19 Kasım 2020 05:34
Son Güncellenme Tarihi: 19 Kasım 2020 13:12

6. maddesi çıkarılan enerji ve maden yasası için ortak ses: Tümü geri çekilsin!

Ekoloji örgütleri, 6. maddesi geri çekilen teklifinin tümüyle geri çekilmesi istiyor. Sorularımızı yanıtlayan muhalefet partilerinden milletvekilleri ise Meclisteki görüşmeleri değerlendirdi.

Fotoğraf: Özer Akdemir/Evrensel

Paylaş

Özer AKDEMİR

Elektrik enerjisi kanunu ve başka kanunlarda değişiklik öngören yasanın görüşmeleri TBMM Genel Kurulunda devam ediyor. Ekoloji örgütlerinin "şirketlere yeni kıyaklar getirecek, doğa talanını daha da arttıracak" gerekçeleriyle yoğun tepki gösterdiği torba yasanın 6. maddesi gelen tepkiler üzerine dün geri çekildi. Ekoloji örgütleri yasa tasarısının tamamının çekilmesini talep ederken, konuya dair sorularımızı yanıtlayan muhalefet partisi milletvekilleri yasanın TBMM'deki görüşmeleri ve süreci değerlendirdiler.

TEPKİLER SONRASI 6. MADDE GERİ ÇEKİLDİ

Torba yasa tasarısının dün başlayan görüşmelerinde ilk altı madde üzerinde görüşmeler gerçekleştirildi. Tasarıya komisyon görüşmeleri sırasında son anda eklenen ve tasarının en çok tartışılan maddelerinden birisi haline gelen maden şirketlerine faaliyet ruhsat alanı dışında da tesis kurmalarına izin veren madde 6 yoğun tepkiler üzerine geri çekildi. Mücadeleler ve tepkiler sonrasında komisyon görüşmelerinde de maden kanununda yapılmak istenen iki önemli değişikliğin geri çekilmesi sağlanmıştı.

EKOLOJİ BİRLİĞİ: TASARI ŞİRKETLER İÇİN HAZIRLANDI

6. Maddenin geri çekilmesinin oldukça sevindirici olduğunu açıklayan Ekoloji Birliği torba yasa görüşmelerine dair şu değerlendirmelerde bulundu: "Kanun teklifi esas itibarıyla elektrik piyasasını düzenlemek ve enerji şirketlerine ve bununla birlikte maden şirketlerine daha fazla destek, teşvik ve imtiyaz sağlamak için hazırlanmıştır. Ekoloji Birliği olarak, Maden Kanunu dışında enerji sektörü ile ilgili diğer altı temel kanunda değişiklik öngören bu teklifin köklü değişiklik getiren tüm maddelerine karşı görüşlerimizi basına, kamuoyuna, sanayi komisyonuna ve milletvekillerine iletmiş ve Yasa Teklifinin tümden geri çekilmesini istemiştik. Görüşlerimiz kamuoyu tarafından büyük destek gördü ve hazırladığımız bilgi notları paylaşıldı. Açtığımız imza kampanyası ile de imza veren 32 bin 800 vatandaşın imzaları görüşme öncesi TBMM Başkanlığı’na iletildi". TBMM'de görüşmelerin devam ettiğinin altını çizen Ekoloji Birliği açıklamasında enerji ve maden şirketlerine yeni destek, teşvik ve imtiyaz getiren kanun teklifinin tümden geri çekilmesi talebi yinelendi.

TEKLİFİN DİĞER MADDELERİ KABUL EDİLİRSE NELER OLACAK?

