31 Ekim 2018 10:52

ETHA Muhabiri Ali Sönmez Kayar'a 9 ay sonra tahliye kararı

ETHA Muhabiri Ali Sönmez Kayar ile birlikte 5’i tutuklu 9 kişinin “örgüt üyeliği” suçlamasıyla yargılandığı davada tahliye kararı verildi.

Fotoğraf: Mezopotamya Ajansı

Paylaş

Cansu PİŞKİN
İstanbul 

ETHA Muhabiri Ali Sönmez Kayar ile birlikte 5’i tutuklu 9 kişinin “örgüt üyeliği” suçlamasıyla yargılandıkları davanın duruşmasında tüm tutuklu sanıklar yurtdışı çıkış yasağı ile tahliye kararı verildi.

Etkin Haber Ajansı (ETHA) muhabiri Ali Sönmez Kayar, Ezilenlerin Sosyalist Partisi (ESP) Genel Başkan Vekili Sıtkı Güngör, Sosyalist Gençlik Dernekleri Federasyonu (SGDF) Merkez Yürütme Kurulu üyesi Ali Deniz Esen ile SES Bakırköy Şube üyesi Narin Duru ve Eren Bulut 7 Şubat’ta “örgüt üyeliği” suçlamasıyla tutuklanmıştı. İstanbul 32. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen davanın ikinci duruşmasında tutuklu sanıkların tamamı hazır bulundu. Tutuksuz yargılanan Mustafa Çapar ve Boran Atıcı ile avukatları da duruşmaya katıldı. 

‘TOPLUMUN HER KESİMİNDEN ADALET ÇIĞLIĞI YÜKSELİYOR’

Duruşmada ilk olarak ETHA Muhabiri Ali Sönmez Kayar beyanda bulundu. 170’i aşkın gazetecinin tutuklu olduğunu hatırlatan Kayar, “Toplumun her kesiminden adalet çığlığı yükseliyor. Arkanızda yazdığı gibi devletin temelinde adalet yoksa kargaşa ve karmaşa çıkar. Avukatlar, gazeteciler, akademisyenler tutuklanıyor. Yani muhalif olan her birey bu tehditle karşı karşıya” dedi.

İddianamede haber takibi için izlediği eylemlere katılmakla suçlanan Kayar, “Katıldığım eylem ve etkinliklerin tamamı Anayasa’da güvence altına alınan barışçıl toplantı ve gösteri eylemeleridir. İddia makamı buradan suç unsuru çıkarmaya çalışıyor.” diye konuştu. Soma Aladağ ve Çorlu-Tekirdağ davalarının cezasızlıkla sonuçlandığını anımsatan Kayar şöyle konuştu: “Yüzlerce insanın hayatını kaybetmesinde sorumluluğu bulunanlar tahliye edilirken demokratik eylemlere katılan insanlar tutuklu yargılanıyor. Çalıştığım gazeteden çıktıktan hemen sonra gözaltına alındım. Üzerimde bomba yoktu. Kalem, defter, telefon, diş fırçam vardı. Ülkede demokratik olmayan durumlara insan olarak ve gazeteci olarak müdahale edeceğim. Cumartesi Anneleri’nin, Suruç Ailelerinin, adalet arayan insanların sesini duyurmaya çalıştım bunu yapmaya da devam edeceğim.”

‘HABER YAPMAK SUÇ DEĞİL’

Kayar’ın, “Bu dava hukuki değil siyasi davadır. Burada tutulmamız bir basıncın sonucudur.” beyanının ardından araya giren mahkeme başkanı Ömer Günaydın, “Nasıl basınç? Bize mi basınç var? Benim şahsen üzerimde basınç yok. Kendi mahkememle ilgili bu sözünüzü kabul etmiyorum. Benim, ‘Bütün gazeteciler başkalarının demokratik haklarına halel getiriyor’ demem doğru olur mu? Genellemeyelim.” dedi. Kayar ise, “Bu ülkede haber yapmak suç değildir. Bu mahkeme nezdinde değil fakat mahkemeler çeşitli dosyalarda adaletsiz kararlar veriyor, zorla delil üretmeye çalışıyorlar” diyerek tahliyesini talep etti.

‘SOSYALİST OLMAK SUÇ GİBİ LANSE EDİLMİŞ’

Tutuklu sanıklardan Sıtkı Güngör iddianamenin yasal bir dayanağı olmadığının altını çizerek tahliyesini talep etti. Güngör’ün ardından söz alan Ali Deniz Esen de iddianamenin dayanaksız olduğunu ifade etti. Esen’in savunmasını bölen mahkeme başkanı Günaydın, “Konuşulmayanları konuşalım. İddianameye söyleyeceklerinizi bitiremediniz valla billa.” dedi. 9 aydır tutuklu olduklarını hatırlatan Esen sözlerine şöyle devam etti: “İddianamede sosyalist olmak peşinen suç gibi lanse edilmiş. İddianamede Syriza’dan marjinal sol örgüt olarak bahsedilmiş. Bu parti Yunanistan’da hükümet şu an. İddianamenin ciddiyetsizliği ortada.” Esen tahliyesini talep etti. Esen’in ardından söz alan Eren Bulut da hakkında ifade veren gizli tanığın mahkemede dinlenmesini ve tahliyesini istedi. Tutuklu sanıklardan Narin Duru, “11 yıllık sağlık emekçisiyim. KESK’e bağlı SES üyesiyim. Sendikal faaliyet yürüttüğüm için eylemlere katıldım. Sosyalist düşüncede bir insanım. Katıldığım eylemlerin hepsi demokratik ve kitlesel eylemler” diyerek tahliyesini ve beraatini talep etti. 

DURUŞMA 19 ŞUBAT’A ERTELENDİ

Tutuksuz yargılanan Boran Atıcı ile Mustafa Çapar ise imza yükümlülüğü şeklinde uygulanan adli kontrollerinin kaldırılmasını istediler. Taleplere ilişkin mütalaasını sunan savcı, sanıkların tutukluluk hallerinin devamını istedi. Tutuksuz sanıkların adli kontrollerinin devamı yönünde karar verilmesini talep eden savcı, tanık Sercan Kaya’nın dinlenmesini istedi. Verilen 15 dakikalık aranın ardından ara kararını açıklayan mahkeme, tüm tutuklu sanıkları yurtdışı çıkış yasağı ile tahliye kararı verdi.

Tutuksuz sanıkların imza yükümlülüklerini de kaldıran mahkeme, tüm sanıklara yurtdışı çıkış yasağı verdi. Gizli tanık Zafer Atılım ile tanık Sercan Kaya’nın gelecek celse dinlenmesine karar veren mahkeme, duruşmayı 19 Şubat’a erteledi. 

ÖNCEKİ HABER

DİSK: Hükümet yüzde 1’i yüzde 99’a tercih ediyor

SONRAKİ HABER

TSK: Fırat'ın doğusuna obüs atışı yapıldı

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa