08 Ekim 2019 07:14

Egetürk işçileri ikinci kez greve çıktı: Uzun soluklu mücadeleye hazırız

İkinci kez uyarı grevine çıkan Egetürk işçileri, patronu sendikayı muhatap almaya ve ücret artırmaya çağırdı. NGG sendikası temsilcileri, uzun soluklu bir mücadeleye hazır olduklarını söylüyor.

Egetürk işçileri, fabrika önündeki eylemin ardından otobüsle DGB binasına geçti. | Fotoğraf: Evrensel

Paylaş

Yücel ÖZDEMİR
Köln

Almanya'daki en büyük Türk sucuk ve salam işletmesi olan Egetürk'te işçiler ikinci kez uyarı grevine çıktı.

Gıda Sendikası (NGG) ile işverenler arasındaki işyeri anlaşmasını imzalamak istemeyen Egetürk Müdürü Ahmet Eden, bu sefer de işçiler üzerine baskı kurarak greve katılımı engellemeye çalıştı.

Sendikanın çağrısıyla salı günü sabah saat 6.00'dan itibaren iş bırakan 50 kadar işçi, yağmura rağmen Köln'ün Feldkassel semtinde bulunan fabrika önünde bir araya gelerek işvereni, sendikayla masaya oturmaya çağırdı. Eylem başladıktan kısa süre sonra fabrikanın satış müdürü, eylemi bitirmek için işçilerle tartıştı. İşçiler ise ücretlerde zam yapılmasını istediklerini, bunun için de sendikayla masaya oturulması gerektirğini bir kez daha ifade etti.

Eylem sırasında Evrensel'e konuşan işçiler, "Her şeyden önce toplusözleşmenin tanınmasını istiyoruz. Yıllardır asgari üzerinde de olsa, ortalama 1600-1700 avro maaş alıyorduk. Son tartışmalarda maaşlarımız ortalama 1800 avroya çıkarıldı ancak bu sorunumuzu çözmedi. Zor geçiniyoruz” dediler.

İŞÇİLER, İŞSİZLİKLE TEHDİT EDİLİYOR

İşçiler, işveren tarafından sürekli işsizlikle tehdit ediliyor. İlk olarak 27 Ağustos'ta yapılan uyarı grevinden sonra, işveren tarafı alttan alta işçilerin çoğunun Almanya'ya sonradan geldiği, Almanca bilmediği, işten atılmaları durumunda aynı ücretle başka bir iş bulamayacakları propagandası yaptı.

Bu çerçevedeki son örnek, “Endişeli bir iş arkadaşı” adıyla yazılan bir mektubun işyeri panosuna asılması oldu. Almanca ve Türkçe mektupta, "İş konseyi (işyeri temsilciliği kastediliyor) uzun zamandır çalışma ortamımızı zehirliyor ve düzenli iş süreçlerine müdahale ediyor. Bu durum verimlilik ve ürün kalitemizi olumsuz etkiliyor. Rekabet gücü acı çekiyor. (...) Birçoğumuzun eğitimsiz olduğunu ve Almanca bilmediğimizi hatırlayalım. Yeni bir iş bulmak kolay olmayacak. Ailemiz ve geleceğimiz için buna izin vermemeliyiz!” ifadeleri yer aldı.

Greve katılacak işçileri işsizlikle tehdit eden bu mektup, işçiler tarafından tarafından tepkiyle karşılandı. Bir işçi, “Yıllarca makine başında çalışırken kimse Almanca bilip bilmediğimizi sormuyor ancak iş zam istemeye gelince bu bize karşı koz olarak kullanılıyor ve aşağılanmak için kullanılıyor” dedi.

"YAZ SICAĞINDA SU GETİRMEMİZİ BİLE İZİN VERMİYORLAR"

Egetürk'teki çalışma koşullarından da şikayetçi olan işçiler, sorunlarını dile getirdiklerinde patronun her zaman “Biz bir aileyiz” diyerek meseleyi kapattığını söyledi. İşçiler, “Biz bir aileyiz diyorlar ancak yaz sıcağında bir şişe su getirmemize bile izin vermiyorlar. Koltuğumuzun altında kendi suyumuzu saklayarak getirmek zorunda kalıyoruz. İşçilerin çalıştığı yere su otomatlarının konulmasını talep ettiğimiz halde buna da yanaşmadılar. Bugüne kadar bir iyi niyet göremedik. O zaman nasıl bir aile oluyoruz” diye sordu.

Çoğunluğu 20-30 yıldır Egetürk'te çalışan işçiler, fazla bir şey istemediklerini, sadece insanca çalışma koşulları ve ücret artışı talep ettiklerini ifade etti. İşçiler, sonunun çözümü için tek adresin sendika ve işyeri temsilciliği olduğunu vurguladı.

İŞVERENLER ÖRGÜTLÜYSE BİZ DE ÖRGÜTLENECEĞİZ

İşçiler, işveren durumundaki Ahmet Eden'in sendikayla aynı masaya oturmak istememesini ise şöyle değerlendirdi:

“Bize sürekli 'Biz bir Türk firmasıyız' diyorlar ve sendikaya gerek olmadığını söylüyorlar. Çünkü, sendika olmadan haklarımızı kolayca geri alacaklarını biliyorlar. Bizim sendikamıza karşı çıkan Egetürk sahibi, işverenler sendikasına üye. O bizim sendikamıza karşıysa biz de onun sendikasına karşıyız. Bizim sendikamız için 'Dış güçler müdahale etmesin' diyor. Peki sormak gerekmiyor mu, maden bizim sendikamız dış güç, onun sendikası ne? İşverenler örgütlüyse biz de örgütleneceğiz.”

NGG: UZUN SOLUKLU MÜCADELEYE HAZIRIZ

8 saat süren grev nedeniyle günde 150 ton etin işlendiği Egetürk'te üretim büyük ölçüde durdu. Saat 7.30'a kadar fabrika önünde bekleyen işçiler daha sonra otobüsle Alman Sendikalar Birliği'nin (DGB) binasına geçerek eylemlerine burada devam ettiler.

NGG adına Egetürk ile görüşmeleri sürdürmekle görevlendirilen sendikacı Thomas Bernhard, Evrensel'e yaptığı açıklamada, sendika olarak en kısa zamanda yeterli bir ücret artışıyla anlaşmayı tercih ettiklerini ifade etti.

Bernhard, açıklamasını söyle sürdürdü:

“Ama işverenin bu niyette olmadığı anlaşılıyor. İlk grevden bu yana patron ve satış müdürü, işçiler üzerinde baskı kurmak için her türlü yola başvurdu. Yeniden greve çıkmamız engellenmek istendi ancak bunu başaramadılar. Tam grev kararı aldığımızda şu anda fabrikada çalışan işçilerin bir kısmının daha bize katılacağına inanıyorum. Bu güne kadar işveren tarafından uzlaşmaya dair bir mesaj alamadık. Biz sendika olarak uzun soluklu bir mücadeleye hazırız.”

ÖNCEKİ HABER

Üsküdar Belediyesinden atılan işçiler işlerinin iadesini istedi

SONRAKİ HABER

Yeşil Pazartesi Söyleşileri’nde doğa ve direniş konuşuldu

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...