06 Kasım 2018 15:00

“Topluluk fikri”ne sahip çıkmak

Faaliyeti rektörlük tarafından askıya alınan ODTÜ Medya Topluluğu ile yaşadıkları süreci konuştuk.

Paylaş

Alper AKDEMİR

Hazal GÖÇMEN

ODTÜ

Birbirinden farklı öğrenci topluluklarının özgünlükleri ile etkinlikler üretmesi ile bilinen ODTÜ’de topluluk faaliyetleri farklı gerekçelerle sınırlandırılıyor. Bunun son örneğini ise şu an Medya Topluluğu yaşıyor. ODTÜ Medya Topluluğu 6 Temmuz günü ODTÜ Mezuniyet protestosunu yayınlamasının ardından ODTÜ Rektörlüğü, Medya Topluluğunun faaliyetlerini ODTÜ’yü küçük düşürdüğü gerekçesi ile askıya aldı. Bizler de bu süreci Medya Topluluğu yönetim kurulu üyesi Ezgi Karanfil ile konuştuk. 

“BİZ DOĞRU OLANI YAPTIK”

Mezuniyet protestosundan bu güne dek yaşadığınız süreci kısaca anlatabilir misiniz?

“6 Temmuz günü mezuniyette çekim yapmak için iznimizi aldık rektörlükten. O gün, bütün Türkiye’nin de şahit olduğu üzere bir protesto gerçekleşti ve biz bu protestoyu bütün mezuniyeti nasıl çektiysek öyle çektik çünkü buna şahit olduk. ODTÜ Devrim yürüyüşü, Onur yürüyüşü, KoçFest protestosunda olduğu gibi bunun daöğrencilerin bir problemi olduğunu düşünüp akşamına videoyu hazırladıktan sonra hiçbir yanlış algılamaya sebep olmacak bir unsur ya da montaj içermeden yayınladık. Mezuniyetin ertesi pazartesi günü ise rektörlük tarafından çağrıldık. Yayınladığımız videodan dolayı ODTÜ’nün küçük düşürüldüğü gerekçesi ile topluluklar yönergesinin bir maddesine uymadığımız için bizim ekipmanlarımıza o gün el konuldu ve topluluğumuzun işlevinin askıya alındığı söylendi. Biz kültür işleri ile görüşmelerimizi sürdürürken bize iki seçenek iletildi: Ya mevcut yönetim kurulu düşecek ve topluluk çalışmasına devam edecek -ki bu da suçunuzu kabul edip istifa edeceksiniz anlamına geliyor- ya da istifa olmadığı takdirde topluluğunuzu iki dönemliğine kapatacağız, işlerinizi askıya alacağız ve ekipmanlarınıza el koyacağız. Topluluk olarak olağanüstü bir genel kurul aldık bundan sonrasında oy birliğiyle istifa etmemeye karar verdik çünkü biz suçlu değiliz. Biz ODTÜ medyayız ve yapmamız gereken işi yaptık o gün orada ve bu konuda hiç pişman değiliz. Ve yaptığımız şeyin arkasındayız çünkü doğru bir şey yaptığımıza inanıyoruz.”

KÜÇÜK DÜŞÜRÜCÜ OLAY: PROTESTOYA MÜDAHALE

ODTÜ’yü küçük düşürdüğü gerekçesi ile topluluk faaliyeti durduruldu, peki siz bu kararı nasıl değerlendiriyorsunuz?

“Ortada bir küçük düşürücü durum olduğu kesin o da orada binlerce velinin, ailenin önünde bir grup mezunun hırpalanması. En doğal hakları olan protestoyu gerçekleştirirken hırpalandılar. Biz buna şahit olduk ve kayda aldık. Burada küçük düşürücü durum bu işi yapanlar bence. Kesinlikle bunu kayda aldığımız için küçük düşürülmedi. ODTÜ mezuniyeti elbette normal bir üniversite mezuniyeti gibi olmayacak elbette farklı şeyler olma ihtimali olacak. O yüzden bu küçük düşürücü tavır buradaki müdahale aslında.”

