10 Şubat 2020 13:22

Kadir Şeker'in şiddet gören kadını kurtarırken cinayet işlediği olay yerinde keşif

Konya'da sevgilisi Ayşe D'yi darbeden Özgür Duran adlı erkeği engellemek isterken ölümüne sebep olan Kadir Şeker'e olay yerinde keşif yaptırıldı.

Fotoğraf: DHA

Paylaş

Konya'da, sevgilisi Ayşe D’yi darbeden Özgür Duran’ı engellemek isteyen ve çıkan arbedede Duran'ın ölümüne neden olan Kadir Şeker'e olay yerinde keşif yaptırıldı. Şeker ve Ayşe D. ile tanıkların hazır bulunduğu keşif, 3 saat sürdü.

Olay, 5 Şubat Çarşamba akşamı meydana geldi. Üniversite sınavına hazırlanan Kadir Şeker, bir parkta sevgilisi Ayşe D'yi döven Özgür Duran'a müdahale etmek istedi. Duran'ın Şeker'e saldırmasıyla başlayan boğuşmada Duran kalbinden bıçaklandı ve hayatını kaybetti, Kadir Şeker ise tutuklandı. Tutuklanan Şeker'e dün gece olayın yaşandığı yerde keşif yaptırıldı. Şeker'in jandarma eşliğinde cezaevinden getirildiği tatbikatta Ayşe D. ve tanıklar ile avukatlar hazır bulundu. Şeker, olayın nasıl gerçekleştiğini Cumhuriyet savcısı nezaretinde anlattı. Olayı evlerinin balkonundan gören Meryem-Mustafa Ö. çifti de savcıya tanık olarak anlatımlarda bulundu.

GÖRGÜ TANIĞI OLAN ÇİFT KONUŞTU

Görgü tanıklarından Meryem Ö. ifadesinde, "O sırada evdeydim. Dışarıdan bağrışlar geliyordu. Dışarıya baktığımda kamelyada bulunan bir adam, sırt çantalı bir çocuğa hakaret ve küfürler ediyordu. Bunun üzerine genç çocuk olay yerinden uzaklaşmaya çalıştı. Kamelyadaki adam ise çocuğun peşinden gidip küfürler etmeye devam etti. Çocuğa tekme ve tokatla saldırdı'' dedi. Mustafa Ö. de kadınla kavga eden kişinin çocuğa tekme attığını, tekme atan kişinin yere düştüğünü, bir süre sonra tekrar ayağa kalkıp yere düştüğünü, kadının 'ambulans' diye bağırdığını anlattı.

AYŞE D: KURTARMAYA ÇALIŞTI

Ayşe D. de olay günü Duran'ın kendisini önce evde, sonra parkta dövdüğünü, yanlarına gelen gencin kendisini kurtarmaya çalıştığını ifade etti. 3 saat süren keşfin ardından Kadir Şeker cezaevine geri götürüldü.

BARO BAŞKANI: OLAYIN MEŞRU MÜDAFA SINIRLARI İÇİNDE KALMA İHTİMALİ VAR

Konya Barosu Başkanı Mustafa Aladağ, Kadir Şeker ile ilgili soruşturmayı yakından takip ettiklerini açıkladı. Olayın tüm boyutuyla Konya Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından araştırıldığını belirten Başkan Aladağ, şöyle konuştu: Konudan haberdar olur olmaz baromuz olağanüstü toplandı. Olayı detaylı olarak değerlendirdik. Çok acı bir durum. 20 yaşında, hayatın baharında, geleceğe dair ümitleri olan bir gencimiz bir kadına yönelik eyleme karşı müdahalede bulunmak istiyor. Müdahalenin ardından da istemediğimiz böyle bir neticeyle karşı karşıya kalıyoruz. Görgü tanıkları, kamera kayıtları olayda kullanılan bıçağın durumu, bunlara ilişkin başsavcılığımız araştırma yapmaya devam ediyor. Gencimiz bıçağı koruma amaçlı üzerinde taşıyor. Olay sırasında bu bıçak çocuk tarafından maktule kasten mi saplanıyor ya da boğuşma sırasında yere düşerken kazayla mı meydana geliyor? Buna dair en canlı görgü tanığı ise şiddete uğrayan kadın. O da net bir ifade de bulunmuyor. Adaletin tecelli etmesi, kamu vicdanının rahatlatılması ve aydınlatılması noktasında başsavcılığımız lehe ve aleyhe çalışmalarını yürütüyor. Bu bıçağın kasten mi yoksa kavga sırasında mı maktulün vücuduna isabet ettiğini belirlemek için kriminal inceleme yapılacak. Ölüm nedeni ile ilgili araştırma yapılacak.  Bunlar için zaman gerekiyor.

"EYLEM NEDENİYLE HAYALLERİNDEN MAHRUM KALAN BİR GENÇ"

Mustafa Aladağ sözlerini şöyle sürdürdü: Eylem nedeniyle hayallerinden mahrum kalan bir evladımız var. Olayın bana göre ana teması bu. Bu tema üzerinde çalışmalar titizlikle takip edilecek. Davalar da takip edilecek. Olay meşru müdafada sınırının aşılması mıdır? Yoksa korku ve heyacanla, ağır tahrik kapsamında mıdır? Birlikte titizlikle ve yakından takip edeceğiz.

