26 Eylül 2016 12:58

Eski sanayi de bildiğiniz gibi

Gündemin bu kadar hızlı değiştiği günümüzde, işçilerin OHAL’den nasıl etkilendiği hakkında Kayseri Eski Sanayii işçilerinin düşüncelerini aldık.

Paylaş

Ayhan ÇAM
Murat ZEREN
Kayseri

Hem ülke gündeminin hem de hava sıcaklığının arttığı bu aylarda, Kayseri Eski Sanayi Sitesi’nde işçiler ile görüşmek için düşüyoruz yola... Girer girmez asfaltın sıcağı yüzümüze vurmaya başlıyor. Sokağın başında bir çocuk, henüz küçük ellerine büyük gelen bir ingiliz anahtarı ile önündeki vidayı sıkmaya çalışıyor. Sohbet etmek istediğimizde Suriyeli olduğunu öğreniyoruz. Yine de bize derdini anlatabilen Halil, on iki yaşında olduğunu ve iki yıldır burada çalıştığını söylüyor. Çalışma koşullarına ve ücretini anlatan Halil, haftalık 50 TL alarak 07:00 – 20:00 arası çalıştığını söylüyor. Halil ile sohbetimiz Türkçeyi çok konuşamamasından ötürü kısa sürüyor.

“OLAN YİNE İŞÇİYE OLACAK!”

Biraz ilerledikten sonra 18 yaşında Atakan isminde genç bir ustaya selam veriyoruz. Ülkenin durumunu, OHAL ve demokrasi nöbetlerini soruyoruz. Başlıyor anlatmaya, demokrasi nöbetlerinin aslında sözde demokrasi nöbeti olduğunu söylüyor. Bunun ötesinde bir şov ve gövde gösterisine dönüştüğünü söylüyor. Devamında Boydak Holding’e atanan kayyım ile ilgili ne düşündüğünü soruyoruz. “Zamanında çok iyi anlaşan Fetullah Gülen ve Tayyip Erdoğan ikilisinin ters düşmesi sonucu bunlar oldu.” diyor. Ve ekliyor Atakan, “Özünde Boydaklar iyi güzel işler yapan, Kayseri de birçok işçiye iş imkanı sağlayan, vatanına sahip çıkan birisidir.”
“Kayyım atanan fabrikalardaki işçilerin eski durumundan eksik ya da fazla, çalışma koşullarında ki değişiklik ne derece olur?” sorusunu yöneltiyoruz. Buna karşılık işçilerin çalışma koşullarının gündeme göre değişebileceğini, daha az ücrete çalışmak zorunda kalabileceklerini söylüyor. Ardından OHAL koşullarının sanayi sitesindeki çalışmayı ve kendi işlerini nasıl etkilediğini soruyoruz. “Zamanında 4+4+4 diye bir sistem getirdiler, bununla birlikte mesleğe yönelmeler arttı, fakat şimdi bizim işlerimizi Suriyeliler alıyor.” diyerek ekledi “Suriyeliler daha az ücrete çalıştığından işverenlerin çoğu Suriyeli işçileri tercih ediyor.” diye sitem ediyor. Teşekkür ederek sohbet etmemiz için başka bir arkadaşına yönlendiriyor.

RAHAT VE GÜVENCELİ ÇALIŞMA İSTİYORUZ!

Bu arkadaşı ise KPSS sınavı bekleyen dönemsel bir işçi, ailesinin yanında çalıştığını anlatıyor. “Çalışma koşulları zor olsa da şikayetçi olamıyoruz. Şimdilik ev geçindirmesek de ileride buna ihtiyacımız olacak. Hele ki okumayanın vay haline! Keşke daha rahat ve güvenceli çalışma koşulu olsa.” diyor. 15 Temmuz gecesi hakkında neler düşündüğünü öğrenmek istiyoruz. Darbenin çözüm olmadığını söylüyor. Demokrasi nöbetini haklı gördüğüne, katıldığını fakat nöbetin ve konvoyların zaman zaman amacından çıktığını ifade ediyor. Kayyım atanan fabrikalardaki işçilerin durumunu bu arkadaşımıza da soruyoruz. Fabrika işçilerinin ücretlerinde ve çalışmalarında herhangi bir değişiklik olmayacağını düşündüğünü söylüyor. 

HEM SURİYELİ, HEM İŞÇİYSEN KONUŞAMAZSIN!

İleride başka bir Suriyeli genç işçi yüksek sesle patronu ile konuşuyor. Yanına gidip onunla konuşmak istediğimizde, kendisine cevap hakkı bırakmadan patronu “İşi var işi, konuşamaz.” diyerek bizimle konuşmasına izin vermiyor.
Biraz yürüdükten sonra başka bir işçi bizi sıcak karşılıyor ve çay içmemiz için ısrar ediyor. Bu işçi on beş yıldır bu sanayii sitesinde çalıştığını ve hala yerinde saydığını anlatıyor. OHAL koşullarını nasıl değerlendirdiğini soruyoruz? “OHAL’den sonra eski sanayii işçileri çok zor durumda kaldı, para dolaşımı yavaşladı ve azaldı. Artık işlerimizi parayla değil de çek ile evrak sözleşmeleriyle yapıyoruz. Bu da bizi kredi kartı kullanımına itiyor. Kullanmamak için çok direniyoruz.” diyor. Aynı zamanda yanındaki çalışma arkadaşlarının da sürekli değiştiğini ve çoğunun Suriyeli olduğunu ve çalıştıranların “büyük küçük tanımadan” her türlü işi yaptırdığını söylüyor.

UZUN SÖZÜN KISASI...

Ülke gündeminin bu kadar hızlı değiştiği günümüzde, darbe girişimi, OHAL, kayyımlar, işçilerin OHAL’den ne kadar ve nasıl etkilendiği hakkında Kayseri Eski Sanayii işçilerinin düşüncesini aldık. Fakat OHAL ve darbe koşulları şu an için etkilememiş olsa da sürecin hızlıca bu yöne, özellikle de işçi ve emekçilere yöneleceği açık. İş bulamayan işsizler olarak “Suriyeliler yerimizi doldurdu” söylemleri ise işçileri birbirinden kopararak daha da ayıran bir noktaya sürüklüyor. Bizlerin gözlemleri ise, sanayi sitesinde işçiler ile işverenler arasındaki ilişki, her ne kadar da samimiyet adı altında olsa da “alaycı, aşağılayıcı” bir noktada. Her kesimin derdi farklı. İşçiler ağır çalışma koşullarından, buna mecbur olmaktan, Suriyeli işçilerin daha ucuza çalıştığı için kendilerinin açıkta kalmasına tepki gösteriyor. Patronlar ise OHAL’den sonra ellerine geçen paranın gecikmesinden, para dolaşımının yavaşlamasından yakınıyor.

ÖNCEKİ HABER

Şimdi ne olacak?

SONRAKİ HABER

19 yaşındaki Akyüz'ün ölümüyle ilgili 7 yakını gözaltında

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa