18 Ocak 2016 11:50

Ford Otosan İşçileri: Biz karar alalım, biz uygulayalım

Paylaş

Arzu ERKAN

“Dağılan bir yapbozun parçaları gibiyiz. Parçaları yeniden toplamalı, resmi tamamlamalıyız...” 14 gün süren direnişin ardından Ford Otosan’daki tabloyu sorduğumuz bir işçinin ağzından dökülüyor bu sözler. 

Direniş bitirilip, içeriye girmelerinin daha 3. gününde 80 işçinin işten çıkarıldığı Ford’da, bugün de çeşitli gerekçelerle direnişçi işçiler işten atılmaya devam ediyor. Baskı ve işten atma tehditleri ile Türk Metal fabrikada yeniden örgütlenirken, tüm baskılara karşın Türk Metal’e geri dönmeyen az sayıdaki işçi de üçe bölünmüş durumda. Bir kısmı sendikasız yoluna devam etmeyi tercih ederken, bir kısmı Birleşik Metal-İş’e, bir kısmı da bağımsız bir sendikaya üye olmuş. Bu kadar dağınık ve parçalı bir yapıya ve moral bozukluğuna rağmen Renault işçilerinin asgari ücret zammının ardından ek zam talebiyle başlattığı eylemler Ford Otosan’da da etkisini gösterirken, işçiler tüm ayrılıkları bir tarafa bırakıp birlik olmanın yollarını tartışıyor.

BİRLEŞTİRİCİ HARÇ

Direnişte yaşanan kırılmalar, işten atmalar karşısında tutum geliştirememe güvensizliğe neden olsa da, ek zam ve işten atmaların durdurulması taleplerinin tıpkı direniş döneminde ortaya konan 3 temel talep gibi birleştirici harç olduğunu düşünüyor işçiler. 

Bir Ford Otosan işçisi şunları söylüyor: “Asgari ücrete gelen zamla işe giriş saat ücreti 7.32 lira seviyesine yükseldi. Bu 10 yıllık işçinin saat ücretine denk. Ve bu Türk Metal üyesinin de, Birleşik Metal-İş üyesinin de, sendikasızın da derdi. Bu nedenle herkes Renault’daki eylemleri takip ediyor. Homurdanma var. Bunun için bütün ayrılıkları bir tarafa bırakıp birleşmek için adım atmalıyız.” 

Fabrikada birçok işçinin “Evet bir şeyler yapılmalı” dediğini aktaran bir  başka Ford işçisi, bunu nasıl ve ne şekilde yapacakları konusunda sağlıklı bir tartışma sürdürememekten yakınıyor. Ford İşçisi “Yeniden bir araya gelelim, dediğimizde bir kısım arkadaş ‘14 gün taşın üstünde yattık da ne oldu? Ben bir daha çıkmam dışarı’ diye tepki gösteriyor. Sanki aynı şeyler tekrar yaşanacakmış gibi... Dün işi durdurup dışarı çıktık, bugün nasıl yapacağımıza birlikte karar veririz. Mesele eylem şekli değil ki, mesele hakkımız olanı istemek için yan yana gelmek. Renault işçisi bugün fabrikayı mı işgal ediyor? Hayır, fabrika içinde yürüyor, yemekhanede masaya çatal bıçak vuruyor. Önce bir araya gel, tepkini nasıl vereceğine karar verirsin” diyor. 

KOMİTELER KURULMALI

İşçilerin böyle düşünmesinin iki nedeni olduğunu düşünüyor başka bir Ford Otosan işçisi. İlki daha önce hiçbir hak alma eylemine katılmamış işçinin ilk eyleminin Mayıs ayındaki direniş olması. Bir diğerinin de direniş alanında “Her kararı birlikte alacak ve birlikte uygulayacağız” ilkesinin yeterince işletilememesi. Şöyle devam ediyor: “Biz direnişe Türk Metal’de söz hakkımız olmadığı, insan yerine konulmadığımız için çıktık. Sendikal demokrasiydi en önemli talebimiz. Sözcüler seçtik. Hem işverenle görüşecek 7 kişilik bir sözcü heyeti, hem de her bölümden 3’er kişilik grup sözcüleri. Direniş boyunca tüm kararları birlikte alabildik mi? Bence hayır. Herkese görev verip bu direnişin bir parçası kılabildik mi? Buna cevabım da hayır. Bir süre sonra onlar böyle istemese de sözcüler yönetici gibi oldu. Onlar karar aldı, işçiler de bu kararlara uyan, izleyen oldu.”

