07 Aralık 2020 12:13

2020 Kadın Hakları Deklarasyonu yayımlandı: Haklarımız pazarlık konusu değildir

Türkiye'den Eşitlik İçin Kadın Platformunun da aralarında bulunduğu 12 kadın ağı ve platformu, 2020 Kadın Hakları Deklarasyonu yayımladı. Eşitlik isteyen kadınlar birlikte mücadele çağrısı yaptı.

Fotoğraf: Evrensel

Paylaş

Eşitlik İçin Kadın Platformu'nun (EŞİK) da aralarında bulunduğu 1000’e yakın kadın kuruluşundan oluşan 12 kadın ağı ve platformu, dünyanın pek çok ülkesinden İstanbul Sözleşmesi’ne yönelik saldırılar başta olmak üzere kadınlara yönelik baskılara karşı bir araya gelerek 2020 Kadın Hakları Deklarasyonu yayımladı. Kadınların dünyanın her yerinde maruz bırakıldıkları ayrımcılığa, şiddete, ekonomik zorluk ve insan hakları ihlallerine dikkat çekilerek, haklarının pazarlık konusu olamayacağı vurgulandı.

Deklarasyon, EŞİK’in ev sahipliğinde 15 Ekim 2020’de gerçekleşen uluslararası toplantı sonucunda ortaya çıktı. Toplantıda katılımcılar, İstanbul Sözleşmesi’ne yönelik saldırıları ele aldı. Avrupa ve Kuzey Amerika’dan 15 ülkeden 170 kadını bir araya getiren toplantıda, farklı ülkelerde İstanbul Sözleşmesi’ne karşı öne sürülen argümanların benzerlik gösterdiği ve bu argümanların ataerkil ideolojilerden kaynaklandığı ifade edildi.

ULUS ÖTESİ DAYANIŞMA

Deklarasyonda, kadınların insan hakları ihlallerinin birbiriyle ilişkili nedenlerine dikkat çekilerek, bu ihlallerin neoliberal politikalar, otoriterlik ve koronavirüs (Kovid-19) salgını nedeniyle ağırlaştığı vurgulandı. Her ülkenin siyasi kurumlarının toplumsal cinsiyet eşitliğini sağlamak için harekete geçmesi yönünde çağrıda bulunulan Deklarasyon ile, eril söylemlere ve kadın kazanımlarına yönelik saldırılara karşı ulus ötesi dayanışmayı sürdürerek eşit ve adil bir dünya kurma mücadelesi kamuoyu ile paylaşıldı.

 2020 Kadın Hakları Deklarasyonu’nda Ataerkil yapılar, neoliberal politikalar, otoriter yönetimler, militarizm ve savaşlar uzun zamandan beri kadınların ve kız çocuklarının haklarını ihlal etmekte ve yaşamlarını tehlikeye atmaktadır. Derinleşen yoksulluk, ekonomik eşitsizlik, iklim değişikliği ve içinde bulunduğumuz Kovid-19 salgını durumu daha da ağırlaştırmış; farklı sınıf, ırk, etnik köken ve milletten kadınların değişik şekillerde ve ölçülerde yıpranmasına neden olmuştur. Toplumsal cinsiyet temelli ayrımcılık ve şiddet; birbirinden çok farklı siyasi görüş, dini inanç ve kültüre bağlı birçok hükümet ve grupların söylem ve eylemlerinde öne çıkmaktadır" denilerek talepler sıralandı:

"ISRARLA TALEP EDİYORUZ"

  • Tüm devlet kurumları, özel kuruluşlar ve sivil toplum kurumları; insan haklarının temeli olan, insan onurunda eşitlik ilkesine göre hareket etmeli;
  • Tüm hükümetler; kadın örgütleri ile iş birliği içinde ve yeterli kaynaklara sahip ve ciddi uygulanan politikalarla, kadınların ve kız çocuklarının ekonomik, siyasi, sosyal, kültürel, cinsel, ve üreme haklarını güvence altına almalı ve toplumsal cinsiyet eşitliğini sağlamalı;
  • Tüm hükümetler; küresel krizleri yönetmek, her yerde insan haklarını gerçekleştirmek ve güvence altına almak ve cinsiyet eşitliğini sağlamak için uluslararası iş birliği ve çok taraflılık ilkesi ile hareket etmeli;
  • Tüm parlamentolar; yasa yapma işlevlerini yerine getirirken, ayrımcı yasaları toplumsal cinsiyet eşitliği ilkesine dayanan yasalarla değiştirmeli ve denetleme yetkilerini kullanarak hükümetleri sorumlu tutmalı;
  • Yerel, ulusal ve küresel medya; olumsuz tiplemeleri bırakarak, toplumsal cinsiyet temelli şiddet ve kadın hakları ihlallerinin kamusal ve sivil faillerini ortaya çıkarmalı, ihmali olan kurumları sorumlu tutmalı;
  • Tüm uluslararası kurum ve kuruluşlar; etkin yönlendirme, izleme ve takip mekanizmaları ile ve taviz vermeksizin, kadın ve kız çocuklarının haklarının gerçekleşmesine, cinsel yönelim ve toplumsal cinsiyet temelli ayrımcılığın sona ermesine ve toplumsal cinsiyet eşitliğinin güvence altına alınmasına yardımcı olmalı;
  • İstanbul Sözleşmesi, Pekin Eylem Platformu, CEDAW ve Çocuk Hakları Sözleşmesi başta olmak üzere, tüm insan hakları belgeleri; haklarında yanlış bilgilendirmelere karşı savunulmalı, bütün devletlerce onaylanmalı ve bütünüyle, eksiksiz uygulanmalı.

Deklerasyonda "Her zaman olduğumuzdan daha kararlıyız; demokratik alanlar daralmakla birlikle, biz; ataerkil şiddete, yanlış bilgilendirmelere, eril söylemlere ve kazanılmış haklarımıza yönelik saldırılara karşı koymaya devam edeceğiz; eşitlik, adalet ve barış içinde yaşayacağımız dünyayı kurmak için, kız kardeşlik ve ulus ötesi dayanışma içinde hep beraber çalışacağız" ifadelerine yer verildi.

İMZACILAR

Deklarasyonu imzalayan örgütler ise şu şekilde:

  1. Bulgaristan Toplumsal Cinsiyet Araştırmaları Vakfı, Bulgaristan
  2. Eşitlik İçin Kadın Platformu (EŞİK), Türkiye 
  3. Eşitlik ve Kürtaj Hakkı İçin Büyük Koalisyon, Polonya
  4. Hırvatistan Kadın Ağı, Hırvatistan
  5. İnsan Hakları Savunucuları, Amerika Birleşik Devletleri
  6. Kadın Dayanışma ve Bilgi Merkezi (NPO), Estonya
  7. Kadın Hakları Merkezi, Polonya
  8. Kadın Haklarını Geliştirme Derneği (DOMINE), Hırvatistan
  9. Uluslararası Barış ve Özgürlük İçin Kadın Birliği (WILPF)
  10. Macaristan Kadın Lobisi, Macaristan
  11. Şiddete Karşı Avrupa Kadın Ağı (WAVE)
  12. Ukraynalı Kadın Avukatlar Derneği (JURFEM), Ukrayna
  13. Avrupa Kadın Lobisi - EWL (Destekçi) (İstanbul/MA)
ÖNCEKİ HABER

İskender Bayhan: Oruç Reis diplomasisi, Oruç Reis antiemperyalizmi

SONRAKİ HABER

Diyarbakır cezaevinde işkence iddiası: "İzler yok edilmeye çalışıldı"

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa