21 Mayıs 2017 21:43

1 Mayıs’tan 6 Mayıs’a mücadeleye devam

1 Mayıs döneminin heyecan ve coşkusu yaklaşan 6 Mayıs’ta da büyüyerek devam eder.

Paylaş

1 Mayıs’ın üstünden çok geçmedi. 2017 1 Mayıs’ına özellikle gençliğin işçi sınıfıyla dayanışma ve kendi talepleriyle sokağa çıkma açısından katılımı oldukça yüksekti. Yerel pankartlar, taleplerle donatılmış renkli dövizler oldukça dikkat çekiciydi. Referandum’da “hayır”ın yanında saf tutmuş, seçim sonuçlarına dair haksızlığa itiraz eden gençlik bu 1 Mayıs’ta alanlardaydı. Kıdem tazminatının gaspının söz konusu olması, taşeronda çalışanlara dair sözlerin tutulmaması, sendikasız, sigortasız çalıştırma genç işçilerin sloganlarında öne çıkan noktalardı.

Mayıs ayının ilk haftası mücadele eden gençlik kesimleri açısından oldukça anlamlıdır. 1 Mayıs döneminin heyecan ve coşkusu yaklaşan 6 Mayıs’ta da büyüyerek devam eder. 72 yılının 6 Mayıs’ında Denizlerin, Yusufların, Hüseyinlerin faşist iktidar tarafından idam edilmesinin ardından geçen 45 yıl boyunca hiç unutulmayan bir mücadele günü olmuştur 6 Mayıs. Öyle bir rüzgâr üflenmiştir ki sonraki kuşaklara, hâlâ devam etmektedir esintisi ve ilelebet de devam edecektir.

‘68’İN DENEYİMİYLE İLERİYE!

Öğrenci örgütleri 68 hareketinin kitle hareketini yöneten gençliğin doğal örgütleriydi. Öğrenci dernekleri, kulüpler, gençliğin kendi sorunları etrafında örgütlenip sokaklarda büyüyen öfkesini örgütlüyordu. Buradan doğan uyanış giderek daha politik talepleri kapsayarak büyüdü. Özellikle bağımsızlık ve demokrasi talebi gençliğin kitlesel mücadelesinin en temel ve vazgeçilmez talebi haline gelmişti. Dünyadaki tüm devrimci hareketlere de selam gönderen Türkiye’nin 68’i sosyalizm fikrini de giderek içselleştiriyordu. Buradan doğan yeni örgütlenmeler gençliğin mücadele tarihinde bir miras olarak yer etmiştir. Özellikle 70’li yılların başındaki devrimci örgütlerin önder kadroları ideolojik olarak ayrımlarla birbirlerinden ayrılsalar da devrimci dayanışmayı, fedakarlığı, halka bağlılığı, bir diğeri için canını vermeyi göze alan kararlılığı dönemin mücadeleci gençliği açısından karakteristik özelliklerdir. Bu deneyim, bu mücadele birikimi yıllardır mücadelemizle büyüyor.

BAĞIMSIZLIK, DEMOKRASİ VE SOSYALİZM İÇİN ALANLARA…

Denizler sadece bir “geçmiş” değil, aynı zamanda “bugünümüz” ve “geleceğimiz”. Onların mücadele ettiği şeyler hâlâ güncelliğini koruyor. Denizlerin geleneğini savunmak işçi sınıfının davasına bağlanmaktan geçer. Kurtuluşunu bireyci yollarla aramaktan değil, işçi sınıfının kurtuluşunda aramaktan geçer. Emperyalist güçlerin bölge politikasında bir “pinpon topu” haline gelmiş ülkemiz için Denizlerin idam sehpasında haykırdıkları “tam bağımsızlık” sloganı hala geçerlidir. Türk ve Kürt halklarının bağımsızlık mücadelesinin güncelliği hala sürmektedir. Faşist gerici politik rejimlerini inşa etmek uğruna hile-hurda her şeye başvuran ve bunu yaparken de hiç imtina etmeyen, tam tersine insanların “gözüne sokan” hakim sınıflar iktidarı halkların, emekçilerin, gençlerin başına “çorap örmeye” devam etmektedir. Savaş politikalarına, emperyalist kapitalizme, krizin yükünün işçi ve emekçilerin sırtına yıkılmasına, en temel hakların gasp edilmesine, gençliğin bugününün ve geleceğinin çalınmasına karşı; bağımsızlık, demokrasi ve sosyalizm için 6 Mayıs’ta alanlarda buluşalım.

ÖNCEKİ HABER

Referandum protestoları ve Gezi

SONRAKİ HABER

Saha içi- Saha dışı