ve Yaşam Platformu, Çine Yaşam Platformu, Yatağan Yeşil Yaşam Derneği ve bölge halkı, Çine’de yaşanan yangın ve madencilikle ilgili basın açıklaması yaptı.

Fotoğraf: Özer Akdemir/Evrensel

Reklam

Aydın Ekoloji ve Yaşam Platformu (AYEP), Çine Yaşam Platformu (ÇİYAP), Yatağan Yeşil Yaşam Derneği ve köylüler, Çine’de yaşanan yangın ve madencilikle ilgili basın açıklaması yaptı. Açıklama öncesi yanan ormanda inceleme yapıldı.

Çine Sarıköy’de basın açıklamasında Topçam köylülerinden Coşkun ailesi EYMİS Madencilik nedeniyle yaşadıkları sıkıntıyı anlattı. Ortak basın açıklamasını Hicran Danışman, Sertaç Acıoğlu ve Mutlu Cengiz okudu.

Açıklamada, Çine’nin dağlarının bir yandan madenlerle yok edilirken diğer yandan yangında yüzlerce ağacığın kül olduğu hatırlatılarak, “Peki bu yangınların nedeni ne? Madenlerle ilgisi ne? Topçam’da neler oluyor?” soruları soruldu.

“ÇİNE ORMANLARI BİZİMDİR”

Madenlerin hem çevreye hem de köylülere zarar verdiği ifade edilen açıklamada, “Gerek Milas tarafında gerekse Çine tarafında yanan yerlerin maden çıkarılmak istenen yerler olması, felaket ganimete mi çevrildi şüphesini uyandırmaktadır. Şu anda Topçam köyü susuzluk çekmektedir. Hiçbir maden, su kadar değerli ve yaşamsal değildir. Gökbel ve Madran Dağları, havasıyla suyuyla ağacıyla kurduyla köylüsüyle çobanıyla, madencilere teslim edilmemelidir. Çine ormanları bizimdir, bizden de çocuklarımıza temiz hava, temiz su olarak miras kalacaktır. Tüm Çine ve Aydın halkını çocuklarımızın geleceği için doğamıza, çevremize, havamıza, suyumuza sahip çıkmaya davet ediyoruz” denildi.

Açıklamada talepler ise şu şekilde sıralandı:

• Orman yangınlarını önleme ve söndürme çalışmaları için kiralık değil, devletin kendi filosunda gerektiği kadar uçak, helikopter, yangın söndürme aracı, arazöz, diğer makine ve ekipman hazır bulundurulmalı ve yeterince nitelikli personel istihdam edilmelidir. Tüm resmi ve özel kurumların, tüm büyük, küçük yerleşim yerlerinin acil yangın önleme ve müdahale planları hazırlanmalıdır.

• Yanan yerlerin rehabilitasyonu konusunda “fidan dikme seferberliği” yerine bilim insanlarının önerileri doğrultusunda bölgenin ekosistemine uygun doğal bilimsel rehabilitasyon yöntemleri uygulanmalıdır. Yanan yerler asla enerji, maden, turizm, konut gibi projelere açılmamalıdır. Şehirleşme ve İmar faaliyetlerinde bilimsel olarak hazırlanacak “Yangın yönetmeliği”ne uyulması sağlanmalıdır.

• Kritik bölgelere, özellikle ulaşım olmayan yerlere acilen ve yeterli kapasitede yangın göletleri kurulmalı ve başka amaçla kullanılmasına izin verilmemelidir.

• Orman Genel Müdürlüğü “küresel ısınma” ve “iklim krizi”ne karşı ekolojik, ekonomik, toplumsal ve kültürel somut önlemleri almalıdır. Küresel Isınmaya karşı bilim insanları ile birlikte eylem planlarını hazırlamalı, bu planları hiçbir politik kaygı gözetmeden kararlılıkla uygulanmalıdır.

• Orman Kanunu acilen yeniden düzenlenmeli; ormanları enerji ve madencilik projeleri, turizm projeleri ve yapılaşmaya açan maddeler kaldırılmalı ve orman ekosisteminin korunması esas alınmalıdır. Orman ekosistemini insan etkileşimine açarak, ekosistemi bozan ve yangın olasılığını arttıran tüm faaliyet ve projeler bilimsel olarak incelenmeli ve uygun olmayan faaliyet ve projelere izin verilmemelidir.

• Keçilerin ormana salınması yasağı kaldırılmalı, keçi çobanlığı teşvik edilmelidir.

Açıklama sonrası kitle Akbelen Ormanı’nın kesilmesine karşı başlatılan direnişi ziyarete gitti. (Aydın/EVRENSEL)

Reklam