06 Temmuz 2019 11:08

KESK toplusözleşme sürecine ilişkin mücadele hattı belirleyecek

Toplusözleşme süreci öncesi Danışma Meclisi’ni toplayan KESK, mücadele hattını belirleyecek.

Fotoğraf: Evrensel

Paylaş

KESK, 5 milyon kamu emekçisi ve emeklisini ilgilendiren toplusözleşme görüşmeleri için Danışma Meclisi’ni topladı. Kurulacak masadan çıkacak sonucun 15-20 milyonun yaşamını etkileyeceğine dikkat çeken KESK Eş Genel Başkanı Mehmet Bozgeyik, toplusözleşme süreciyle ilgili mücadele hattı belirleyeceklerini söyledi.

Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK), 1 Ağustos’ta başlayacak 2019-2020 yıllarını kapsayan 5. ‘toplusözleşme’ görüşmeleri için emekçilerin talepleri doğrultusunda mücadele hattını belirlemek üzere Danışma Meclisi’ni topladı. Sözleşme süreci 3 milyon kamu emekçisi ve 2 milyon emekliyi ilgilendiriyor.

Ankara Büyükşehir Belediyesi Necip Fazıl Kısakürek Tiyatro Salonunda Danışma Meclisi toplantısına verilen arada KESK Yürütme Kurulu toplusözleşme sürecine ilişkin basın toplantısı düzenledi. Açıklamayı yapan KESK Eş Genel Başkanı Mehmet Bozgeyik, kurulacak masadan çıkacak sonuçların aileleriyle birlikte yaklaşık 15-20 milyonluk bir kesimin yaşamını etkiyeceğine dikkat çekti. Bu süreçte kamu emekçilerinin geniş bir kesiminin toplusözleşme sürecinden beklentisinin azaldığına dikkat çeken Bozgeyik, “Hükümet ekonomik krizi, bütçe olanaklarını gerekçe göstererek yine sefalet oranında zam teklif edecek” gibi bir yaklaşımın hakim olduğunu söyledi. Bozgeyik, kamu emekçilerine gerçek bir toplu pazarlık hakkının fazla görüldüğünü ve ‘naylon’ bir toplusözleşme sisteminin hayata geçirildiğini söyledi.

“GÜVENCESİZLİK KALICI HALE GELDİ”

Kamu emekçilerinin insanca yaşamaya yetecek bir ücret artışından, güvencesiz, sözleşmeli istihdama son verilmesine kadar temel hiçbir sorununa çözüm üretilmediğini söyleyen Bozgeyik, OHAL KHK’leri ile getirilen düzenlemelerin güvencesizliği kalıcı hale getirerek sorunları derinleştirdiğini belirtti. Kamu emekçileri için farklı biçimlerde güvencesiz istihdamın sürdüğünü kaydeden Bozgeyik, “Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) verilerine göre 150 bin öğretmen açığı vardır. Ataması yapılmayan öğretmenlerin sayısı ise yarım milyonu bulmuştur. Buna rağmen ders saati karşılığı ücretli öğretmen çalıştırılmasına devam edilmektedir. Ortalama net bin 600 TL gelir karşılığında yani asgari ücretin altında çalışan ‘ücretli öğretmen’ sayısı 100 bine dayanmıştır” diye konuştu.

“SÖZLEŞMELİ İSTİHDAM YÜZDE 151 ARTTI”

Son iki yılda kamuya kadrolu personel alımının durma noktasına geldiğine ve sözleşmeli istihdamın arttığına dikkat çeken Bozgeyik, “2014-2018 arası dönemi kapsayan dört yılda kadrolu personel sayısı sadece yüzde 3,84 artarken, sözleşmeli istihdam yüzde 151 artmıştır” diye konuştu. Seçim döneminde kamu emekçilerine verilen 3600 ek gösterge sözünün unutulduğunu da hatırlatan Bozgeyik, kamu emekçilerinin istekleri dışında dahil edildikleri brüt maaşlarından yüzde 3 kesinti yapmaya dayalı zorunlu BES’ten cayma haklarının da ortadan kaldırılmaya çalışıldığını söyledi.

“ENFLASYON FARKI DÜŞÜK TUTULMAK İSTENİYOR”

Kamu emekçilerinin insanca yaşamaya yetecek ücret talebinin göremezden gelindiğini vurgulayan Bozgeyik şöyle konuştu:

“Maaş artışları TÜİK’in çarpık hesaplamasına dayalı resmi enflasyonuna endekslenmiştir. İğneden ipliğe her şeye zam yağmurunun devam ettiği koşullarda, üç gün önce açıklanan enflasyon verisi ile 81 milyon ile dalga geçilmiştir. Milyonlarca işçinin emekçinin ve emeklinin alacağı enflasyon farkını düşük tutmak ve yaklaşan toplusözleşme süreçlerindeki beklentilerin önünü kesmek için mutfakta, pazarda yaşanan gerçek enflasyonu TÜİK’in çarpık resmi enflasyonu ile perdelemek ne yazık ki rutin bir hükümet politikası haline gelmiştir. TÜİK vasıtası ile halkın yaşadığı enflasyon ne kadar perdelenmeye çalışırsa çalışılsın gerçekler ortadadır. Kamu emekçileri olarak bizim de içinde bulunduğu dar gelirliler toplam gelirlerinin en az yüzde 60’ını gıda ve konut giderlerine ayırmaktadır.”

“MÜCADELE HATTI BELİRLEYECEĞİZ”

Evrensel, gerçek bir toplu pazarlık sistemine ihtiyaç duyulduğunu ifade eden Bozgeyik, kamu emekçilerinin mevcut toplusözleşme sisteminden umutlarını kestiği bir süreçte sorumluluklarının arttığını söyledi. Yapılan toplantılar sonucu mücadele hattını belirleyeceklerini ve kamuoyuna duyuracaklarını belirten Bozgeyik, kamu emekçilerinin sorunlarının çözümü noktasında görev ve sorumluluklarını yerine getirme mücadelesini sürdüreceklerini söyledi. (Ankara/EVRENSEL)