Avrupalı komünist partiler: AB’nin savaş politikalarına hayır

Belçika’nın başkenti Brüksel, 11-12 Temmuz tarihlerine dünyadaki en büyük savaş koalisyonu olan ABD önderliğindeki NATO’nun yıllık zirvesine ev sahipliği yapacak.  29 devletin temsilcileri Brüksel’deki NATO Karargahında buluşacak. Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan da zirveye katılacaklar arasında. 

Uluslararası Marksist Leninist Parti ve Örgütler Konferansı (CIPOML) üyesi Avrupalı komünist partiler, ortak bir açıklama yayınlayarak “NATO’ya hayır, Avrupa savaş siyasetine hayır!” dediler. 

ABD DAYATMASIYLA MİLİTARİZASYON ARTIYOR

Obama’nın siyasetini kendi provokatif tarzıyla devam ettiren ABD Başkanı Trump’ın, savaş bütçelerinin milli gelirin yüzde ikisi seviyesine çıkarılması konusunda baskı uyguladığı müttefiklerine bu talebini kabul ettirdiğinin hatırlatıldığı açıklamada, NATO’nun tüm üye ülkelerinde hükümetler eğitime, sağlığa ve sosyal ihtiyaçlara ayrılması gereken on milyarlar tutarındaki bütçeyi yeni silahlara ayırdıkları belirtildi.  “Devletlerin ve ekonomilerin militaristleşme süreci hızla sürüyor” denilen açıklamada, “Kuzey ülkeleri ABD, NATO ve AB’nin Rusya’yı çevreleme stratejisi kapsamına daha çok girerek bu stratejik bölgeyi binlerce askerin, tankın, uçağın ve geminin, elektronik casusluğun dev radarlar ve uydular aracılığıyla yönlendirilen  füzelerin eğitim kampına döndürmekteler. Aynı zamanda  Almanya Ulm da kurulan yeni lojistik kumanda merkezinin idare ve denetiminde AB ülkeleri içindeki tüm tesisler serbest dolaşım için NATO birlikleri ve araçlarına devredilmektedir” denildi. 

TRUMP, ABD’Yİ HAKİM KILMAYA ÇALIŞIYOR

Emperyalist güçler arasındaki uzlaşmazlıkların arttığına dikkat çekilen açıklamada, “Trump mevcut emperyalist düzeni ve buna bağlı çokuluslu kurumların kural ve anlaşmalarını istikrarsızlaştırarak ABD hegemonyasını hakim kılmayı hedeflemektedir. ABD ve Avrupalı büyük emperyalist güçler arasındaki ortak çıkarlar, Rusya karşısında üstün geldiği şartlarda NATO ve AB arasındaki ilişkilerden de görüleceği gibi NATO dahi darbe alabilmektedir” denildi. 

MİLİTARİZASYON İÇİN MİLYARLARCA AVRO

Açıklama şöyle devam etti: “AB  Fransız ve Alman emperyalist güçlerinin baskısı ile Kalıcı Yapılandırılmış İşbirliği Savunma Anlaşması PESCO, Avrupa Savunma Fonu vb. gibi çeşitli kurumlarla ortak bir savunma politikası geliştirmektedir. Milyarlarca avro önce Avrupa piyasası için yeni silahların geliştirilmesi ve uluslararası silah pazarında daha fazla pay kazanılması amacıyla akıtılmaktadır. Mısır, İsrail, Türkiye vb Ortadoğulu gerici yönetimler izledikleri siyasetler  ‘Avrupa’nın demokratik değerleri’yle zerre uyuşmasa bile ‘iyi’ müşterilerdir. Aslında Avrupa egemen sınıfı bu ‘değerlerini’ yine aynı emperyalistler tarafından çıkarılan savaşlardan kaçmaya çalışan mültecilere karşı ayaklar altına almaktadır. 
Bir tür Avrupa sınır polisi olan Frontex’in teçhizatlandırılması Akdeniz’de NATO ile işbirliğine gidilmesiyle eşzamanlı gerçekleştirilmektedir. Sonucu ise mülteciler için daha çok zorluk ve tehlike, sürekli polis tacizi ve daha çok can kaybıdır.”

