14 Eylül 2016 11:22

İhbar edildi tutuklandı, serbest kaldı işinden oldu!

17 Temmuz'da paylaşımı ihbar edilip 8 gün tutuklu kalan Öğretim Görevlisi ve Müzisyen Çağrı Beklen’in Kocaeli Üniversitesi'nden ilişiği kesildi.

Paylaş

Hasret Gültekin KOZAN
Kocaeli

17 Temmuz gecesi Facebook paylaşımı sonrası ihbar edilip 8 gün tutuklu kalan Öğretim Görevlisi ve Müzisyen Çağrı Beklen’in Kocaeli Üniversitesi tarafından ilişkisi kesildi.

Avusturya vatandaşı olan ve sözleşmeli olarak öğretim görevlisi olan Beklen, darbe girişiminin hemen ardından 17 Temmuz gecesi Facebook hesabından yaptığı paylaşım sonrası emniyete ihbar edilen ve 28 Temmuz günü polis tarafından evinden gözaltına alındı. Çağrı Beklen, 8 gün boyunca cumhurbaşkanına hakaret suçlamasıyla tutuklu kaldı. Yoğun uğraşlar sonucu serbest bırakılan Beklen, bu sefer Kocaeli Üniversitesi (KOÜ) tarafından soruşturmasız bir şekilde okuldan uzaklaştırıldı, sözleşmesi feshedildi.

17 yıl yaşadığı Viyana’da caz gitar ve klasik kompozisyon eğitimi alan Beklen, daha sonra Avusturya vatandaşlığına da geçmiş. 2006 yılında tiyatro müziği besteciliği yapmaya başlayan Beklen, Türkiye’de bir çok oyun müziği de bestelemiş. Bu oyunlardan 4 tanesi için ödüle layık görülen Beklen, 2012 ve 2016 yılları arasında Kocaeli Üniversitesi Devlet Konservatuvarı ve Güzel Sanatlar Fakültesi Müzik Bölümünde 13 farklı ders için öğretim görevlisi olarak çalışmaya başlamış.

‘TUTUKLANMASINI İSTEYEN SAVCI TUTUKLANDI’

Yaşananlarla ilgili gazetemize konuşan Beklen, tutuklanmasını isteyen savcının bir hafta sonra “FETÖ/PDY” soruşturması kapsamında tutuklandığını ifade etti. 8 gün tutuklu kaldığını, yoğun uğraşlar sonucu serbest bırakıldığını aktaran Beklen, sonrasında hiç bir yasal dayanağı olmadan üniversite tarafından sözleşmesinin feshedildiğini ifade etti. Okula giriş yasağı da konulan Beklen, yaşananları şöyle anlattı: “17 Temmuz günü kendi facebook sayfamdan yaptığım bir paylaşımı tanımadığım fakat kim olduğunu bulduğum bir aktrolün emniyete şikayet etmesi üzerine 28 Temmuz günü polis gelip beni evimden aldı ve ifade için emniyete götürdü. İçinde hiçbir isim veya makam bulunmayan paylaşımın bana ait olduğunu inkar etmedikten sonra polis aynı ifadeyi savcıya vereceğimi, ondan sonra da büyük bir ihtimalle eve döneceğimi söyleyerek 4 saat süren dosyamın hazırlanması işleminden sonra beni savcılığa götürdü. Tutuklanmamı talep ettikten bir hafta sonra kendisi de tutuklanan savcıya verdiğim ifadenin aynısını o gün mahkemedeki hakime de verdim. Hakim de ‘cumhurbaşkanına hakaret şüphesi’ sebebiyle tutuklanmam gerektiğine karar verdi ve cezaevine götürüldüm. Yoğun çabalar ve şans sonucu 8 gün sonra çıkabildikten sonra çalışanı olduğum üniversitenin birimine gittim ve bana sözleşmemin FETÖ/PDY kapsamındaki soruşturmada gözaltına alındığım için feshedildiği söylendi. Ama ben cumhurbaşkanına hakaretten gözaltındaydım. Hiçbir yasal dayanağı olmayan, altında Rektör Saadettin Hülagü’nün imzası bulunan bu iftiranın temizlenip bu şüpheli hatanın düzeltilmesi için 1 hafta uğraştım ve bana yeni bir fesih sebebi içeren bir işten çıkarılış belgesi ulaştırıldı ve okula giriş yasağı konuldu.”

KORKU VE NEFRET

Kendisini tutuklatan kişilerin ne Cumhurbaşkanı ne de Hükümet yetkilileri olduğunu söyleyen Beklen, “Onlar yanı başımızda bizimle aynı marketten alışveriş yapıp aynı havayı soluyan insanlardı. Fakat dünyaya ve insana bambaşka bir yerden bakmayı seçmiş insanlardı. Orada benim nasıl bir insan olduğumun hiçbir önemi yoktu. Orada beni tutuklatanların ve sonrasında okuldan uzaklaştıranların içindeki tek duygu korku ve nefret duygusuydu” diye konuştu.

Yaşananları ‘komik’ olarak nitelendiren Beklen, “Ve bütün bunlar aslında komik ve saçma bir oyun gibi. Karşınızda sırf omzunda bir cüppe var diye sizden daha insan olmayan birinin sizin hayatınızla olan bağınızı kopartabilme yetkisine sahip olması bu kadar kolay olmamalı. Karşımdaki insanüstü bir varlıkmışçasına yetki sahibiyse o derece felsefi derinliği, anlayışı, bilgisi ve sorumluluğu olması gerekmez mi?” sorusunu sordu.

Bundan sonrası için hukuki süreci başlatmış olduğunu ifade eden Beklen, şöyle devam etti: “Üniversitenin komik ve anlaşılması güç bir gerekçeyle benden aldığı haklarımı, hak ettiğim yere kadar almak için hukuki süreç başlatmış bulunmaktayım. Hayat dediğimiz şey güç savaşlarına, egemenliğini kaybetme korkusuna ve ona hizmet eden insanların gaddar oyunlarına kurban edilmeyecek kadar değerlidir.”

ÖNCEKİ HABER

Hepsini sattılar ama memnun kalmadılar

SONRAKİ HABER

‘Gazze Yolunda Kadın Gemisi’ne selam

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...