12 Aralık 2015 14:42

Öteki yok, biz varız!

Silahların gölgesinde barışın konuşulamayacağını, çatışma ortamının devam etmesi halinde komşularımızın yaşadığı trajedinin daha da ağırının bizleri beklediğini unutmayalım.

Paylaş

Aziz KOCAOĞLU
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı

Anadolu insanını “biz” ve “ötekiler” diye ayrıştırmaya çalışan güçler, maalesef yine işbaşında. Oysa barışa ve kardeşliğe hava-su kadar ihtiyacımız var.
Çocuklarımızın güvenli, mutlu ve huzurlu bir ülkede yaşaması, bugün atacağımız adımlara bağlı. Çok iyi biliyoruz ki, ırkçılık ve ayrımcılık bu toplumun genlerinde yok. Bizim sorunumuz birbirimize yabancılaşmak. O zaman yapılması gereken, birbirimize daha sıkı sarılıp, hep birlikte “barış, barış, barış” diye haykırmaktır.
Dilimizin, inancımızın, etnik kökenimizin farklılığı aslında bizim en büyük zenginliğimizdir. Bizi yaşatan köklerimiz sevgi ve barışla beslenir. İşte o kök kuruduğu zaman, bütün dallar, bütün yapraklar da kurur. Unutmayalım ki, bu topraklarda “öteki” yok. Sadece “biz” varız.
2013 yılının mayıs ayında İzmir’den 190 kişilik bir heyetle Diyarbakır’a giderken de aynı bilinç ve duygular içindeydik. Orada yaptığım konuşmada, “Yerel yönetimlerin kuracağı kardeşlik bağı ve ilişkiler ile barışın kalıcı hale getirilmesini sağlayabiliriz. Barışın en önemli anahtarı budur” demiştim.
O gün atılan adım, Türkiye’de yerel yönetimler açısından bir ilki temsil ediyordu. Toplumun her kesiminden son derece olumlu geri dönüşler almıştık. Çünkü biz İzmirlilerin de, Diyarbakırlıların da aynı duyarlılığa sahip olduğunu biliyorduk.

İZMİR MODELİ ÖRNEK OLMALI

81 ilden gelen 4 milyon insanın kardeşçe yaşadığı İzmir’de toplumsal barış adına yaptığımız çalışmaların örnek olmasını diliyorum. Yıllar önce hayata geçirdiğimiz Kardeş Aile Projesi sayesinde, kentli aileler ile göçle gelen aileleri nasıl kaynaştırdığımızı keşke tüm Türkiye’ye anlatabilsek. Keşke, onları nasıl aynı sofrada buluşturup, birbirlerini yakından tanımalarını; örf adetlerini, birbirlerinin kırmızı çizgilerini öğrenmelerini sağladığımızı gösterebilsek.
İddia ediyorum, yerel yönetim imkanlarıyla başlattığımız Kardeş Aile projesi, bir Türkiye projesine dönüştüğü gün, sorunlarımızın çok büyük bir kısmını çözmüş olacağız.
Yerel yönetimden, merkezi idareye kadar her kademedeki siyasetçilere, topluma yön veren kanaat önderlerine, sanatçılara, bilim adamlarına ve hatta sporculara, herkese ama herkese büyük bir görev ve vicdani sorumluluk düşüyor.
Bize düşen ateşe körükle gitmek yerine, olaylara sükunetle yaklaşmaktır.
Bize düşen, Ulu Önderimiz Mustafa Kemal Atatürk’ün gösterdiği “Yurtta barış, dünyada barış” hedefinden asla şaşmamaktır.
Silahların gölgesinde barışın konuşulamayacağını, çatışma ortamının devam etmesi halinde komşularımızın yaşadığı trajedinin daha da ağırının bizleri beklediğini unutmayalım.

ÖNCEKİ HABER

Barış İzmir’e kaybettiklerini getirecek

SONRAKİ HABER

Mülteciler ve barış

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...