26 Kasım 2019 00:18

Mektup: Sendika şubesi niye düşman görülüyor?

Genel-İş Genel Merkezinin İstanbul Anadolu Yakası 1 No'lu Şubeye kongre dayatmasına işçiler tepkili.

Fotoğraf: Evrensel

Paylaş

Ataşehir Belediyesi İşçisi

Ataşehir Belediyesi iç hizmet biriminde çalışan bir işçiyim. Üyesi olduğum Genel-İş 1 No’lu Şubenin olağanüstü genel kurula zorlanacağını iç hizmet biriminde öğrendim. Gizli ya da açık belediye başkan yardımcılarının kapılarını aşındıran çok sayıda yalaka, para düşkünü, kabiliyetsiz şahsiyetlerle burada karşılaştık. Burası genel kurulu kaybedenlerin kalesi olarak görülüyordu. Bu kalenin içinde ‘Ben devrimciyim’diyen bazı şahsiyetlerin de olması insanı derinden yaralıyor. İç hizmet müdürlüğü ya da birimleri belediye yönetiminin arka bahçesidir. Belediye başkanının burada uçan kuştan haberi olur. Onlarca ispiyoncu ayaklı telsiz var. Her türlü insan girer fakat sendikacı giremez, temsilci rahat çalışamaz, sendikaya toplantı yeri tahsis edilemez, panoya duyuru asılamaz, asıldığında da sökülür. Sendikaya üye olmayacağım, sendikadan istifa ediyorum, toplu pazarlık istemiyorum formları, imza sirküleri burada dolaşır. Eyleme katılmak, direniş yerine gitmek suçtur, kamera ile kayıt altına alınma sebebidir. Bunun adı da sosyal demokrasi adaletidir. Böyle adaletiniz batsın.

CHP olmuş ya da düz sosyal demokrat olmuş ne yazar! Kendisiyle toplu pazarlık yapan, üyelerinin hak ve çıkarlarını savunan, sendikanın yetkili kurullarıyla karar alan, üyelerinin iradesini yansıtan, grev ve direnme hakkını kullanan bir sendika yönetimine bu kadar düşman bir belediye başkanı gördünüz mü? Ben ömrühayatımda görmedim. Partisinin ağır toplarıyla başka sendikayı işyerine sokmaya çalışan, Tüm Bel-Sen’e karşı Tüm Yerel-Sen’i örgütleyen bir belediye başkanı gördünüz mü? Var, Ataşehir’in göbeğinde var hem de. Her seçimde vaat yarıştıran ama iş başına gelince ya da açığa alınınca “canlarım” deyip bizden destek isteyen, ama TİS görüşmeleri sürecinden kaçan, grev engelleyen, toplu pazarlıktan işçileri vazgeçirmek için çalışan bu kadar gözü kara sosyal demokrat gördünüz mü? Genel-İş Genel Merkez yöneticilerini gizliden ağırlayan bir belediye başkanı. Kendisine karşı hiç eylem yapılmasını istemeyen, ben ne verirsem ona razı olun diyen bir başka belediye başkanı var mı? Aliağa, Üsküdar gibi yerler var tabii. “Sen demeç vermişsin”, “Sen aleyhime konuşmuşsun” propagandaları eşliğinde işten atmayı meşrulaştıran bir başkası var mı? “Ahmet Arıkan ve yönetimini istemiyorum” deyip Genel-İş Genel Merkez Yönetimini arayan, emekli olması gereken işçileri arkadan vuran eski merkez yöneticilerini arayan bir belediye başkanı var mı? Üyelere istifa edin deyip sendikayı sıkıştırmak isteyen, olmadı olağanüstü örgütleyen, siz istifanızı geri alın genel kurul olacak diyerek yardakçı sendikacıları devreye sokan bir belediye başkanı var mı? Var! Nerede? Ataşehir’de!

Buradan Ataşehir Belediyesinde çalışan Genel-İş 1 No’lu Şube üyesi tüm işçilere sesleniyorum. Namusuyla çalışan sendikacılara, mücadele eden sendikacılara, çocuklarını günlerce görmeyen sendikacılara sahip çıkalım. Ya da belediyenin patronuna biat edeceğiz ya da onurumuzla işçilerin çıkarlarını savunacağız. Bugünkü Genel-İş 1 No’lu Şubeye sahip çıkalım. Genel-İş Genel Merkez Yönetimini kınayalım, bu olağanüstü kongre kararının ne kadar yanlış olduğunu, bunun bir entrika olduğunu dosta düşmana anlatalım. İç hizmet birimindeki sıkıyönetimi kırmanın yolu, hak almanın yolu mücadele etmekten geçer. Korkunun ecele faydası yok. Geçen kongrede de beyaz listeyi desteklemiştik bu kongrede de. Kaybeden işçiler olmayacak, ihanetçi, işbirlikçi sendikacılık olacak. Bu kadar eminiz.

ÖNCEKİ HABER

Kerç Boğazı’nda yaşamını yitirenlerin aileleri adalet istiyor

SONRAKİ HABER

İşçi mektubu: Bu gidişata dur deme vakti geldi