22 Şubat 2021 10:39

Fatma Şengül'ü öldüren Zeynel Akbaş'a uygulanan haksız tahrik indirimi kaldırıldı

Zeynel Akbaş’a uygulanan indirim kararına itiraz eden avukatlar dosyayı İstinaf'a taşıdı. Mahkeme, faile uygulanan indirimin kaldırılarak cezanın müebbet hapse çevrilmesine karar verdi.

Fotoğraf: Evrensel

Paylaş

İstinaf Mahkemesi, Fatma Şengül’ü öldüren Zeynel Akbaş'a "Haksız tahrik altında öldürme" suçundan yerel mahkemece verilen 18 yıl hapis cezasının bozulmasına karar verdi. Yeniden hüküm kuran mahkeme, failin "Kasten öldürme" suçundan müebbet hapis cezasıyla cezalandırılmasına karar verdi.

İstanbul’da aynı işyerinde çalıştığı Zeynel Akbaş adlı erkek tarafından evinin önünde katledilen Fatma Şengül'ün öldürülmesine ilişkin davada, mahkeme tüm delillere ve tanıklara rağmen cinayetin planlanarak yapıldığını görmezden gelerek cezada indirim yapmıştı. Şengül’ün ailesinin ve avukatlarının karara itiraz etmesi üzerine İstinaf Mahkemesi’ne taşınan davada, fail Zeynel Akbaş’a uygulanan "haksız tahrik indirimi" kaldırıldı, sanığa müebbet hapis cezası verildi.

İstinaf Mahkemesi'ne taşınan davanın duruşması bugün saat 10:30’da İstanbul 1. Bölge Adliyesi'nde görüldü. Sanık Zeynel Akbaş, duruşmaya Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile bağlandı. Fatma Şengül'ün kızı Açelya Şengül'ün tanık olarak dinlenildiği duruşmada, Açelya Şengül'ün ''Bu adam Gülsuyu tarafında oturuyor, biz Gülensu’da oturuyoruz. Bu iki yer arasında minibüs hattı farklı. Peynir almaya geldim, tansiyon hastasıyım diyor ama pusu kurduğu evimize gelmek 2 km yokuş çıktı. Annemi evimizin önünde planlayarak katletti'' sözlerinin ardından mahkeme başkanı tanığı dinlemeyi reddetti.

Duruşmada, Fatma Şengül'ün katiline verilen "iyi hal indirimi" bozularak, sanığa müebbet hapis cezası verildi.

NE OLMUŞTU?

30 Mart 2019'da Maltepe’deki evinin önünde Zeynel Akbaş adlı erkek tarafından öldürülen Fatma Şengül cinayetinin ardından gözaltına alınan ve tutuklanan Akbaş'ın duruşması Anadolu 4. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görüldü. Ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istemiyle yargılanan Akbaş'ın davasında, 19 Aralık 2019'da görülen duruşmada karar çıktı.

Çelişkili ifadelerine rağmen "dengesizim, tansiyon hastasıyım, yoksa yapmazdım" sözlerini indirim sebebi gören mahkeme heyeti, tanığa “haksız tahrik indirimi" uygulayarak 18 yıl hapis cezası verdi. Mahkeme heyeti, bu kararı verme nedenini ise 4 görgü tanığından sadece birinin verdiği "Fatma Hanım belki hakaret etmiştir" ifadesine dayandırdı.

5 Nisan 2019 tarihinden bu yana tutuklu olan Akbaş'a müebbet hapis cezası verilmesine rağmen haksız tahrik indirimi uygulanarak cezanın 18 yıla düşürülmesi üzerine dosya İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’ne taşındı. İstinaf incelemesinin yapılmasını isteyen Fatma Şengül’ün ailesi ve avukatları, ilk derece mahkemesinin kararının bozularak Zeynel Akbaş hakkında verilen indirim hükmünün kaldırılmasını ve tasarlanarak öldürme suçundan hüküm kurularak ağırlaştırılmış müebbet cezası verilmesini talep etti.

Zeynel Akbaş, hastanedeki ifadesinde cinayet silahını 2 yıl önce Suriyeli birinden satın aldığını söylemiş, mahkemedeki ifadesinde ise silahın ölen babasından 4 sene önce miras kaldığını ifade etmişti. Bunun üzerine Şengül ailesinin avukatının sanığa yönelttiği ‘’Baban ne zaman öldü’’ sorusu ise sanık tarafından ‘’1999 senesinde’’ şeklinde yanıtlamıştı.

Duruşmadaki ifadesinde sanık Zeynel Akbaş, evden peynir almak için markete gittiğini ve Fatma’yı gördüğünü, Fatma’nın kendisine hakaret ettiğini ve bunun üzerine Fatma Şengül’ü vurduğunu; cebindeki silahın da babasından miras kalma olduğunu iddia etmişti. İfadesinin devamında ise fail, yüksek tansiyon hastası olduğunu ve Fatma’yı orada görünce dayanamadığını, tansiyonunun çıktığını ve bu yüzden cinayet işlediğini öne sürmüştü. (HABER MERKEZİ)

ÖNCEKİ HABER

CHP Aydın Kadın Kolları Başkanı Ayşe Özdemir'e "Las Tesis" dansından hapis cezası

SONRAKİ HABER

Van'daki depremzedeler bir yıldır çadır ve konteynerde yaşıyor

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...