16 Eylül 2016 09:13

Kendisine duyulan sevgiyi hak eden bir sinema emekçisiydi

Türkiye Sinemasına 45 yıl emek veren ve bugün hayata veda eden Tarık Akan’ı sinema yazarları anlattı.

Paylaş

Sevda AYDIN
İstanbul

Türkiye Sinemasına 45 yıl emek veren ve bugün hayata veda eden Tarık Akan’ı sinema yazarları anlattı.

FİLMLERİ TÜRKİYE'NİN 45 YILLIK ÖZETİ

Sinema Yazarı Şenay Aydemir, Tarık Akan’ın kariyerine dair şu şözleri söyledi: Türkiye'nin en iyi filmleri listesinde yer alan yapımların birçoğunda rol almış olmak her oyuncuya nasip değildir. Bence, sinema tarihimizin en iyi melodramı olan "Canım Kardeşim"de, en iyi komedisi "Hababam Sınıfı"nda ve en iyi filmi "Yol"da onun izleri vardır. Tarık Akan'ın sinema kariyeri Türkiye'nin 45 yıllık özetidir aynı zamanda. Yeşilçam'ın görkemli günlerinden "Maden" ve "Çark" gibi emekçi hikayelerine, oradan "Sürü" ve "Yol"a, "Karartma Geceleri"ne uzanan bir kariyeri Türkiye tarihi içinde okumak mümkündür. Yalnızca 'politik' filmleri değil, "Mavi Boncuk", "Ah Nerede" gibi Yeşilçam klasikleri bile her defasında oturup izlenmeyi hak eder. Sinema kariyerinin parlaklığı bir yana, Barış Davası yargılaması, 12 Eylül'den sonra cezaevine konulması ve bunların onu yıldırmaması da ayrıca not edilmelidir. Tarık Akan, Türkiye'nin gelmiş geçmiş en iyi oyuncusu mudur? Bu tartışılabilir belki ama en kariyerli oyuncusu olduğu su götürmez.

ZORLU YOLLARI SEÇMESİNDE MUCİZEVİ BİR DURUM VARDI

Tarık Akan’ın sinema yaşamını Evrensel'e aktaran Sinema Eleştirmeni Evrim Kaya, “Gerçekte zorlu yolları seçmesinde, samimiyetle bakan gülen gözleriyle öyle ya da böyle solda durmak istemesindeyse bana göre mucizevi bir durum vardı. Çok üstünde durmadık. Şimdi kalbimiz kırıksa biraz da bu yüzden: Bu türden bir mucizenin ölümlü olmaması gerekirdi” dedi.

Kaya, “Ölüm haberi geldiğinden beri şaşkınlığını ifade eden çok yorum okudum. Bu şaşkınlığın arkasında hastalığının ilerlemesiyle ilgili haberlerin pek yayılmamış olması da vardır elbette, ama bana esasen Damat Ferit-Tarık Akan'ın resmiyle ilgili bir durum gibi geliyor. En genç, en yakışıklı, en hayat dolu, en çapkın ama en iyi kalpli halimizdi. Ölümdü, hastalıktı, bunlar bu resmin üstünde uzun süre kalacak şeyler değildi. Türkiye kendini bir dönem aynada böyle görmek istemişti: Hafif badirelerden gülümseyerek çıkacak, façamızı hiç bozmayacak ve sonunda mutlaka mutlu olacaktık. En güzel ve en hafif halimizi canlandıran oyuncunun gerçekte zorlu yolları seçmesinde, samimiyetle bakan gülen gözleriyle öyle ya da böyle solda durmak istemesindeyse bana göre mucizevi bir durum vardı. Çok üstünde durmadık. Şimdi kalbimiz kırıksa biraz da bu yüzden: Bu türden bir mucizenin ölümlü olmaması gerekirdi.”

IŞIĞINI PAYLAŞMAYI NE GÜZEL BİLDİ

Sinema Yazarı Çağdaş Günerbüyük, Tarık Akan’a duyulan büyük sevgiyi “Kendisine duyulan sevgiyi açık alnının her ter damlasıyla hak eden bir sinema emekçisiydi. Işığını paylaşmayı ne güzel bildi” diyerek anlattı.

Günerbüyük değerlendirmesini şöyle sürdürdü: “Starlar, ki uzun süre parlayanı bizde az bulunur, çoğunlukla abartılı bir hayranlıkla övülür. Tarık Akan ise kendisine duyulan sevgiyi açık alnının her ter damlasıyla hak eden bir sinema emekçisiydi. Işığını paylaşmayı ne güzel bildi. Gamsız romantik komedilerin yakışıklı yıldızıyken de, “ciddi” filmlerin görmüş geçirmiş bıyıklı işçisi, köylüsü, devrimcisi olduktan sonra da. O hepimizin sınıf arkadaşıydı. Öyle kalacak.”

ÖNCEKİ HABER

Merkel: AB kritik bir durumda

SONRAKİ HABER

Tarık Akan'ın son mesajı: Mücadele hiç bitmeyecek

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...