'İzmirli hekimler AKP'ye karşı odalarına sahip çıktı'

Metehan UD
İzmir

İzmir Tabip Odası, 12 yıl aranın ardından tekrar Demokratik Katılımcı Hekimler tarafından yönetilecek. Hekimler, sağlıkçıları hedefe koyan AKP Hükümetine karşı güçlü bir cevap verdiklerini söyledi.

İzmir Tabip Odasının geçtiğimiz hafta sonu gerçekleşen Olağan Genel Kurulu değişikliklerle sonuçlandı.Yapılan seçimlerin sonunda 6 dönemdir yönetimi elinde bulunduran ve TTB merkezine yönelik muhalif tutumu ve ulusalcı çizgileri ile bilinen Hekim Güçbirliği Grubu seçimlerden yenilgi ile ayrıldı.

Odanın hemen karşısında bulunan Salih İşgören İlkokulunda kurulan 23 sandıkta hekimler yeni dönemin yönetim kurulu, denetleme kurulu, onur kurulu ve TTB büyük kongre delegelerini seçti. Aday tanıtımları son dakikaya kadar sürerken saat 17.00'de biten seçimlerin ardından seçim kurulu oy sayım işlerine geçti. Odaya 9 bin 126 hekim üye olmasına rağmen katılım yine düşük oldu. Toplamda 2 bin 493 hekim oy kullandı.

Seçimlerin sonucunda İzmir Tabip Odasının 7 kişilik yönetiminin 5’i Demokratik Katılımcı Hekimler Grubu arasından seçildi. Yine, 5 kişilik onur kurulunun 4’ü, 3 kişilik denetleme kurulunun 2’si ve 15 kişilik TTB Merkez Kongre delege sayısının 12’si de Demokratik Hekimler Grubu arasından seçildi. Yönetim Kurulu Başkanı TTB Merkez Konsey Üyesi Prof. Dr. Funda Barlık Obuz olurken Opr. Dr. Fatih Sürenkök, Doç. Dr. Nergül Çördük,  Opr. Dr. M. Lütfi Çamlı, Uzm. Dr. Firdevs Çetin Uysal da Demokratik Katılımcı Grubundan yönetime girdi. Hekimler Güçbirliği Grubunun Başkan Adayı Prof. Dr. Fehmi Akçiçek ile Dr. Ceyhun Balcı da yönetim kurulu içerisinde.

Onur, Denetleme ve TTB Delegasyon listelerinde de büyük çoğunluğu Demokratik Katılımcı Hekimler Grubu kazandı

‘TTB’YE YÖNELİK BASKILAR SONUÇ VERMEDİ’

İzmir Tabip Odasının yeni yönetim kurulu, seçim sonuçlarını gazetemize değerlendirdi. ‘Savaş Bir Halk Sağlığı Sorunudur’ bildirisinden dolayı hükümet tarafından hedefe konulan ve bir hafta gözaltında kalan TTB Merkez Konsey üyelerinden Prof. Dr. Funda Barlık Obuz, “Bu sonucu tahmin ediyorduk. Uzun süre sonra oda yönetimini geri aldık, çok mutluyuz. Emeği geçen herkese teşekkür ediyoruz. Bütünlüklü, herkesi kapsayan bir yönetim olacağız. Kimseyi dışlamadan, herkesin emeğine saygı göstererek çalışacağız. Özellikle, TTB’ye yapılan baskılar ve yıldırma politikaları sonuç vermedi ve İzmirli hekimler buna itiraz etti. Grup olarak her zaman barıştan yana tavrımızı da dile getirdik.” dedi.

‘İNSAN HAKLARINA VE BARIŞA ADANMIŞ BİR ODA’

İzmir Emek ve Demokrasi Güçlerinin sözcülüğünü yaparken barış istediği için bir süre Tepecik Eğitim ve Araştırma Hastanesindeki görevinden uzaklaştırılan ve halen SES İzmir Şubesinin eş başkanlığını yürüten Opr. Dr. Fatih Sürenkök de seçim sonuçları AKP’nin politikalarına karşı bir cevap olarak gördüğünü belirtti ve şunları söyledi: “OHAL’e ve KHK’lere karşı odaya sahip çıkmak olarak görüyorum. İzmirli hekimler AKP’ye, OHAL’e ve KHK’lere bir cevap verdiler. Biz bu ülkede demokratik bir şekilde yaşamak istediğimiz gibi hekim arkadaşlarımızın da demokratik bir ortamda odayı kullanmasını isteyeceğiz. 2 yıldır alanın Tabip Odasından haberi yoktu, alana ineceğiz ve tekrardan Tabip Odasını birlikte eskisi gibi yöneteceğiz. İnsan haklarına ve barışa adanmış bir oda yaratacağız. Sağlık hakkı için mücadele eden bir oda olacağız. Odayı gerektiği bir şekilde yönettiği gibi yönetirsek devamı gelecektir.”

‘OHAL’DE UMUT VERİCİ BİR SONUÇ’

KHK ile Pamukkale Üniversitesindeki görevinden ihraç edildikten sonra İzmir’de özel bir hastanede çalışmaya başlayan Doç. Dr. Nurgül Çördük ise “İzmirli hekimler merkez konsey üyelerinin haksız yere gözaltına alınmasını, meslektaşlarının hukuksuzca KHK ile ihraç edilmelerine karşı tepki verdiler. Bir nevi KHK’leri iptal etti. İzmir’de hep Hekim Güçbirliği’nin kazanacağına yönelik bir hava vardı ama biz yapmak istediklerimizi söyleyince ve yapılmayanları anlatınca başardık, değişebileceğini gösterdik. Genç hekimler özellikle İzmir Tabip Odasına yönelik ilgisizler ya da küskünler. Bunu değiştireceğiz.” dedi. (İzmir/EVRENSEL)