Yüz yüze eğitim velilerin bağışına kaldı
Yüz yüze eğitim için okullardaki hazırlıkları iki müdür yardımcısıyla konuştuk. Eğitimciler, yüz yüze eğitimde alınması gereken tedbirler için velilerin bağışları ile hazırlık yaptıklarını söyledi.
Fotoğraf: Dilek Omaklılar/Evrensel
Dilek OMAKLILAR
İzmir
Yüz yüze eğitimin 21 Eylül’de başlayacağının duyurulmasıyla, ‘Okullar yüz yüze eğitime hazır mı?’ sorusuna, okullardaki hazırlıklara bakarak cevap aradık. Okullar, Milli Eğitim Bakanlığınca verilen ek bir ödenek yokken öğrenci velilerinin bağışları ve okul aile birliklerinin bütçesinden hazırlıklarını yapmaya çalışıyor.
Eğitim Sen 2 No’lu Şube Yöneticisi ve Necip Demir Ticaret Meslek Lisesi Müdür Yardımcısı Sefa Davarcı ve İzmir’de bir ilkokulda müdür yardımcısıyla konuştuk.
"OKULLARIN HAZIRLIĞI İÇİN EK BİR ÖDENEK YOK"
’Bakan Ziya Selçuk’un yüz yüze eğitimle ilgili açıklamasının ardından okul idaresi olarak hazırlıklara başladıklarını söyleyen Sefa Davarcı, “Okulumuzu Kovid-19 önlemleri kapsamında eğitim öğretime hazırlamak istiyoruz ama Milli Eğitim Bakanlığının bahsettiği Kovid-19 önlemleri anlamında bize bir ödenek gelmedi. Bizim normal 3 bin 700 lira temizlik ödeneğimiz var, o da okulun pandemi öncesi standart temizlik ihtiyaçlarıyla ilgili ki bu da komik bir rakam aslında” dedi.
690 öğrenci kapasiteli 24 derslikten oluşan okulun gelirlerini okul aile birliği üzerinden karşıladıklarını ifade eden Davarcı, “Bir de okul kantin gelirimiz var. Okul kantin gelirimizin her ay bize bir ödemesi vardı ama şimdi o da yok. Geriye kalıyor veli bağışı, olursa eğer. O da zaten küçük miktarlarda tek tük oluyor, sonuçta bağış olduğu için zorlama gibi bir bakışımız da yok” dedi.
"EĞİTİME BÜTÇE SAĞLANMALI"
Pandemi döneminde eğitime özellikle bütçenin ayrılması gerektiğinin altını çizen Davarcı, “11 Mart’tan bu yana bahçeye prefabrik sınıflar yapılabilirdi. Ama Bakanlık bu konuda ‘Bizim ne yazık ki yatırımlara ayıracak ödeneğimiz yok’ dedi. Bu sağlanabilir mi? Eğer sosyal hukuk devleti olduğunu söylüyorsak bu ödenekler bir an önce sağlanmalı. Kaynaklarımız var mı? Var, ama bu ülkede doğru yöne harcanmıyor. Eğitim ve sağlık önemliyse, devlet kaynaklarını pandemi koşulları biraz normalleşene kadar eğitime ayırmalı” dedi.
690 öğrenciyi Kovid-19 şartlarına göre yerleştirmenin mümkün olmadığını söyleyen Davarcı, “Bakanlığın şu ana kadar söylediği şekliyle sınıflar ikiye bölünecekse bir sınıfa 18 öğrenci düşecek. Bu bile uygun değil. Uygun olan 9 öğrenci artı bir öğretmen olması” dedi. Ayrıca temizlik personeli ihtiyacının da önemli olduğunu belirten Davarcı, “Kadrolu bir hizmetlimiz var, eylül ayında İŞKUR’dan temizlik personeli veriliyordu ama hâlâ yok. Bir personelle ne yapılabiliyorsa onu yapmaya çalışıyoruz” diye ekledi.