Ekoloji Birliği, yasa teklifinin diğer maddeleri kabul edilirse neler olacağını şu şekilde sıraladı:

  •     Havaya bir sürü kimyasal ve zehirli gaz salan, atık lastiklerin işlenmesi sonucu ortaya çıkan ürünleri, orman ürünlerini ve çöpü yakarak elde edilen enerji “yenilenebilir” sayılıyor ve teşvik ediliyor. Biyokütle santrallarının önü daha da açılıyor.
  •     Bugüne kadar güç sınırı olmaması nedeniyle sayısı oldukça fazla şirkete destek sağladığı bilinen ve şirketlere sermaye aktaran “Yenilenebilir Enerji Kaynakları Destek Mekanizması (YEKDEM)” kapsamı daha da fazla genişletiliyor.  YEKDEM ile Karadeniz derelerinde ekolojik yıkımlara ve sel felaketlerine neden olan HES’lerin sayısının artışına neden olunuyor.
  •     Cumhurbaşkanı izni ile, BOTAŞ, TPAO gibi kurumlar tarafından daha önce yurtdışında kurulmuş olan şirketlere, T.C. Kanunlarından muaf olmak üzere, yurtdışına yönelik çalışmak amacıyla, her türlü denetimden uzak, yurt içinde de enerji şirketleri kurmaları sağlanıyor.
  •     Enerji üretim tesisleri için gereken taşınmazlar daha önce Maliye Bakanlığı tarafından kamulaştırılırken ve kamu yararı kararı alınması gerekirken yetki EPDK’ya veriliyor, kamu yararı kararı olmaksızın istimlak olanağı sağlanıyor ve halkın, köylünün topraklarının sermayeye peşkeş çekilmesi süreci daha da hızlandırılıyor.
  •     Dağıtım şirketlerine çeşitli kolaylıklar sağlanarak daha fazla kar elde etmeleri sağlanıyor.
  •     Ülkemizin her yerinde köylüleri ve halkı canından bezdiren, ekolojik yıkımlara yol açan, havayı, su kaynaklarını ve tarım alanlarını kirleten ve HES’ler, JES’ler ve RES’lere YEKDEM destekleri devam ettiriliyor.
  •     Jeotermal alanların ihale bedellerinin taksitlendirilmesi sağlanarak JES’lerin sayıca daha fazla artmasının önü açılıyor.

"TASARI EKOLOJİK YIKIMIN DAHA DA ARTACAĞININ HABERCİSİ"

Torba Yasanın AKP iktidarları tarafından yapılan ekolojik yıkımın daha da arttıracağının habercisi olduğunu belirten Sinop NKP Sözcüsü Kayhan Konukçu, “ 'Yaşam hakkı torbaya sığmaz' diyerek tüm çevre örgütleriyle 31 ekim ve 18 Kasım tarihlerinde eş zamanlı olarak alanlara çıktık ve haykırdık. Bu kanun teklifinde halk yok, enerji tasarrufu yok, ekolojik duyarlılık yok! Enerji ve maden şirketlerine kıyak ve rant var!" dedi.

Bu süreçte başlangıçta yasanın tamamına, sonrasında ise özellikle 6. maddesinin geri çekilmesine yönelik ekoloji örgütleri, STK'lar, muhalif parti ve örgütlerin hep birlikte sesini yükseltmesine AKP iktidarının da kayıtsız kalamadığını ifade eden Konukçu, "Yasanın 6. maddesi tekliften çıkarıldı. Ancak bu bizim için yeterli değil. Torba yasanın tamamen geri çekilmesi ve bu tür kanun tekliflerinin hazırlanmaması için mücadelemiz devam edecek" dedi.

"ŞİMDİ 13. MADDENİN GERİ ÇEKİLMESİNE YOĞUNLAŞTIK"

HDP Milletvekili Ali Kenanoğlu özellikle son dakikada torba tasarıya sokulan 6. maddenin geri çekilmesi için TBMM Genel kurulunda görüşmelerin başlaması ile yoğun bir müzakere sürecine girildiğini belirterek, "Israrla maddenin çekilmesi gerektiğini söyledik. Aksi takdirde iç tüzükten gelen haklarımızı sonuna kadar kullanacağımızı ifade ettik. Sonuç olarak da maddeyi çektiler. Bu sevindirici bir gelişme ama mücadeleyi sürdüreceğiz" dedi.

