Av. Senem Doğanoğlu: 10 Ekim Katliamı dosyasının kapatılmasına izin vermeyeceğiz
10 Ekim Ankara Katliamı Davası Avukat Komisyonu’ndan Senem Doğanoğlu: Biz Yargıtay’dan ne çıkarsa çıksın bu dosyanın kapatılmasına izin vermeyeceğiz.
Damla KIRMIZITAŞ
Ankara
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı 10 Ekim Ankara Katliamı Davasına ilişkin hazırladığı tebliğnamede, 103 kişinin hayatını kaybettiği mitingin düzenleyici KESK, DİSK, TMMOB ve TTB ile hayatını kaybedenlerin yakınları tarafından kurulan 10 Ekim Barış ve Dayanışma Derneği’nin “katliamdan zarar görmedikleri” gerekçesiyle davaya katılma hakları olmadığını, insanlığa karşı suçtan yargılanan Erman Ekici’ye fazla ceza tayini yapıldığını, Sanık Yakup Yıldırım’ın beraat etmesi gerektiğini belirterek mahkemenin verdiği kararın bozulmasını talep etti. 10 Ekim Ankara Katliamı Davası Avukat Komisyonu’ndan Senem Doğanoğlu, dosyanın kapatılmak istendiğini ve kamuoyunun ilgisinden feragat etmesi istendiğine dikkat çekerek, “Biz Yargıtay’dan ne çıkarsa çıksın bu dosyanın kapatılmasına izin vermeyeceğiz” dedi.
Yargıtay 16. Ceza Dairesi’ne sunulan tebliğname, 10 Ekim Katliamı’ndan yargılanan IŞİD’lilerin daha az ceza almasının yanı sıra Türkiye yakın tarihinin en büyük katliamında saldırıya uğrayan sendika, meslek örgütü, siyasi partilerin, katliamda yakınlarını kaybeden ve yaralananların da davada taraf olmasını istemiyor. Sürece ilişkin sorularımızı yanıtlayan 10 Ekim Ankara Katliamı Davası Avukat Komisyonu’ndan Senem Doğanoğlu, Yargıtay Başsavcılığının tebliğnamesinin katliamda devlet sorumluluğunu örten, saldırıyı anayasal düzeni ihlal olarak ele alan, insanlığa karşı bir suç olarak göremeyen bir çerçevede olduğunu söyledi. 10 Ekim Katliamı’nın mitingi düzenleyenlere değil, devlete karşı işlenen bir suç olarak görüldüğü sürece bu tip torumlara imkan olduğunu söyleyen Doğanoğlu, insanlığa karşı suçta işaret ettikleri siyasi saikin önemli olduğunu vurguladı. Mitingin örgütleyicisi KESK, DİSK, TMMOB ve TTB’nin, mitinge katılan diğer kurumların katliamdan zarar görmediği gerekçesini eleştiren Doğanoğlu, “Yunus Durmaz’dan çıkan yazışmalarda mitinge katılacak örgütler teker teker sayılıyor. Özel olarak bir siyaseti, muhalefeti temsil ettiği için hedef olan bu kurumları hiçbir zarar görmediğini iddia etmesi kabul edilemez. Dahası 10 kişinin daha katılma sıfatı olmayacağı, çünkü fiziksel yaralanma olmadığının altını çiziyor” dedi.
CEZAEVİNDE BİLE BOŞ DURMUYOR
Yine katliam emini getirdiği belirtilen, örgüt yöneticiliği ve insanlığa karşı suçtan yargılanan Erman Ekici hakkında, örgüt yöneticiliğinden ceza aldığı için örgüt üyeliği dosyalarının birleştirilip daha az ceza verilmesinin istendiğini belirten Doğanoğlu, “Ne zaman IŞİD’e üye olduğu nasıl örgüt yöneticiliğine geçtiği, hangi eylemleri örgütlediği tartıştığımız ve ortaya çıkardığımız konulardır” dedi. 10 Ekim Katliamı öncesi Ankara’da keşif yapan Hakan Şahin ile saldırı öncesinde yüzlerce görüşmesi olan Yakup Yıldırım’ın beraatinin istenmesine de tepki gösteren Doğanoğlu, “Yargıtay Başsavcılığı Yıldırım ile Şahin’in bağlantısını değersiz gördü. Oysa Hakan Şahin cezaevinde bile boş durmuyor. Yapılacak saldırılar öncesi keşif yapan Hakan Şahin, cezaevinde başka hükümlülülere IŞİD propagandası yapmaktan yargılanıyor” dedi.
Yargıtay Başsavcılığı’nın tebliğnameyi hızla hazırladığına dikkat çeken Doğanoğlu, “8 Aralık gibi bölge adliye mahkemesi 183 klasör gönderdi. Bunların 3-5 ayda, birden fazla savcı işbirliği yapsa bile okunması mümkün değil. En naif yorumla sadece iddianame, gerekçeli karar ve temyiz dilekçelerimize bakıp yazıldığını söyleyebiliriz. Katılma taleplerine yönelik sanıklardan aleyhe temyiz yok, bölge adliye mahkemesi savcılığının da yok. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı kendi kendine ideolojik çerçeve kuruyor, katılma taleplerini reddediyor” diye konuştu.
"DOSYA KAPATILMAK İSTENİYOR"
Dosyanın Yargıtay’ın önünde çok hızlı geldiğini ifade eden Doğanoğlu, “Bizim birçok dosyamızın Yargıtay önünde beklediğini biliyoruz. Heyet değişikliğiyle kaygımızı paylaşmıştık. Dosya kapatılmak isteniyor, kamuoyunun ilgisinden feragat etmesi isteniyor.Taleplerin reddiyle diğer heyet de bu yönde bir sinyal vermişti. Yargıtay’dan da bu karar hızla çıkacaktır.Tebliğnamedeki eksikleri görmeden onarsa esas ana dosya kesinleşmiş olacak. Bu ‘Daha fazla konuşmayın’ diyerek üstünü örtme biçimidir. Tebliğname gibi bir karar verme ihtimali yüksek. Yargıtay genelde bozma talepleri doğrultusunda karar vermiyor. Bu dosyanın hızlı kapatılması amacı olduğu için ilk derece mahkemesinin verdiği kararı onama ihtimali yüksek. Biz Yargıtay’dan ne çıkarsa çıksın bu dosyanın kapatılmasına izin vermeyeceğiz” dedi.
EVRENSEL EGE
Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...
