29 Mayıs 2021 07:56

İzmir zehir solumaya devam ediyor

İzmir’de deprem sonrası acil olarak yıkılan 100 binanın ardından 488 binanın yıkım çalışmaları devam ederken, yapılan yıkımlar insan sağlığını tehdit ediyor.

Fotoğraf: Evrensel

Reklam

Ramis SAĞLAM
İzmir

İzmir’de 30 Ekim 2020’de yaşanan depremin ardından hasarlı bina yıkımları insan sağlığını tehdit etmeye devam ediyor.

Deprem sonrası acil olarak yıkılan 100 binanın ardından 488 binanın yıkım çalışmaları devam ediyor.  Asbest Söküm Uzmanları Derneği (ASUD) Başkanı Mehmet Şeyhmus Ensari ile yıkımlardaki tehlikeyi ve sorumluları konuştuk.

Bayraklı'da deprem sonrası ileri derecede hasar görmüş ve hatta bir bölümü çökmüş olan binaların kamu güvenliği açısından ivedilikle yıkılması gerektiğini söyleyen Ensari, “Yıkım sırasında yaşanan tehlikeleri defalarca kez belirtmemize, hatta uyarmamıza rağmen kontrolsüz yıkımlar devam ediyor. Başta tozuma olmak üzere birçok konuda yeterli güvenlik önlemleri alınmadan yapıldığı tespitlerimiz var” dedi.

"DEPREM ÖLDÜRMEDİ CEHALET ÖLDÜRECEK"

Bayraklı’da süren bina yıkımın görüntülerinin sosyal medyada paylaşıldığını belirten ASUD Başkanı Ensari, bu görüntülerin uyarılarında ne kadar haklı olduklarını bir kez daha gösterdiğini söylerken, “Deprem öldürmedi cehalet öldürecek. Depremin yapamadığını sorumsuzluk yapacak, insanımız kanser hastası adayı olacak. En üzücü durum ise bugün İzmir sokaklarında oyun oynayan 10 yaşındaki çocuğun 30’lu yaşlarda kanser olma riskidir. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı izlemekle yetiniyor. İzmir Büyükşehir Belediyesi bu yıkımları umursamıyor. İlçe Belediyeleri zaten bilgisizdir” diye konuştu.

TOZ BASTIRMA NEREDE?

İzmirlilerin asbest, zehir ve silika soluduğu konusundaki uyarılarını sürdüren Ensari, olası hastalıkların sorumlusunun önlem almadan yıkımların sürdürülmesi olduğunu söyledi. Ensari, “Yıkımda oluşan tozlar gerekli ön temizlik ve söküm yapılamadığı durumda kanserojen olarak bilinen asbest, tehlikeli maddeler ve silika gibi tehlikeli atık partiküllerini içeriyor. Bu nedenle tozu solunması yıkım operatörü, söküm işçisi gibi gerek yıkım firması çalışanları gerek yıkımı denetlemekle görevli teknik personel gerekse de komşu binalarda yaşayanlar ve yıkımı izleyenler için solunum sistemi hastalıkları ve akciğer kanserine kaynaklık edebilir” dedi.  

Toz bastırma yönetimi hakkında defalarca uyardıklarını, uyulması gereken standartlara dikkat çektiklerini söyleyen Ensari, “Bu nedenle gerek yıkım süresince gerekse yıkım atıklarının (molozlarının) yüklenmesi ve taşınması sırasında tozuma oluşumunu önlemek amacıyla TS13883 standardına uygun toz bastırma donanımları ve toz perdelerini yıkım şantiyesinde hazır etmek ve kullanmak gereklidir” diye konuştu.

Reklam