Şimdi yoğun olarak atık lastiklerin yakılarak enerji elde edilmesinin yenilenebilir enerji statüsüne sokulması ve bu şirketlere YEKDEM teşviklerinin verilmesini öngören 13. maddenin çekilmesine yoğunlaştıklarını belirten Kenanoğlu, "Aslında baktığımızda kanunun tamamı şirketlerim çıkarları düşünülerek hazırlanmış. Bütün maddeler şirketlerle oturulup konuşularak getirilmiş, bu çok belli. Öyle maddeler var ki tek bir şirket için yasaya eklenmiş. Görüşmelere bugün 7. maddeden itibaren yeniden başlanacak.  Muhtemelen haftaya kalacak maddelerin tamamının görüşmesi" dedi.

"PANDEMİ DİNLEMEDEN ŞİRKETLER İÇİN MİLLETVEKİLLERİNİ ÇALIŞTIRIYORLAR"

Pandeminin tüm ülkeyi ve dünyayı kasıp kavurduğu bir süreçte şirketlerin çıkarları için TBMM Genel Kurulunun çalıştırıldığını aktaran Kenanoğlu, "Hergün 3-4 milletvekilinin Covid-19'a yakalandığını duyuyoruz. Bu meclis içinde gizlenmiyor ama kamuoyuna da yansıtılmıyor" dedi. Kamuoyunda ve ekoloji örgütlerinde yasanın tamamının çekilmesine dönük bir talebin olduğunu kaydeden Kenanoğlu,  "Bizlerin isteği de o ama sayısal gerçeklik yasanın tümünün çekilmesinin mümkün olmadığı yönünde. Şirketlere verilen sözler var. Bizler de en azından ekoloji örgütlerinin, yaşam savunucularının hassasiyetleri doğrultusunda maddelerin çekilmesi doğrultusunda çaba göstermeye devam edeceğiz" dedi.

ERBAALILAR DA UMUTLANDI

Kenanoğlu, dün AKP'li milletvekilleri ile yaptığı görüşmeler sırasında Tokat Erbaa'da yapılmak istenen madencilik faaliyetinin de gündeme getirdiğini ve bu konuda TBMM'de bir konuşma yaptığını belirterek, "AKP'li milletvekilleriyle görüşmelerimden edindiğim izlenim o ki bu proje de iptal edilebilir. İktidar kanadı içinde de projenin iptaline yönelik tartışma ve taleplerin olduğu izlenimini edindim" dedi.

6. MADDE SAYIŞTAYIN BULDUĞU AÇIKLARI KAPATMAK İÇİNDİ

CHP Doğa Haklarından Sorumlu Genel Bakan Yardımcısı Ali Öztunç da şunları ifade etti:

"Sayıştay raporlarında maden sahalarının bir yandan kendi ruhsat sahalarındaki çalışma alanlarını ve proje bedellerini küçük gösterme gibi usulsüzlükleri, diğer yandan sınır aşımları, bilime ve tekniğe aykırı çalışmaları birebir tespit ediliyor. Sayıştay açıkça diyor ki, Türkiye’de vahşi madencilik var, maden sahaları denetlenmiyor. 6. Madde çok açık Sayıştay’ın bulduğu açıkları kapatmaya da yönelikti. Sayıştay raporlarına göre maden politikalarına çeki düzen vermesi gereken AKP, torba yasalarla bu firmalara daha da yol açmak istiyor. 2020 Mart ayında 305, ağustosta 766, kasımda 73 adet saha ilana çıkarıldı. Yurttaşlar, çevre ve ekoloji örgütleri vahşi madencilikten yaka silkiyor. CHP Doğa Hakları olarak her gün onlarca şikâyetler alıyoruz. 6. Maddenin çekilmesi güzel bir gelişme ama mücadelemiz devam ediyor. Bu belayı, birlikte mücadeleyle defedebiliriz."


EMEP: MADEN VE ENERJİ YASASI GERİ ÇEKİLSİN!