SİLAH TEKELLERİ İÇİN DEV KÂRLAR

Militarizasyonun Fransa Cumhurbaşkanı Macron ve Almanya Başbakanı Merkel tarafından Avrupa entegrasyonu için yeni bir adımı hayata geçirmenin en etkili yolu olarak sunulmakta olduğuna dikkat çeken Avrupalı komünist partilerin açıklamasında, “Ve bu gerçek AB’nin gerici tabiatını göstermektedir. Silah endüstrisinin özellikle de Alman ve Fransız büyük tekelleri uzun yılları bağlayan garantili dev kâr anlamına gelen milyar avrolar tutarındaki sözleşmelere sahiptir . Bu durum tabii ki ABD li ve AB üyesi tekeller arasındaki sürtüşmeye bağlı bir durumdur. Halkların savaşa, militarizasyona, NATO ve AB savaş siyasetine yönelik büyüyen muhalefetini destekliyoruz. Halkların bu savaş politikalarına karşı duruşu yerel , ulusal, bölgesel ve uluslararası alanda gelişmektedir. Bu muhalefeti tüm ülkelerimizde tüm gücümüzle destekliyor ve ‘NATO’ya Hayır, AB Savaş Politikasına Hayır!’ slogan ile bu hareketler arasında uluslararası dayanışmayı ve ortak çalışmayı güçlendirmek için çabalıyoruz.”

SAVAŞA DEĞİL SOSYAL HAKLARA BÜTÇE!

“Bombaya değil, savaşa değil, eğitime, sağlığa ve sosyal haklara bütçe!” şiarıyla savaş bütçelerine karşı muhalefetin desteklendiğinin belirtiltiği açıklamada NATO ve savaş politikalarına karşı mücadelenin önemine değinilerek şu ifadeler kullanıldı: 

“Değişik ülkelerde kurulu ABD ve NATO üslerine karşı bu ülkelerde yürürtülen mücadeleyi destekliyor ve hava üslerinde bulunan tüm nükleer füzelerin kaldırılmasını talep ediyoruz. 

NATO’nun lağvedilmesi konusundaki tavrımız nettir. Bu mücadelemizi ABD’nin sınır ötesi askeri üslerinin, özellikle NATO üye ülkelerindeki üslerin, Afrika’daki Fransız üslerinin ve bu kıtada Mali’den Ortadoğu’ya Avrupa ülkelerinin askeri operasyonlarının sona erdirilmesi noktasında genişletmekteyiz. Suriye’ye yönelik tüm bölgeye yayılan saldırıya ve İran’ a yönelik her türlü müdahaleye hayır demeye devam ediyoruz. Filistin Halkı’nın ulusal hakları için mücadelesini destekliyor ve İsrail politikalarını savaş suçlusu Netanyahu’yu  ve uluslararası destekçilerini suçlu ilan ediyoruz: İsrail ABD ve NATO ile yakın ilişki içindedir ve ortak askeri tatbikatların birçoğuna katılmaktadır.

ABD Emperyalizmi tarafından teşvik edilen Fransa, İngiltere vb tarafından da desteklenen ‘Nükleer silahların modernizasyonu’ ve ‘ilk saldırı’ doktrininin güncellenmesi  politikalarına karşı durmaya devam ediyoruz.”

TÜM EMPERYALİST PLANLARA KARŞI ORTAK MÜCADELE

“Kuzey ülkelerinde militarizasyona ve bölgenin bir yanda ABD, NATO, AB diğer yanda Rusya tarafından savaş alanı haline getirilmesine karşı yürütülen halk muhalefetini detekliyoruz. Halkların hareketinin bir emperyalist odak karşısında başka bir emperyalistin yoluna girmeyen, dünya çapında pasifist, demokratik, savaş karşıtı, enternasyonalist, anti emperyalist ve devrimci hareketlerle bağları güçlendirmeyi amaçlayan net antiemperyalist bir  temelde gelişip yayılacağına olan inancımız tamdır. Savaş, ve militarizasyon karşıtı bu geniş cephede özgürlük için, sosyal kazanımlar için işçilerin hareketi içinde, sendikal hareketin, kadın ve gençlik hareketlerinin içinde durmakta ısrarlıyız.”

CIPOML AVRUPA BİLEŞENLERİ

Arnavutluk Komünist Partisi, Almanya İşçileri Komünist Partisi İnşa Örgütü, Danimarka İşçileri Komünist Partisi-APK, Fransa İşçileri Komünist Partisi-PCOF, Yunanistan Komünist Partisi Yeniden İnşa Hareketi (1918-1955), İtalya Proletaryası Komünist Partisi İçin Komünist Platform, Norveç Marksist Leninist Revolusjon Örgütü, İspanya Komünist Partisi (Marksist-Leninist), Emek Partisi-EMEP (HABER MERKEZİ)