13 Aralık 2019 00:02

"İki kişi çalışıyoruz yoksulluğu aşamıyoruz"

Türk-İş’in asgari ücret teklifi 2 bin 554 lira oldu ancak Sağlık-İş üyesi kadınlar bunun yetersiz olduğunu söylüyor.

Fotoğraf: Pixabay

Reklam

Günseli UĞUR
İzmir

Dokuz Eylül Üniversitesi (DEÜ) Hastanesinde çalışan Sağlık-İş üyesi kadınlar, Türk-İş’in bir emekçinin yaşama maliyetinden hareketle, asgari ücretin 2 bin 554 TL olması teklifine sıcak bakmadıklarını söyledi. Konuştuğumuz işçilerin neredeyse tamamı iki kişi çalıştıkları halde toplam ücretlerinin yoksulluk sınırının altında kaldığını belirtti. Asgari ücretin en az 3 bin liranın üzerinde olması gerektiğini ifade eden kadınlar, hükümeti de vergi adaletsizliği dolayısıyla eleştiriyor.

‘2 BİN 500 TL YETERLİ DEĞİL!’

İş güvencesi kaygısıyla ismini veremeyen 37 yaşındaki bir temizlik işçisi, “Asgari ücretle çalışıyorum. Eşimden boşandım ve ilköğretime giden bir çocuğum var. Ailemle yaşıyorum, çocuğumla ayrı bir ev tutmamın koşulları yok. Hepimiz borcu borçla kapatıp yaşamaya çalışıyoruz” dedi. İşçi, konfederasyonların açıkladığı asgari ücret oranlarına ve Asgari Ücret Tespit Komisyonundaki tarafların açıklamalarına ilişkin şunları söyledi: “Asgari ücret en az 3 bin 200 TL olmalıdır ki insanlar insanca koşullarda yaşayabilsinler. 2 bin 500 TL yeterli olmayacaktır. Maalesef, hükümet ya da işverenlerin konuşmalarında emekçiler adına yararlı hiçbir teklif duymadım. Hiçbir alanda olmadığı gibi vergi kesintileri konusunda da adil olunmadığını görüyoruz. Hükümet emekçinin aklıyla alay ediyor; az kazanandan çok vergi alınıyor. Ama tersi olması gerekiyor” diye konuştu.

‘YETMİYOR, GEÇİNEMİYORUZ’

Hastanede sekreter olarak çalışan bir kadın da “Ana sınıfına giden çocuğumuz var; devlet okulunda olmasına rağmen ihtiyaç listelerine yetişemiyoruz. 2 bin 600 lira maaş alıyorum, eşim de burada çalışıyor, o da aynı maaşı alıyor ama yetmiyor. Çok zor geçiniyoruz. Pazarlıklarda sunulan teklifler çok yetersiz, en az 3 bin 500 olmalı. İşveren ve hükümetin ortak noktası ise kesinlikle işçi için sağlıklı sonuç doğurmayacaktır. İşçiyi zor duruma düşürecektir. Sendikalar işçinin yanında yer alarak işçinin hakkını korumalı” dedi.

KİRA, MUTFAK, KREŞ, TATİL; HEPSİ HESAPLANMALI

Ameliyathane çalışanı başka bir kadın işçi ise “Ben asgari ücretle çalışıyorum; eşim memur maaşı alıyor ama o da ek ödeme almadığı için yine maaşlarımız çok düşük kalıyor. Her ayı ekside kapatıyoruz. Para gelmeden gideceği yeri belli. Kredi kartları son limitine kadar kullanılıyor. Öncelikle mutfak masrafı, sonra çocuğun eğitim masrafları diyoruz ama yine zor idare ediyoruz” dedi. Eşi ve kendisinin sendikalı olduğunu dile getiren işçi, “Sağlık İşçileri Sendikası bir şeyler yapmaya çalışıyor ama asgari ücret pazarlığında dönen rakamlar çok düşük. Tek kişinin çalıştığını düşünürsek en az 6 bin lira almamız gerek, 2 maaşla biz o kadar kazanamıyoruz. Kira, mutfak zorunlu ev giderleri, kreş, tatil hepsi hesaplanmalı. Biz sadece yaşayacak kadar harcıyoruz, başka da bir keyif, eğlence falan düşünemiyoruz” dedi.

Reklam