08 Mart 2020 08:39
Son Güncellenme Tarihi: 08 Mart 2020 13:24

Diyarbakır'da kadınlar 8 Mart'ta alanda: Direnişi örgütlüyor, özgürlüğe yürüyoruz

Diyarbakır’da 8 Mart Dünya Kadınlar Günü etkinlikleri kapsamında "Direnişi örgütlüyor, özgürlüğe yürüyoruz" sloganıyla düzenlenen miting başladı. Mitinge katılım oldukça yoğun.

Fotoğraf: Evrensel

Paylaş

8 Mart Dünya Kadınlar Günü etkinlikleri kapsamında Diyarbakır’da Özgür Kadın Hareketi (TJA) ve Halkların Demokratik Partisi (HDP) Kadın Meclisi tarafından “Kadınlar direnişi örgütlüyor, özgürlüğe yürüyor” şiarıyla düzenlenen mitingin adresi İstasyon Meydanı oldu. Polis miting alanına çıkan yolları bir gün önceden kapattı. Alanın etrafında yoğun önlem alan polis, çevreye çok sayıda TOMA ve zırhlı araç konuşlandırdı. Miting alanına saat 12.00’dan sonra geçişlere izin verildi. 

KADINLAR ALANA AKTI

Geçişlere izin verilmesinin ardından kadınlar kitleler ve kortejler halinde alana akmaya başladı. "Kadın cinayetleri, taciz ve tecavüzler politiktir, hakikat ve adalet için direnişteyiz, doğanın ve kadının özgürlüğü için ekolojik yaşamı savunuyoruz, mücadele seninle başlar, direnişi örgütle" pankartlarının yer aldığı miting alanında kadınlar zılgıt ve ezgilerle halaylar çekti. Miting alanında sık sık “Jin jîyan azadî” sloganı yükseldi.

Açılışı, 8 Mart Tertip Komitesi’nden Roza Kadın Derneği Başkanı Adalet Kaya, Birleşik Kürt Kadın Platformu’ndan Duysal Karataş ve HDP Diyarbakır Milletvekili Semra Güzel kısa birer konuşma yaptı.

KIŞANAK'TAN KADINLARA MEKTUP

Mitingde Kandıra Kapalı Cezaevinde tutuklu bulunan Gülten Kışanak'ın kadınlara gönderdiği mektup okundu. Mektubunda tüm kadınları selamlayan Kışanak, ‘Bir gün değil her gün 8 Mart’ anlayışı kadın cinayetlerini de savaşı da otoriter gerici yönetimi de durdurabilecek kadar güçlü bir slogandır. Şimdi ana cevap olmak için meydanları doldurma zılgıtlar eşliğinde özgürlük halaylarına durma buradan aldığımız güç ve enerjiyle mücadeleyi büyütme zamanı. Şimdi 8 Mart'a yakılan özgürlük ve eşitlik meşalesini Newroz’la buluşturarak barışa giden yola köprü kurma zamanı. Bizler de tutsak alınamayan kadınlar olarak zılgıtlarımız, stranlarımız ve halaylarımızla birlikte sizlerle alanlarda olacağız. Semalar yakın arkadaştır, her tutsağın baktıkça maviye çalar göz bebekleri mavi özgürlüğe, özgürlük zılgıtı gür bir coşkuya. Baharla beraber çiçeklenir kör duvar, yediverenler açar dört bir yanımızdan. Duvar ne ki aşrı aleme ulaşır yüreklerimiz, işte böylesi bir ruh ile alanlardayız yeni ve yeniden. Esareti kadınlara reva görenlere inat direnişi ve yaşamı yeşerttiğimiz zindanlarda sizler ile buluşmanın coşkusunu yaşıyoruz. Her geçen gün gelişen baskı ve dayatmalara faşizmi ne kadar zorladığımızı ve zafere ne kadar yakınlaştığımızı görüyoruz. Tarihi bir sürecin içinden geçerken, büyük Ortadoğu kaosunda faşizme karşı en büyük ve öncü savaşın sahibi kadınlar devrimi emziriyorlar. Kadınların bedeninde devrim gün be gün büyüyor ve yayılıyor. Devrimlerin sonunda en kutsal huzur direnenlerin olur. En büyük utanç ise direniş kalelerinde olmayanların. Bugün sizeler ile beraber görüyoruz ki direnenler olarak çok güçlüyüz ve yürüyoruz. Kararlılığımız tam da bu noktada gösteriyor ki lanetli bir utancın sahiplerinden olmayacağız bu kesin. Kadınlar olarak özelde zulmün cenderesinde kalmış Kürt kadınları olarak en kritik aşamada inisiyatif geliştiriyoruz ve görev üstleniyoruz. Bu vesileyle inanarak direnen, bedel ödeyen, başta Barış Annelerimiz, beyaz tülbentli analarımız, çocuk yoldaşlarımızın, tüm kadın yoldaşlarımızın bir kez daha selamlarken, dirençli, onurlu ve duyarlı halkımızı direnişin etrafında kenetlenmeye ve zaferde buluşturmaya çağırıyoruz” dedi. 