 

Bu süreç ODTÜ’deki diğer topluluklar için nasıl ilerledi?

“Medya topluluğunun tecrübe ettiği bu durum gösteriyor ki herhangi bir topluluk kendi zihniyetlerine uymadığı için rektörlük kendinde topluluğa müdahale etme hakkını görüyor. Bizim amacımız ODTÜ’deki iletişimi arttırmaktı.Bizim çektiğimiz bu video gerçekten çok izlendi, çok fazla insana ulaştı. Bence korktukları şey aslında bu. Yani özgür düşünen ve tarafsız haber yapan insanlardan korkuyorlar.”

 

Bu dönem içerisinde Medya Topluluğu ve diğer toplulukların ilişkisi nasıl devam etti?

“Ben ODTÜ topluluklarının, medya topluluğuna ve özellikle de ‘topluluk fikri’ne sahip çıktığını düşünüyorum. Çünkü özgürlüklerimizi sınırlayan ve tehdit eden bu durum karşısında daha önce yan yana gelmeyen birçok öğrenci topluluğu bir araya geldi. ‘Bu durum medyanın başına geliyorsa ileride bizim de başımıza gelebilir, buna sessiz kalmamalıyız’ fikri gelişiyor. Medya topluluğu bu süreçten sonra hiç yalnız olmadı. Biz istifa etmeyi düşünmedik çünkü biz haklılığımıza inandığımız sürece bizi destekleyen insanlar olacağını biliyorduk. O yüzden medya topluluğu bu süreçte hiç yalnızlaşmadı yani hiç kendi kabuğuna çekilmesine gerek kalmadı.”

“DAYANIŞMA FESTİVALİYLE KOLEKTİF BİR İŞ DÜZENLEDİK”

ODTÜ Rektörlüğünün topluluk faaliyetlerini kısıtlamaktaki son hamlesi topluluk oryantasyonunu bir gece önceden yasaklamak olmuştu. Bunu nasıl değerlendiriyorsunuz?

“Bunun için yaşadığımız ülkeden de çıkarım yapabiliriz. Öğrenci toplulukları, yaptığı şenliklerde kendi üretimlerini ortaya koyarlar. Müziğimizi, yaptığımız ürünleri, bilgimizi, akademik düşüncelerimizi ortaya koyuyoruz. Şu an bizim yaşadığımız şartlarda bu çok istenen bir tavır değil yani ne kadar az düşünürsek o kadar az sorun, o kadar az toparlanması gereken iş olur. ODTÜ’yü veya Türkiye’yi yönetenler için de gençlerin üretimini istememeleri anlaşılır. Ne kadar az düşünürsek ne kadar az üretim yaparsak o kadar az sorunla karşılaşacaklarına inanıyorlar. O yüzden rektörlüğün böyle bir tavır alması beni çok şaşırtmıyor.”

 

Şu an 6 öğrenci topluluğu birlikte “Medya Topluluğu ile dayanışma konseri” düzenliyor. Biraz bu etkinlikten bahsedebilir misin?

“Medya topluluğu ekipmanlarını geri toplamaya karar verdiği için alternatif yöntemler denemeye başladık. Bir kermes düzenlemiştik. Ama bizim ekipmanlarımız dövizin artmasına bağlı olarak hiçbir işe yaramadı. O yüzden toplulukların teklifi ile bir konser düzenlemeye karar verdik. Teklifin amacı ise her güz döneminin başında yapılan bir festivalden edinilen gelirin topluluk etkinlikleri için maddi destek olmasını sağlamaktı. Ama bu sene medyanın yaşadığı bu problemlerden dolayı desteğin çoğunun medya topluluğunun olmasını kararlaştırdık. ODTÜ toplulukları böyle kolektif bir iş çıkaralım diyorlar ve üretim yapalım diyorlar ve biz ODTÜ medya topluluğu olarak buna en ileriden katılmayı kabul ettik. “

 

 

ÖNCEKİ HABER

Gözaltına alınan TARİŞ işçileri serbest bırakıldı

SONRAKİ HABER

“Topluluk fikri”ne sahip çıkmak

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...