04 Haziran 2018 00:30

1974 Almanya: Başrolde Hollanda ve Total Futbol

1974 Dünya Kupası finalinde Almanya, Hollanda'yı yenerek kupayı müzesine götürdü ama turnuva hep Total Futbol ve Portakallarla anıldı.

Fotoğraf: Bert Verhoeff/Wikimedia Commons(CC BY-SA 3.0)

Paylaş

Mithat Fabian SÖZMEN

1974 Dünya Kupası’nın pek çok futbolseverde ayrı bir yeri vardır. Bunda 1974 Almanya’nın, futbolun evriminde kritik bir rol üstlenen Hollanda ve ‘Total Futbol’un dünya sahnesine çıktığı platform olmasının önemli bir payı var. “Almanya’nın kazanması”ndan çok “Hollanda’nın kaybetmesi”yle tanımlanan turnuvanın finali meşhurdur ya biz bir değişiklik yapıp hikayeyi anlatmaya en başından, Hollanda’ya Almanya biletini getiren hakem kıyağından başlayacağız.

NEREDEYSE ELEMELERDEN ÇIKAMIYORDU

18 Kasım 1973... Amsterdam Olimpiyat Stadı’nda Hollanda ve Belçika, 1974 Dünya Kupası’na katılma mücadelesi veriyor. Grupta oynadığı 5 maçta 4 galibiyet 1 beraberlik alan, 24 gol atıp yalnızca 2 gol yiyen Hollanda’ya aynı puandaki Belçika karşısında beraberlik yetiyor. Johan Cruyff ve arkadaşları maç boyu oyunun hakimi. Ancak beklenen gol bir türlü gelmiyor ve kıtanın 1972 Avrupa Kupası şampiyonu Almanya ile birlikte en iyi takımı olarak gösterilen Hollanda üzerindeki baskı artıyor…

Dakika 89. Belçika, sol kanattan frikik kullanıyor. Paul Van Himst, topu sağ ayağıyla Ümit Özat’tan ve Ricardo Quaresma’dan görmeye alıştığımız biçimde kesiyor. Hollanda savunması ofsayt taktiğiyle ileri çıkıyor, kaleci Schrijvers savunmasının reaksiyonuyla hafif şaşırmış, topa çıkıp çıkmamakta tereddüt ediyor. Dışa doğru falsosunu alan orta, Jan Verheyen’le buluşuyor ve top ağlarda! “İmkansız” denilen oluyor, Belçika bitime 1 dakika kala öne geçiyor. Ama… Durun bir dakika. Bayrak havada! Hakem ofsayt diyor ve sonradan herkesin göreceği üzere bu, yanlış bir karar. Belçikalı oyuncular inanamıyor.

Neticede Hollanda ile Belçika, ilk grup maçındaki gibi sahadan 0-0’lık eşitlikle ayrılıyor ve Hollanda, Almanya’nın yolunu tutuyor.

TOTAL FUTBOL

Meşhur tespitte denildiği gibi “Futbol enteresan.” Eleme maçlarının en iyi futbol oynayan takımı Hollanda, Dünya Kupası’na bariz bir hakem hatası sayesinde katılabilmişti!

Ancak ‘Total Futbol’un elden ayaktan kestiği sadece Sovyet Hakem Pavel Kazakov değildi, rakipler de çaresizdi.

Sürekli harekete dayanan, görülmemiş bir pres ve temponun eşlik ettiği bu oyun sistemi bireysellik ve sistemin kusursuz bir uyumuna dayanıyordu. Sahada hücum ve savuma arasındaki iş bölümünü neredeyse tamamen ortadan kaldıran düzen, tüm bu özellikleriyle aynı dönemde farklı ülkelerde(Hollanda ve SSCB) ortaya çıktı.

Hollanda’nın Johan Cruyff gibi bir dehaya sahip olması, sistemi Valery Lobanovski ve SSCB’den çok Rinus Michels ve Portakallar’la özdeşleştirdi. 

PORTAKALLAR FIRTINA GİBİ

Turnuvaya dönecek olursak...

Hollanda, Uruguay’ı 2-0, Bulgaristan’ı 4-1’le geçti, İsveç’le berabere kaldı ve ikinci grup aşamasına lider olarak çıktı.

1974 Almanya’da çeyrek final de grup şeklinde dizayn edilmişti. Liderler finale çıkacaktı. Hollanda, zorlu grubunda Arjantin’i 4-0, Doğu Almanya’yı 2-0, Brezilya’yı 2-0 mağlup etti. Batı Almanya ise Yugoslavya, İsveç ve Polonya’yı mağlup ederek finalist oldu.

ALMANYA’YI HAFİFE ALMANIN CEZASI...

Münih Olimpiyat Stadı’ndaki finalin açılışı ‘Total Futbol’un şanına layıktı. İlk düdükle birlikte Hollanda, topa Almanya’nın değmesine fırsat dahi tanımadan penaltı kazandı ve Neeskens, 2. dakikada Turuncuları 1-0 öne geçirdi. Sonraki 20 dakika tamamen Hollanda’dan ibaretti ancak oyun üstünlüğü biraz da şımarıklığa varmıştı. Hollanda’nın saha içerisindeki tavrı kimilerince “2. Dünya Savaşı’nın intikamını almak için ev sahibiyle dalga geçmek” olarak yorumlanırken bir şey unutuluyordu. Oyunun büründüğü bu hal, Almanya’nın en sevdiği şeydi. 25. dakikada Bernd Hölzenbein’ın düşürülmesiyle kazanılan penaltıyı Paul Breitner gole çevirdi. Sepp Maier, ilk yarıda üst üste kurtarışlarla Hollanda’ya gol imkanı tanımadı. 43. dakikada Rainer Bonhof’un sağ kanattan taşıdığı top, Gerd Müller’le buluştu ve ‘Der Bomber’ bir Müller klasiğiyle gol vuruşunu yaparak Almanya’yı öne taşıdı.

İkinci yarıda Almanya’nın nizami bir golü ve penaltısı verilmese de kupa 2. kez Franz Beckenbauer ve arkadaşlarının ülkesine gitti. Almanya, 1954’te dönemin en iyi takımı Macaristan’ı yendikten sonra aynı kaderi Hollanda’ya da yaşatmıştı.

CRUYFF: GERÇEK KAZANAN BİZİZ

Görkemli kariyerini Dünya Kupası şampiyonluğu olmadan tamamlayacak olan Johan Cruyff, unutulmaz finale dair yaptığı değerlendirmede “Belki de gerçek kazanan biziz. Dünya, bizi daha fazla hatırlıyor” diyecekti. Fena bir teselli değil!

ÖNCEKİ HABER

Altyazı’nın haziran kapağı: Ahlat Ağacı

SONRAKİ HABER

Baro başkanlarından ortak tepki: İşkence insanlık suçudur

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...