"OLAY MEŞRÜ MÜDAFAA SINIRLARI İÇERİSİNDE KALABİLİR"

Olayın meşru müdafaa sınırları içerisinde kalma ihtimalinin bulunduğunu belirten Konya Barosu Başkanı Mustafa Aladağ, "Kamuoyunun Kadir'e karşı ciddi bir desteği var. Olaya baktığınız zaman meşru müdafaa sınırları kalma ihtimali de var. Ancak kalmadığı takdirde haksız tahrikin ağır hükümleri uygulanmak suretiyle, örneğin 'adam öldüme'nin karşılığı müebbet hapis cezasıdır. Haksız tahriği en ağır şekilde değerlendirdiğimizde kanun, 12 ila 18 yıl hapis diyor. 12 yıl bir ceza aldığını düşündüğünüzde, bir de iyi hal indirimi yaptığınızda 10 yılık bir ceza oluyor" diye konuştu.

Avukat Hakları Derneği ve Heryerde Adalet Platformu üyeleri de aileye destek vererek davanın takipçisi olacaklarını açıkladı.

KADİR ŞEKER'İN AĞABEYİ: İKİNCİ BİR EMİNE BULUT OLMASIN DİYE TEPKİSİZ KALAMAZDI

Kadir Şeker'in Ankara'da ODTÜ Kimya Mühendisliği Bölümü'nde eğitim gören 3'üncü sınıf öğrencisi ağabeyi Hidayet Fatih Şeker, kardeşini anlattı. Hidayet Fatih Şeker, kardeşi Kadir Şeker'in üniversite sınavına hazırlandığını Ankara’da bir üniversitede Tıp Fakültesinde okumak istediğini söyledi. Ağabey Şeker, "Babama söz vermişti, doktor olmak istiyordu. Bu acı haberi aldığımızda dünyam başıma yıkıldı. Çünkü kardeşim gerçekten karıncayı incitemeyecek bir insandır. Sosyal sorumluluk projelerinde gönüllü olan, engelli insanlar için kampanya düzenleyen, sokak hayvanları için mama parası toplayan birisiydi. İnsanları ve hayvanları severdi. Babam bize bilgili olmaktan, zorda kalmış insanlara yardım etmekten, vicdanlı olmaktan başka bir şey öğretmedi bugüne kadar. Kadir doktor olmak istiyordu. Başka insanların hayatlarını kurtarmak istiyordu ama bunu doktor olmadan da başardığını düşünüyorum şu anda" dedi.

"KENDİNİ KORUMAK İÇİN ÇAKI TAŞIYORDU"

Hidayet Fatih Şeker, yarıyıl tatili için gittiği Konya'da kardeşiyle görüştüğünü ve bu sırada başına gelen olayı anlattığını söyleyerek, "Kadir eve tramvayla gidiyor. Yolculuk 40 dakika sürüyordu. Bana anlattığına göre tinerciler gözünün önünde bir çocuğu bıçakla, falçatayla sürükleyerek dövmüş, darbetmişler. Çocuk bir şey yapamamış. Bu olayı gördükten sonra kendini korumak için çakı taşıdığını anladım. Kadir o bıçağı kimseye karşı kullanacak birisi değil" dedi.

Hidayet Fatih Şeker, Kırıkkale'de eski eşi tarafından kızının gözü önünde bıçaklanan Emine Bulut'u hatırlatarak, "Kadir parktaki kadının ağlama sesini duyduğunda belki Emine Bulut olayı gibi bir olay yaşanabileceğini düşündü. Orada annenin feryadını duymuştuk bütün ülkece. 'Lütfen ölmek istemiyorum' diyordu. Kadir belki bunların tekrar yaşanacağını düşündü ve o duyguyla reaksiyon verdi ve kadının ağlama sesine tepkisiz kalmadı. Orada başka insanlar da yok. Kadını kurtarmak istemiş. Bütün niyeti bu" diye konuştu.

Hidayet Fatih Şeker, tek isteğinin adaletin yerini bulması olduğunu söyleyerek, "Adaletin tesis edilmesini istiyorum bir an önce. Kardeşim üniversite sınavına hazırlanıyordu ve sınava az bir süre kalmıştı. Bir maraton içerisindeydi. Bu maratondan alıkonmasın istiyorum. Cezaevinde şu anda. Bir an önce yargılansın ve olay açıklığa kavuşsun istiyorum. Kamu vicdanında rahatlasın istiyorum. Benim istediğim kardeşim için özgürlük" ifadelerini kullandı.

ÖNCEKİ HABER

JMO soruşturma yapılmadan yıkılan binalara dikkat çekti: Üzeri mi örtülüyor?

SONRAKİ HABER

Suriyeli Kürt siyasetçiler ile Esad hükümeti görüştü

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...