BULDAN: KADINLAR ZORBALIĞA KARŞI ÇIKACAK

HDP Eş Başkanı Pervin Buldan da kadınlara seslenen konuşmasında şunları dile getirdi: "Kadının öldürülmediği şiddete maruz kalmadığı tek bir gün yok. En çok da HDP'li kadınların kazandıkları her türlü kazanıma saldırıyorlar. Eş başkanlık istemine saldırıyorlar. Bu gaspçı kayyumlar belediye eş başkanlarımızın yerine gelerek bu halka her türlü zulmü yapıyorlar. Şunu bilsinler ki Diyarbakır, Van, Mardin halkı ilk seçimde bu gaspçı anlayışı kadınlar gönderecek. Bugün Türkiye'yi yönetenler biz kadınların kazanımlarına bu yönlü saldırırken gözaltı ve tutuklamalarla korkutmaya çalışıyorlar. Bizleri soruşturma ve fezlekelerle korkutmaya çalışıyorlar. Biz kadınlar onların dertleri olmuşuz. Onların dertleri, kabusları olmaya devam edeceğiz. Onların saltanatlarını yıkana kadar mücadeleden vazgeçmeyeceğiz. Her fezleke, soruşturma, tutuklama karşısında kadınlar birlik olacak. Onların zorbalığına karşı çıkacak." 

 

"3'ÜNCÜ YOLU BELİRLEMEK İÇİN BURADAYIZ"

Buldan devamında "Biz onlara 4. Olağan Kongremizde, Ankara’da, içeride binlerle, onbinlerle, dışarıda da milyonlarla cevap verdik. Ankara’dan verdiğimiz mesajla, bir kez daha 3'üncü bir yolun var olduğunu ve bu yolda kadınıyla, erkeğiyle, Türküyle, Kürdüyle, Arabıyla, Ermenisiyle ve Süryanisiyle gösterdik. Bir bütün Türkiye toplumu olarak artık size yol göründü dedik ve biz 3'üncü yolumuzu belirlemek için bugün buradayız dedik. İşte Ankara’dan bu mesajı verdik. Üçüncü yol için büyük bir ittifakı, kadın ittifakıyla birlikte demokrasi ittifakını yaratmak için büyük bir mesaj verdik. Ankara bunu duyup anlamadıysa bugün Amed meydanından kadınlar olarak bir kez daha haykırıyoruz; 3'üncü yol mümkündür. Bu 3'üncü yolda kadınların ittifakıyla, demokrasi ittifakını büyütüp çoğaltarak, genişleterek Türkiye’de yeni bir siyasetin, yeni bir yolun çıkışını başlatıyoruz dedik" diye konuştu. 

GÖKKAN: TECRİT DEVLETLERİN KARANLIK YÜZÜ

Ardından konuşan TJA Sözcüsü Ayşe Gökkan ise, kadın direnişinin dünyanın her tarafında yankılandığını dile getirerek, "Bugün kadınlar taciz tecavüze karşı ayaktadır. Dünyadaki tüm kadınlar el ele vererek özgürlüğe doğru yol almaktadır. Bugün göç ettirilen kadınların sınırlarda katledilmesi ulus devletin yüzsüzlüğüdür. Biz buna izin vermeyeceğiz. Kadınların iradesi ve direnişi teslim almak istiyor. Ancak biz diyoruz ki devlet bu irade ve direnişi teslim alamayacaktır. Irkçılık cinsiyetçiliğe karşı mücadelemiz ayaktadır” diye konuştu. 

Gökkan, 5 Ocak’tan bu yana kendisinden haber alınamayan üniversite öğrencisi Gülistan Doku’yu da hatırlatarak, "Dersim’de kadınlar Gülistan Doku’nun peşine düşerek katil ve tecavüzleri teşhir etti. Eğer Gülistan bulunmazsa katil devlettir. Tecavüzcü devlettir. Biz kadınlar tecavüz ve tacize baş eğmeyeceğiz. Güçlüyüz buradayız ve hep olacağız” dedi. 

Gökkan, konuşmasının ardından binlerce kadına Las Tesis dansındaki sözleri tekrarlattı. 

Miting sanatçı Gülseven Medar’ın seslendirdiği ezgilerle sona erdi. (Diyarbakır/EVRENSEL)

 

ÖNCEKİ HABER

8 Mart’ı sınırda karşıladı: Avrupa'nın hediyesi gaz bombası oldu

SONRAKİ HABER

İzmir'de 8 Mart eylemleri: Yüzlerce kadın taleplerini haykırdı

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa