11 Eylül 2019 13:43

Tahir Elçi cinayetiyle ilgili delilin UYAP’tan silindiği iddia edildi

Adli tıp kurumunda çalışan Mehtap Altuğ'un 2016'da verdiği ifadede Tahir Elçi cinayetiyle ilgili bir delilin UYAP’tan silindiğini söylediği ortaya çıktı. İddia doğruysa suç duyurusunda bulunulacak.

Fotoğraf: Fırat Topal/EVRENSEL

Paylaş

Adli tıp kurumunda çalışan Mehtap Altuğ'un 3 Ağustos 2016’da verdiği ifadede Tahir Elçi cinayetiyle ilgili bir delilin UYAP’tan silindiğini söylediği ortaya çıktı. Elçi ailesinin avukatlarından Neşet Girasun, “İddia doğruysa suç duyurusunda bulunacağız” dedi. Adli tıpta uzun yıllar çalışan Türkiye İnsan Hakları Vakfı (TİHV) Başkanı Şebnem Korur Fincancı ise delilin hâlâ incelenebileceğini söyledi.

Diyarbakır Barosu Başkanı Tahir Elçi, 28 Kasım 2015’te Diyarbakır’ın Sur ilçesinde tarihi Dört Ayaklı Minare önünde basın açıklaması yaparken silahla vurularak öldürüldü. Elçi’yi vuran kurşunun hangi silahtan çıktığı aradan geçen dört yıla rağmen tespit edilemedi. Etkin bir soruşturma yürütülmediğine dair Elçi ailesi ve hak savunucularının itirazları devam ederken, cinayeti aydınlatabilecek bir delilin dosyadan çıkartıldığı ortaya çıktı.

BİR EKÜVYON ÇUBUĞUNDA ERKEK DNA’SI TESPİT EDİLDİ

Cevheri Güven tarafından yayınlanan belgeye göre, Adli Tıp Kurumu Başkanlığına yönelik Cemaat soruşturması kapsamında, kurum personelinin bilgisine başvurulan soruşturma çerçevesinde “tanık” sıfatıyla ifade veren Mehtap Altuğ, Tahir Elçi soruşturması sırasında şahit olduklarını da anlattı. Altuğ, 3 Ağustos 2016’da verdiği ifadede Tahir Elçi cinayetiyle ilgili olarak şunları söyledi:

“En son yaklaşık 4 ay önce Diyarbakır Baro Başkanı Tahir Elçi’nin ölümü ile ilgili olarak delil torbaları içerisinde kovan, eküvyon çubukları vardı, kamera cihazları vardı. Bu dosya uzman olan Arif Bingöl’e zimmet verildi. Dosyanın diğer partnerleri ben ve Turgay Kandemir idik. Polisin yapmış olduğu incelemede bir eküvyon çubuğunda DNA bulunamadı şeklinde belirtilmişti. Ancak Arif Bingöl erkek DNA profiline ait tespit yaptı. Bu durum rapor olarak UYAP projesine girildi. Arif Bingöl yazıyı e-imzalı olarak bana gönderdi. Ben yazıyı sistem üzerinden imzaladım. 3. partner de imzaladı. Evrak biyoloji bölüm başkanı Bestami Çolak’ın imzasına sunulmak üzere sistemden gönderildi. Bölüm Başkanı Bestami Çolak benim de bulunduğum bir ortamda Arif Bingöl’e kurum başkanı Yalçın Büyük’ün ve Başkan Yardımcısı Ömer Müslümanoğlu da dosyadan o maddeyi çıkartın şeklinde talimat verdi dedi. UYAP yargı ağı sisteminden ise Bestami Çolak dosyayı reddetti. Dosya içerisinde DNA analizlerinin yer aldığı kurum içi laboratuvar programı ALİS isimli program içerisinde yer almaktadır. Bu husus sabittir. Kurum Başkanı Yalçın Büyük, Başkan Yardımcısı Ömer Müslümanoğlu ve bölüm başkanı Bestami Çolak’ın talimatı ile bulunan DNA örneği dosyadan çıkartıldı. Yukarıda da izah ettiğim gibi dosyanın sahibi Arif Bingöl, DNA örneğini dosyadan çıkartarak yeni bir dosya hazırlandı ve bu yeni dosya imzalanarak Diyarbakır’a gitti.”

FİNCANCI: DELİL HALEN İNCELENEBİLİR

Gazete Duvar'dan Vecdi Erbay'ın haberine göre İstanbul Adli Tıp Kurumunda uzun süre görev yapan TİHV Başkanı Prof. Dr. Şebnem Korur Fincancı, söz konusu delilin soruşturmanın seyrini önemli ölçüde değiştirecek öneme sahip olabileceğini söyledi. Altuğ’un ifadesini değerlendiren Fincancı, “DNA tespit edildiyse bunun üzerinde laboratuvarın çalışması gerekir. Hata ile bir ‘bulaş’ söz konusu olsa dahi, ‘çalışalım görelim, ona göre karar verelim’ denmesi gerekir” dedi.

Fincancı, “Eğer delil yok edilmediyse, -ki yok edilmemesi ve saklanması gerekir, çünkü üzerinde daha sonra yeniden çalışma yapılması gerekebilir- alınan bu örnekten üzerinde yeniden çalışılabilir bir parçanın saklanmış olması gerekir” dedi.

ELÇİ AİLESİNİN AVUKATI: DOĞRUYSA SUÇ DUYURUSUNDA BULUNACAĞIZ

Altuğ’un ifadesini değerlendiren Elçi ailesinin avukatlarından Neşet Girasun ise “İlk günden beri delillerin usule uygun bir şekilde toplanmadığını söylüyoruz. Bu iddiayı dikkate alarak gerekli hukuki girişimlerde bulunacağız. Bu delilin bulunup gerekli tetkiklerinin yapılarak soruşturma dosyasına sunmasını talep edeceğiz. Delilin UYAP’tan silinmiş olsa da Adli Tıp veri tabanında bulunması gerekiyor. Bu delille ilgili yeniden inceleme yapılmasını isteyeceğiz” şeklinde konuştu.

FETÖ ile ilgili soruşturmada delilin UYAP’tan kaldırıldığının iddia edildiğini belirten Girasun, bu ifade tutanağını isteyeceklerini söyledi. Girasun, “Bu iddia gerçek ise delili ortadan kaldırmaya çalışan adli tıp kurumunun başındakiler için suç duyurusunda bulunacağız” dedi. (HABER MERKEZİ)

ÖNCEKİ HABER

Eski Almanya Milletvekili Kılıç: Tuzak kurup gitmemi beklediler

SONRAKİ HABER

Rabia Naz'ın şüpheli ölümünü duyuran Metin Cihan: Yurt dışına çıkmak zorunda kaldım

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa