03 Haziran 2017 01:01

Haziran’ın üç devi

Orhan Kemal 2 Haziran 1970, Nâzım Hikmet 3 Haziran 1963, Ahmed Arif 2 Haziran 1991’de hayatını kaybetti ama eserleriyle hala ayaktalar.

Paylaş

Mustafa ASLAN 
İstanbul

Haziran’ın edebiyat ve toplumsal yaşantımızda bambaşka anlamlar ve çağrışımlar taşıyan bir ay olduğu gerçeği yadsınamaz. Nâzım Hikmet, Ahmed Arif ve Orhan Kemal... Orhan Kemal 2 Haziran 1970, Nazım Hikmet 3 Haziran 1963, Ahmed Arif 2 Haziran 1991’de hayatını kaybetti ama eserleriyle hala ayaktalar. 

NÂZIM HİKMET 

‘Haziran’da Ölmek Zor’ diyen Hasan Hüseyin Korkmazgil’i doğrulayan olayları barından bir ay Haziran... Nâzım Hikmet, Ahmed Arif ve Orhan Kemal: Üçü de aramızdan haziran ayında ayrıldı. Bu ay aslında toplumsal yaşamımızda mücadelenin yoğunlaştığı günler.

“belki bahtiyarlık değildir artık  
boynunun borcudur fakat  
düşmana inat  
bir gün fazla yaşamak.”

Nâzım, 1925 yılından başlamak üzere şiirleri ve yazıları yüzünden birçok kere yargılandı. 1938 yılında orduyu ayaklanmaya kışkırtmaya çalıştığı gerekçesiyle 28 yıl dört ay hapis cezasına çarptırıldı. İstanbul, Ankara, Çankırı ve Bursa cezaevlerinde 12 yılı aşkın kaldı.

17 Haziran 1951 tarihinde Bakanlar Kurulu tarafından Türk vatandaşlığından çıkarılmasına karar verildi. Sovyetler Birliği’nde Moskova yakınlarındaki yazarlar köyünde ve daha sonra da eşi Vera Tulyakova (Hikmet) ile Moskova’da yaşadı. Memleket dışında geçirdiği yıllarda Bulgaristan, Macaristan, Fransa, Küba, Mısır gibi dünya memleketlerini dolaştı, buralarda konferanslar düzenledi, savaş ve emperyalizm karşıtı eylemlere katıldı, radyo programları yaptı. 

AHMED ARİF

“Öyle yıkma kendini, Öyle mahzun, öyle garip... Nerede olursan ol,  İçerde, dışarda, derste, sırada, Yürü üstün - üstüne,  Tükür yüzüne celladın, Fırsatçının, fesatçının, hayının... Dayan kitap ile dayan iş ile. Tırnak ile, diş ile, Umut ile, sevda ile, düş ile, Dayan rüsva etme beni”

diyen Ahmed Arif, sevdanın kavgayla sarmaş dolaş olduğunu, okura çıkmaz melankoli yerine doğrudan mücadele yönünü gösterdi. Hayatı mücadele ile geçti. Şiirlerinde hep ezilen insandan yana oldu ve ezilenlerin kardeşliğine vurgu yaptı. Şiirlerinin toplandığı tek kitabı Hasretinden Prangalar Eskittim 1968’de yayımlandı. Türkiye’de en çok basılan kitaplar listesine girdi. Ahmet Kaya, Cem Karaca gibi sanatçılarca birçok şiiri bestelendi. 

ORHAN KEMAL

Toplumcu gerçekçi edebiyatın usta yazarlarından Orhan Kemal’in yapıtlarına baktığımızda Bereketli Topraklar Üzerinde, Vukuat Var, Hanımın Çiftliği, Kanlı Topraklar, Murtaza, Eskici ve Oğulları, Arkadaş Islıkları, Küçük Adamın Notları dizisinde ve öteki yapıtlarında emekçi insanların umut ve mücadele dolu yaşamlarını verdi. Din ve inanç sömürüsüne kararlı, karşı duruşuyla birlikte çocuklar ve kadınlar yapıtlarında belirgin bir şekilde öne çıktı. Orhan Kemal, halkının sesi oldu. Tıpkı Nâzım ve Ahmed Arif gibi. Dili oldu çalışan ve üretenlerin, emeğinden başka satacak bir şeyleri olmayanların sözlerini haykırdı yapıtlarında ve yaşamında. 1966’da “hücre çalışması ve komünizm propagandası” yaptıkları gerekçesi ile iki arkadaşı ile birlikte tutuklandı. “Suç teşkil eden bir cihet bulunmadığı” yolundaki bilirkişi raporu üzerine bir ay sonra serbest bırakıldı. Kimi romanlarını oyun olarak tekrar kaleme alan yazar, 1967’de 72. Koğuş romanını oyunlaştırdı. Eser, Ankara Sanat Tiyatrosu tarafından sahnelendi. Orhan Kemal, bu oyunu ile Ankara Sanatseverler Derneği tarafından en iyi oyun yazarı seçildi. 1969’da Türk Dil Kurumu Ödülü’nü ve Sait Faik Hikaye Armağanı’nı Önce Ekmek adlı kitabı ile aldı.

NÂZIM HİKMET MOSKOVA’DA ANILACAK

Rus-Türk İş Adamları Birliği (RTİB), Nâzım Hikmet’in ölümünün 54’üncü yılında Rusya’nın başkenti Moskova’da bir anma programı düzenleyecek. Ekinlik bağlamında Ankara’da aralık 2016’da uğradığı suikast sonucu hayatını kaybeden Rusya’nın Ankara Büyükelçisi Andrey Karlov’un eşi Marina Karlova’ya ‘Nâzım Hikmet Dostluk Ödülü’ verilecek.

3 Haziran 1963 sabahı Moskova’da hayata gözlerini yuman Nâzım Hikmet’i anmak için anma törenleri, 3 Haziran Cumartesi günü sabah 10.00 da Nâzım’ın Novodeviçi’deki mezarı başında başlayıp saat 18.00’de Russkaya Pesnya Teatr’da Nebil Özgentürk’ün Nâzım Hikmet belgeseli, A. Mümtaz Taylan’ın Nâzım Şiirleri, Sunay Akın’ın anektodları, Ferhat Livaneli orkestrası eşliğinde Burcu Sinem Ünsal, Aytekin Kaya, Sergey Kutanin-Olga Stoykova konseri ve Zülfü Livaneli’nin katılımıyla devam edecek.

ÖNCEKİ HABER

‘Kozak’ta fıstık çamını kurtaralım’ çağrısı

SONRAKİ HABER

Avrupa Merkel’in sözlerini tartışıyor

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...