"YÜZ YÜZE EĞİTİM BAŞLAMALI AMA GEREKLİ KOŞULLAR SAĞLANARAK"
Hem okul idarecisi olarak hem de sendikacı olarak pandemi sürecinde önlemler alınarak eğitim öğretimin devam etmesi gerektiğini belirten Davarcı, “Kovid-19 ile ilgili ilk şoku atlattık ve eğitime nasıl devam ederiz sorusuna hem öğretmenlerin hem de çocuklarımızın sağlığını gözeterek, cevap aradık. Yüz yüze eğitim başlamalı ama fiziksel mesafe uygulanarak, gerekli hazırlıklar yapılarak. Çünkü çocuklar okullara gelmeden kendini bulmayı, sosyalleşmeyi, arkadaşları ile etkileşimi hepsini unutmaya başladılar. 40 kişilik bir sınıf düşünün. Yarısını belki pazartesi salı eğitime alırsınız, çarşamba temizlik yapılır diğer 20 kişilik grup yine 2 gün gelir. Diğer günlerde de EBA üzerinden eğitim alınır. Böylelikle çocukların okulla bağı kurulur. Yüz yüze eğitim başlamalı ama gerekli koşullar sağlanarak başlamalı” dedi.
"HAZIRLIKLARI OKUL AİLE BİRLİĞİMİZİN GÜCÜYLE YAPTIK"
725 öğrenci mevcudu olan bir ilkokulun müdür yardımcısı ise okullarındaki hazırlığı şöyle anlattı: “Şu anda hazırlıklarımız tamamlanma aşamasında. Gerekli olan mesafe, hijyen kurallarına uyum çerçevesinde hazırlıklarımızı yaptık. Okul aile birliğimizin gücüyle yaptık. Belli miktarda dezenfektan aldık. Bugün de belediye gelip hijyen işlemini gerçekleştirdi. Yüz yüze eğitimin ilk aşaması için hazır sayılırız”.
Özel eğitim ile birlikte toplam 19 dersliklerinin olduğunu ifade eden eğitimci, “Sınıf mevcutlarının ise nasıl olacağına ilişkin görüşmelerimizi yaptık, sınıf sayılarını ders giriş çıkış saatlerini ayarladık. Mevcudu az ve mesafeli tutacağız. Şu anki uygulamayla yürütülebilir ama ilerisini bilemiyorum” dedi.
Salgının bu şekilde devam ettiği sürece yüz yüze eğitimin eskisi gibi olmaması gerektiğini söyleyen müdür yardımcısı, “Seyreltilmiş sınıflarda bir dereceye kadar olabilir, gün atlayarak belli miktarda ders saatleri kısıtlanarak iyi bir planlamayla yapılabilir. Ama eskisi gibi 20-30 öğrencili sınıflarda tam gün eğitim olabileceğini zannetmiyorum. Salgın atlatıldıktan sonra geçilir. Yüz yüze eğitim verilmesi de şart. Öğretim uzaktan olabilir ama eğitim yüz yüze yaparak, yaşayarak öğrenilir” diye konuştu.
"VELİLER UZAKTAN EĞİTİMİN YETERSİZLİĞİNİ GÖRÜYOR"
Temizlik personel sayısında okullarında da sıkıntı yaşadıklarını belirten eğitimci, “İŞKUR’un almış olduğu hizmetliler ilçe milli eğitim tarafından okulumuza gönderiliyor. Bir kısım geliri yüksek okullar, o da okul aile birliği sayesinde gelirleri yüksek, kendi elemanlarını hizmet alım yönetimiyle çalıştırabiliyorlar. Okul aile birliğinin hesabıyla yani. Bizim bu sene bunu yapabilecek gücümüz yok. Merkezi bütçenin de yıllık ödeneği değişiyor. Elektrik, su, internet ve yakacağı sağlıyor bir kereye mahsus, ama bunlar sınırlı” dedi.
Yeni dönemde velilerin de öğretmenlerin de tedirgin olduğunu söyleyen eğitimci, “Görüşmeye gelen veliler sanırım daha da rahatladı. Bilgilendikçe tedirginlik azalacak. Veliler uzaktan eğitimin yetersizliğini görüyor ve yüz yüze eğitimi talep ediyor” diye ekledi.