Birliğin yeniden sağlanabilmesi için işyerinde komiteler kurulmasının şart olduğunu dile getiren başka bir Ford Otosan işçisi bu açıdan Renault’nun örnek alınması gerektiğini vurguluyor. Komitenin en küçük üretim biriminden başlayarak kurulması ve kararların da aşağıdan yukarı işçilerin iradeleri doğrultusunda belirlenmesi gerektiğini söyleyerek, direniş dönemindeki en büyük eksikliklerinin de kurdukları komitenin zayıflığı olduğunu ifade ediyor. Ford işçisi “Biz direnişten aylar önce Gölcük fabrikasında komite kurmak için uğraşmaya başlamıştık. Her bölüme inememiştik, bunun eksikliğini direniş sırasında kapatmaya çalıştık. Ama başarılı olamadık. Şimdi hem Gölcük’te hem de Yeniköy’de iki ayrı komite kurulmalı. Bölüm bölüm, vardiya vardiya ‘bir şeyler yapılmalı’ diyen, en güvendiğimiz arkadaşlarımızla başlayıp, sonra da tüm işçilere yaymalıyız. Bütün işçiler böyle bir birlikteliğin parçası olmalı” diyor.

SENDİKA BİZİZ

İşçilerin bir diğer hayal kırıklığı ise direniş bittikten sonra sendika değiştirme çabaları sırasında yaşadıkları. İçeri girdikten sonra birliklerini yeniden kurmak ve sağlamlaştırmak için örgütlenmeye başladıkları Birleşik Metal-İş’in yöneticilerinin bu süreçte takındıkları tutumun bu çabaları sekteye uğrattığını düşünüyorlar. Bir işçi şöyle anlatıyor: “Birleşik Metal-İş yöneticilerinden ayrı şube açma, örgütlenme süreci ile doğrudan ilgilenecek özel bir ekip kurmaları gibi taleplerimiz oldu. Bu taleplere ilk görüşmemizde ‘tamam’ dediler ama üye sayısı 2 binlere ulaştığında ‘Herkese ayrı şube açamayız’ demeye başladılar. Ford’da görevli örgütlenme uzmanlarını geri çekmeye başladılar. İşten atılan arkadaşlarımız için sadece kapı önünde açıklama yapmakla yetinildi. Sonrada üyeleri olan işçileri unuttular. Aslında böylesi işlerine geldi. Açık açık söylüyorum Birleşik Metal-İş yönetimi Ford Otosan işçilerini sattı. Bu tutumlarının başka bir izahı yok bizim için.”

Hangi sendika olursa olsun işyeri komitelerini kurmadan, kendi iç örgütlülüğünü sağlayamadan işçilerin ekmeğini büyütme ve insan yerine konulma şansı olmadığını düşünen bir Ford Otosan işçisi ise şu çağrıda bulunuyor: “Hep denir sendika biziz, işçilerdir diye. Ben de öyle diyorum. Biz sorunlarımız için birleşelim, biz karar alalım ve biz uygulayalım. Bu olmadan ne 2017’de, ne de 2018’de hiçbir şey değişmez. Çareyi başka yerlerde aramayalım. Sosyal medyadan yazılan, çizilenle bir araya gelmez işçi. Sosyal medyayı kendi örgütlülüğünü geliştirmek, bilgi paylaşmak için kullanır. Biz birleşirsek ne Türk Metal ne patron engelleyebilir. Direnişte bunu gösterdik. Yeter ki, birbirimize kenetlenelim. Neyi, ne zaman ve ne şekilde isteyeceğimizi birbirine kenetlenmiş, birliğini kurmuş işçiler olarak zaten biliriz.”

ÖNCEKİ HABER

MMO Ankara’da Çağdaş Mühendislerle devam edecek

SONRAKİ HABER

DİSK: Kıdem tazminatımıza birlikte sahip çıkalım

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...