Meclis’e oylanmak üzere gönderilen “Elektrik Enerjisi Kanunu ve Bazı Diğer Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi”nin içeriğinin yerli-yabancı tekellere hizmet olduğunu belirten Emek Partisi Ordu Altınordu İlçe Başkanı Yusuf Kaya, yasa taslağının geri çekilmesi çağrısı yaptı.

Yusuf Kaya taslak hakkında değerlendirme yaparak, “ Şirketlere maden sahasını, ruhsat sınırları dışına genişletme hakkı tanınıyor. İkincisi ise; enerji üretme adına başta lastik olmak üzere petrokimya ürünleri ve çöplerin ithalatı yoluyla ülke dünyanın çöplüğü haline getiriliyor.  Yapılacak düzenleme ile maden sahasının ruhsat sınırlarının dışına genişlemesinin ve 'geçici tesis' adı altında maden şirketlerinin ormanlık alanlardaki her türlü yapılaşmasının önü açılıyor. Böylece başta ormanlar olmak üzere tarım alanları, mera ve yaylaların maden şirketleri tarafından yağmalanmasına yol açan AKP Hükümeti, bu tasarıyla suça yasal kılıf getiriyor” dedi.

Açıklama şu şekilde devam etti:

"ŞİRKETLERE HİZMETTE SINIR YOK"

“AKP Hükümetleri boyunca iki üç yılda bir çıkarılan torba yasalar, mevzuatın tekellerin ihtiyaçlarına göre yeniden ayarlanması anlamına geliyor. 100 bin hektar ormanlık alan maden şirketleri tarafından katledilmesinden de iktidar sorumludur. Bugüne kadar maden şirketlerinin yağmasına açılan nitelikli doğa alanı 1 milyon 700 bin hektardır. Eylül ayında da 68 il coğrafyasını kapsayan 766 noktada toplam 900 bin hektar orman, mera ve tarım arazisi niteliğindeki alanlar madenler için ihaleye çıkıldı.

2018 yılı seçim beyannamesinde madencilik sektörünün geleceği için tüm yasal adımların atılmaya devam edileceğini vurgulayan AKP; ‘Yatırım ve sermaye güvenliği’, ‘rezerv güvenliği’, ‘bilgi güvenliği’ gibi hususlarda "Güvenli Madenciliğin Yol Haritası" çalışmasının yapılacağını ilan etmişti. “Ekonomik değere sahip ve katma değer sağlayacak demir, bakır, altın gibi maden sahaları için yatırıma imkan verecek ihale politikası ve süreçlerini oluşturmaya devam edeceğiz" ifadeleriyle tarım ve yaşam alanlarının değil şirketlerin çıkarlarının korunacağı ilan edildi. AKP başta tarım ve ormanlıklar olmak üzere yaşam alanlarını yağmaya açmaya devam ediyor.

YAĞMALAMAYA İZİN VERMEYECEĞİZ

Lastik yakarak enerji üretmeyi yenilenebilir enerji kapsamına alan AKP iktidarı, petrokimya ürünü olan lastik vb maddelerin yakılmasıyla ortaya çıkacak kirliliği görmezden geliyor. “Çöpten enerji üretiyoruz” söylemleri ile çöp yakarak enerji üretmek için dünyanın çöpünü ülkemize toplamak istemektedir. Sadece depolandığı alanı değil kimyasal gazı, atığı ve külü ile havamızı da kirletecek bu uygulama insanlık suçudur. Türkiye dünyanın çöplüğü olamaz. Tarım ve yaşam alanlarımızın yağmalanmasına göz yummayacağız. Yaşanabilir bir çevre ve doğa için mücadelemizi sürdüreceğiz. Halkın zararına, şirketleri memnun eden bu yasa taslağı tümden geri çekilmelidir.” (Ordu/EVRENSEL)

ÖNCEKİ HABER

Prof. Dr. Ahmet Ercan: Marmara’da büyük deprem Tekirdağ’da olacak

SONRAKİ HABER

Ankara Büyükşehir Belediyesi lüks araçları satıyor

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...