Sabahattin Ali’nin izinden
Sabahattin Ali, son yılların en çok konuşulan sosyalist gerçekçi yazarı. Peki, Sabahattin Ali hangi yönüyle konuşuluyor?
İlkan Doğan
Mersin Üniversitesi
Sabahattin Ali, son yılların en çok konuşulan sosyalist gerçekçi yazarı. Peki, Sabahattin Ali hangi yönüyle konuşuluyor? Sabahattin Ali, işçi sınıfı uğruna yazdıklarıyla konuşulmuyor. Sabahattin Ali, aslına bakarsınız eserlerinin içindeki anlam dolayısıyla da konuşulmuyor. Sabahattin Ali sadece “aşk kitapları” yazan bir yazara dönüştürülüyor. Sabahattin Ali, Markopaşa’nın 10. Sayısında şunları yazıyor: “Biz istiyoruz ki, bu memlekette yapılan her iş, üç beş kişinin çıkarına değil, bu toprakları dolduran milyonların yararına olsun. (...) Biz istiyoruz ki, bu topraklar ve onun üzerinde yaşayan insanlar, hiçbir yabancı devletin oyuncağı olmasın. (...) Dünya işlerinde politikamız, şunun bunun kölesi gibi peşinden gidilerek değil, bu milletin selametini en iyi sağlatacak yolları müstakil olarak seçmek şeklinde kendini göstersin”*
TOPLUMCU BİR YAZARI OKUMAK
Sabahattin Ali, bu toprakların, köylünün ve işçinin öyküsünü yazıyor. Sabahattin Ali’nin kitapları hâlâ okunuyor ve geleceğe ışık tutuyor. Lakin 2019 yılı itibariyle Sabahattin Ali hakkında bir tartışma daha ortaya çıkıyor. Sabahattin Ali’nin kitaplarının telif hakkı kamuya açık bir hale gelmesiyle Sabahattin Ali’nin kitaplarının birçok yayınevince yayımlanması tartışması sürüyor. Bazı kimseler Sabahattin Ali’nin kitaplarının bu kadar çok yayınevince yayımlanmasına karşı çıkıyor. Bu eleştiri kısmen haklı bir eleştiri olsa da asıl soruyu cevaplamıyor. Sahiden “Sabahattin Ali’nin kitaplarını hangi yayınevinden okumalıyız?” Toplumcu yazılar yazmış ve bu uğurda hapis yatmış ve ölümü “faili meçhul” olarak geçen Sabahattin Ali’yi tabii ki toplumcu bir yayınevinden okumalıyız. Şüphesiz ki Sabahattin Ali’nin kitapları toplumumuzu anlatan en değerli kitaplardandır. Bu değere kıymet vermeli ve asla unutmamalıyız.
BİLİNMEZLİK KUYUSUNA İNME CESARETİ...
Sabahattin Ali, biz genç edebiyatçılara da ışık tutmaya devam ediyor. Sabahattin Ali’nin yazılarını içinde ne olduğunu bildiğimiz bir kuyuya iner gibi değil de bir bilenmezlik kuyusuna iner gibi incelemeliyiz. İnceleme yaparken Sabahattin Ali’nin “Kürk Mantolu Madonna” kitabında geçen şu sözü aklımızdan çıkarmamalıyız: “Fakat insanlar nedense daha ziyade ne bulacaklarını tahmin ettikleri şeyleri araştırmayı tercih ediyorlar. Dibinde bir ejderhanın yaşadığı bilinen bir kuyuya inecek bir kahraman bulmak, muhakkak ki, dibinde ne olduğu hiç bilinmeyen bir kuyuya inmek cesaretini gösterecek bir insan bulmaktan daha kolaydır.”** Biz, dibinde ne olduğunu bilmediğimiz o kuyuya inmeli ve oradan zaferle dönmeliyiz.
Kaynakça
* Sabahattin Ali- Markopaşa Yazıları ve Ötekiler-YKY** Sabahattin Ali- Kürk Mantolu Madonna- Sayfa 11- YKY
Bahçeli siyasete ayar çıtasını Erdoğan’ın en yakınına kadar çıkardı!
Savaş: Öznel niyet ve nesnel çelişki
Ne “yoksul” bir “zenginlik”…
Sancılı düşünceler
Kapitalist kriz ve Türkiye…
Şaşkın ördek
İki kupalı amatör
EVRENSEL EGE
Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...
