Suriye’den BM’ye ‘terör’ mektubu

Bakanlık mektubunda “Tırmanan cinayetlerin; hırçın bir terör saldırısına maruz kaldığına kanıt teşkil ettiğini ve bu terör saldırılarının belirli örgütler ve organizasyonlar tarafından gerçekleştirildiği” ifade edildi.
Bu örgütleri aleni bir şekilde onayladıklarını, finanse ettiklerini ve silah temin ettiklerini ilan eden taraflara dikkat çekilen mektupta; eylemlerin arkasında bazı medya kanallarının bulunduğu, bu kanalların benzer daha çok eylemlerin düzenlenmesine çağrı yaptıkları, eylemleri aklamaya çalıştıkları ve medya örtüsü temin ettikleri iddia edildi.

Suriye hükümetinin Güvenlik Konseyinden terörle mücadele sorumluluğunu yüklenmesini, terörü teşvik ve tahrik eden ülkelere karşı koymasını temenni ettiğini dile getiren mektupta, Lübnan ordusunun yakaladığı Lütfullah-II gemisinin Libya ve Türkiye’nin başka ülkelerin iş birliği ile silahlı terör gruplarına katliam ve yıkımlarını sürdürmeleri için öldürücü silahlar gönderdiğini kanıtlandığı ifade edildi.
“Suriye gözlemciler heyetine destek vermeyi ve görevini başarıyla tamamlamasına yardımcı olmayı sürdürecektir” denilen mektupta, yıkıcı tüm katliamlara rağmen Suriye hükümetinin “terörle mücadeleye, halkını ve egemenliğini savunmaya, istikrar ve güvenliğini korumaya” devam edeceği vurgulandı.

SALDIRIYI ÜSTLENEN OLMADI

Önemli istihbarat merkezlerinden birine de ev sahipliği yapan Kazaz semtindeki patlamaları henüz üstlenen olmadı. Ancak El Kaide ihtimali üzerinde duruluyor. ABD Savunma Bakanı Leon Panetta, “Suriye’de El Kaide’nin varlığına işaret eden istihbari bilgiye sahibiz. Ancak, açıkçası ne tür aktiviteleri olduğuna dair güçlü bir istihbaratımız yok. Bundan dolayı tam olarak ne yapıp ne yapmadıklarını bilemiyoruz” dedi. Şam’da daha önce düzenlenen benzer saldırıları El Kaide bağlantılı olduğu sanılan gruplar üstlenmişti. Patlamaların etkisiyle kraterlerin oluştuğu, onlarca aracın hurdaya döndüğü caddede, Birleşmiş Milletler gözlemcileri de incelemelerde bulundu.

ULUSLARARASI TEPKİ

BM Güvenlik Konseyi, Suriye’deki bombalı saldırıları şiddetle kınadığını açıkladı. Konseyden yapılan açıklamada, Suriye’deki tüm taraflara Annan planına uyarak her türlü silahlı şiddete son vermeleri çağrısı yapıldı. Ortak açıklamayı, Dönem Başkanı Azerbaycan’ın Daimi Temsilcisi Akşin Mehdiyev okudu. Suriye’nin BM Daimi Temsilcisi Beşşar Caferi ise saldırıyı düzenleyen “teröristlere” bazı yabancı ülkelerin destek verdiğini öne sürdü. İngiltere’nin BM Daimi Temsilcisi Phillip Parham da ülkedeki şiddetten zarar görenin Suriye halkı olduğuna dikkat çekti. (DIŞ HABERLER)

ÇADIR KENTE GELİŞ GİDİŞLER SÜRÜYOR

Başbakanlık Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı (AFAD), Türkiye’deki 22 bin 632 Suriye vatandaşına yönelik yardımların kesintisiz olarak devam ettiğini bildirdi.

AFAD’dan yapılan açıklamada, Suriye’den gelenler için kurulan 9 çadır kent ve 1 adet konteyner kentte bugün itibariyle 22 bin 632 Suriye vatandaşı bulunduğuna dikkat çekildi. Açıklamada, “Başkanlığımızca Hatay ili Altınözü ve Yayladağı ilçelerinde 2’şer, Reyhanlı, Apaydın, Karbeyaz’da 1’er, Şanlıurfa-Ceylanpınar ve Gaziantep - İslahiye’de 1’er olmak üzere toplam 9 çadır kent ve Kilis’de 12 bin kişilik 1 adet konteyner kent kurulmuştur” denildi.

18 BİNİ GERİ GİTMİŞ

10-11 Mayıs tarihlerinde 215 Suriye vatandaşının Türkiye’ye giriş yaptığı, 26 kişinin ise kendi istekleri ile ülkelerine geri döndüğü belirtilen açıklamada, “Bugüne kadar ülkemize toplam 41 bin 503 Suriye vatandaşı giriş yapmıştır. Toplam 18 bin 871 Suriye vatandaşı ülkesine dönmüştür. Bugün itibariyle; Hatay’da 6 bin 489, Gaziantep’te (Nurdağı-İslahiye) 5 bin 773, Kilis’te 9 bin 604 ve Şanlıurfa’da (Ceylanpınar) 714 olmak üzere toplam 22 bin 580 Suriye vatandaşı ülkemizde barındırılmaktadır. Ayrıca, 20’si refakatçi, 32’si hasta ve yaralı olmak üzere toplam 52 kişi hastanede bulunmaktadır” denildi.