Sendikalaştıkları için Hürriyet’ten çıkarılan gazetecilerin davası görüldü

Hürriyet gazetesinin TGS'ye üye olduktan sonra evlerine tebligat göndererek işten çıkardığı 45 gazetecinin işe iade davası Bakırköy Adliyesinde görüldü. Duruşma delillerin toplanması için ertelendi.

GÜNCELLENDİ

Fotoğraf: Evrensel

ANASAYFA

MEDYA

Paylaş

Sendikalı oldukları için Hürriyet gazetesinden atılan 45 gazeteciden 23'ünün işe iade davası bugün Bakırköy Adliyesinde6. İş Mahkemesinde görüldü. Duruşma, delillerin toplanması, tanıklara tebligat çıkarılması için 17 Nisan'a ertelendi.

Kimlik tespitleri ile başlayan duruşmada ilk sözü işten atılan gazetecilerin avukatlarından Beste Dönmez Gedek aldı.

Gazetecilerin iş sözleşmelerinin sendikal nedenlerle feshedildiğini söyleyen Gedek, "İş akitleri feshedilen gazetecilerin 44'ü TGS üyesidir. Sendika üyelerinin yanısıra delegeler ve yöneticiler de işten atılmıştır.

İşten çıkarılan gazetecilerin yerine 100 kişi işe alınmıştır. Bu işe alımlar kayıtlarda görünmektedir, ancak bu kişileri gören olmamıştır. Bu istihdam kağıt üzerinde gerçekleşmiştir" dedi.

GEDEK: DELİLLER TOPLANSIN, TANIKLAR DİNLENSİN

İşten atmaların TGS'nin yetki başvurusu yapmasına ramak kala yapıldığını söyleyen Gedek, "Dolayısıyla bu da fesihlerin sendikal nedenlerle olduğunu göstermektedir" diye konuştu. Delillerin toplanması halinde bunun kanıtlanacağını söyleyen Gedek, toplanmayan delillerin toplanmasını, tanıkların dinlenmesi için tebligat çıkarılmasını talep etti.

Ardından Demirören Şirketler grubunun Avukatı Mehmet Ali Emre söz aldı. İşten atmaların sendikal sebeplerle olmadığını iddia eden Emre, kararın eylül ayında yapılan yönetim kurulu toplantısında alındığını savundu. Emre tanıkların dinlenmesi ve yeni delillere karşı savunma yapmak için süre talep etti.

BİR SONRAKİ DURUŞMA 17 NİSAN'DA

Ardından kararını açıklayan mahkeme heyeti, delillerin toplanması, Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı ile Sosyal Güvenlik Merkezine yazı yazılmasına karar verdi. Tanıkların dinlenmesi için tebligat yazılmasına karar veren mahkeme heyeti, bir sonraki duruşmanın 17 Nisan saat 10.00'a gün verdi.

DURUŞMA ÖNCESİNDE AÇIKLAMA YAPILDI

Dava öncesi TGS, işten atılan gazeteciler ile birlikte Bakırköy Adliyesi önünde açıklama yaptı. Açıklamada, "Geç gelen adalet adelet değildir. Bu süreç daha fazla uzatılmadan tüm çalışanların hakları ödensin, arkadaşlarımız eski işelerine geri dönsün ve işveren sendika hakkına saygı göstersin denildi.

"46 ÜYEMİZİN EMEĞİ ÇALINIRKEN ADALET NEDEN PATRONLARIN KARŞISINA ÇIKMADI?"

Hürriyet davası öncesi Bakırköy Adliyesi önünde açıklama yapan TGS üyeleri — Fotoğraf: Evrensel

Adliye önünde konuşan TGS Genel Başkanı Gökhan Durmuş, Hürriyet gazetesinde daha iyi koşullarda çalışmak, kalemini özgürce kullanabilmek isteyen ve anayasanın her yurttaşa tanıdığını, sendikalı olma hakkını kullanan 45 gazetecinin yaklaşık dört ay önce işten atıldığını hatırlattı. Durmuş, "İşten atıldıklarını -ne acıdır ki- evlerine yapılan tebligatla öğrendiler. Sendikalı olma haklarına saygı gösterilmediği gibi yıllarca verdikleri emeğin karşılığı da ödenmedi. Anayasanın kendilerine verdiği 'sendika üyesi olma' hakkını kullanmanın bedeli ödetilmek istendi" dedi.

Çalışma Bakanlığının Demirören’in sendikanın yetkisini gasp etmek için hayali çalışan transfer etmesine seyirci kaldığını söyleyen Durmuş şu soruları sordu:

"Bakanlık, Türkiye’de örgütlenme özgürlüğü olduğunu, sendikal haklara saygı gösterdiğini nasıl anlatacak?
Bugün bu adliyede 23 gazetecinin işe iade davası var. Her şey ortada iken; haksız işten atmalar, sendika hakkına saygı göstermeme durumu milyonlarca insanın gözü önünde yaşanmışken, burada hâkimleri haklılığımıza inandırmaya çalışacağız. Bu mu adalet?
45 üyemiz en temel ihtiyaçlarını karşılayamaz durumda bırakılırken patronların karşısına neden çıkmadı adalet? -45 üyemizin toplamda 550 yıllık emekleri çalınırken patronların karşısına neden çıkmadı adalet?"

"MEDYA PATRONLARI GAZETECİLERİN SENDİKA HAKKINA SAYGI DUYMAYI ÖĞRENECEK"

"Geç gelen adalet adelet değildir" diyen Durmuş sözlerini şöyle sürdürdü:

"Bu süreç daha fazla uzatılmadan tüm çalışanların hakları ödensin, arkadaşlarımız eski işelerine geri dönsün ve işveren sendika hakkına saygı göstersin. Karamsar değiliz. Bu düzen emin olun böyle gitmeyecek. Demirören de dâhil olmak üzere medya patronları gazetecilerin sendika hakkına saygı duymayı öğrenecek. Emeğimizin karşılığını aldığımız, kalemimizi özgürce kullanabildiğimiz bir medya düzenini hep birlikte kuracağız. Birlikte değiştireceğiz, birlikte başaracağız."