Çınaraltı’nın tek şekerli Dede’si
Çınaraltı’nın Hüseyin Avni Dede’si, Çınaraltı’nın zabıta bariyerleriyle çevrilmesine ilişkin Evrensel’e konuştu.
Hüseyin Avni Dede, Sahaflar Çarşısı’nın içindeki demir parmaklıkların üzerinde kitaplarını sergilemeye devam ediyor. | Fotoğraf: Evrensel
İsmail AFACAN
İstanbul
Hüseyin Avni Dede, Sahaflar Çarşısı’nın giriş kısmında bulunan tarihi Çınaraltı’nın simge isimlerinden... On yıllardır şiir kitapları, kasetler, pullar, fotoğraflar, eski para ve küçük antikalar satıyordu “Tek Şekerli Çınaraltı”da. Belediyenin Çınaraltı’yı seyyar satıcılara yasaklaması Dede’nin özdeşleştiği mekandan uzak kalmasına neden oldu. Çınaraltı zabıta bariyerleriyle çevrilirken, Dede ise Sahaflar Çarşısı’nın içindeki demir parmaklığın üzerinde sekiz aydır tezgah açıyor. Buruk bir şekilde Çınaraltı’ya döneceği günü hayal ederek.
‘SEVENLER SAĞ OLSUN’
Dede’nin Çınaraltı’daki eksikliğini hissedenler geçtiğimiz hafta sosyal medyada paylaşımlarda bulundu. Paylaşımlarda Dede’nin şiirleri ve Beyazıt açısından önemi dile getirildi. Ardından çeşitli haberler yapıldı. Dede, “Sevenler sağ olsun. Onlar gündemde tutuyor. Tramvaya biniyorum, bazı insanlar daha sabah senden söz ettik diyorlar. Fotoğrafımı çekiyorlar. Kitap var mı yanında şeklinde soranlar oluyor” diyerek kendisine gösterilen ilgiden mutlu olduğunu söylüyor.
SELAM VERMEDEN GEÇİLMİYOR
Demir parmaklıklar üzerinde küçük bir tezgah açan Dede, Sahaflar Çarşısı’nda çok seviliyor. Tezgahının başında onla kesintisiz sohbet etmek pek mümkün değil. Çünkü çarşıya gelenler Dede’ye selam vermeden geçmiyor. Özellikle Dede’ye şiir kitapları soruluyor. Kitaplarını imzalıyor, okurlarıyla sohbet ediyor. Bir de üstüne anı ölümsüzleştirmek için fotoğraf çekiliyorlar. Dede’ye yeni şiirler var mı diye sorduğumuzda “Şiir yazmadığım gün yok ama üzerine çalışacak vakit bulamıyorum” diyor.
Fotoğraf: Evrensel
GENÇ OKURLARI OLDUKÇA FAZLA
Dede’nin genç okurları oldukça fazla. Dede’ye kitap imzalatan gençlerle ayak üstü sohbet ediyoruz. Bir genç, Dede’nin önemini ve Beyazıt’taki farklı kuşaklar arasında nasıl bir köprü oluşturduğunu şu sözlerle özetliyor: “İlk kez Sahaflar Çarşısı’na çocukluğumda babamla birlikte gelmiştim. Babamda bana anlatırdı. Çocukluğunda buraya gelip eski eşyalar satarlarmış. Babamın çocukluğunda da Hüseyin Avni Dede’de buradaymış. O gün babam ‘Dede buranın baş kişisidir, simgesidir’ demişti. O günden beri Dede’yi tanıyorum. Ben de arkadaşlarımı getirdim. Dede’yle tanıştırdım”
‘DİRENCE VE YÜREĞE KALMIŞTIR İŞİMİZ’
Hüseyin Avni Dede “Acıya Kurşun Geçmez” isimli kitabındaki bir şiirinde “Şair ekmek alır/ Fırıncı şiir okur mu” diye soruyor. Çınaraltı’yı Dede’ye yasaklayan belediyenin şiir okumadığı kesin. Onlar sadece satacağı ekmeğin derdinde. Dede ise imgeler kovalamaya devam ediyor “Tek Şekerli Çınaraltı”ya kavuşacağı günü hayal ederek. Yazıyı, Ceyhun Atuf Kansu’nun sözleriyle bitirelim o zaman: “Hüseyin Avni Dede, yığılmış karanlığın önünde aydınlığın en eski türküsünü söylüyor, dirence ve yüreğe kalmıştır işimiz.”
‘Boş tencere’ iktidarın neresinde?
Tehlike nedir?
Yeni anayasa tartışmaları, AKP’ye can suyu olur mu?
Erdoğan'ın Irak ziyaretinin 3 sebebi ve değişim rüzgarı!
Özgürlükçü Anayasa
1 Mayıs ve sonrası
Galatasaray kaparak, Fenerbahçe kaptırmayarak…
EVRENSEL EGE
Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...
