Finlandiya’da halk seçimlere ilgisiz

Finlandiya’da halk, genel seçimler için dün sandık başına gitti. Ancak siyasi partilerin tüm çaba ve manevralarına karşın halk, seçime ilgi göstermedi. Partilerin ve milletvekili adaylarının meydanlarda yaptıkları seçim faaliyetleri oldukça sönük geçti. Halk, programları benzer siyasi partilerin kendi sorunlarını çözeceğine inanmıyor. Siyasi partiler de vaatlerde bulunmaktan ve birbirlerini eleştirmekten kaçınıyorlar. Eski başbakanlardan Esko Aho, “yaşamı boyunca bu kadar sönük bir seçim kampanyası görmediğini” söyledi.
1990’ların başlarında Finlandiya’da ortaya çıkan ekonomik kriz, toplumun alt tabakalarında yıkımlara yol açtı. Özelleştirmeler ve kemer sıkma politikaları halkı yoksullaştırdı. Yüzbinlerce emekçi sokaklara atıldı. Dış politikada da Finlandiya, AB, ABD ve NATO yanlısı bir çizgi izlemeye başladı. Tüm bunlar kitlelerin tepkisine yol açtı. Seçimlere katılanların oranı giderek düştü. Bu seçimlere katılımın ise yüzde 70’lere düşeceği tahminleri yapılıyor. Seçimlerde 2003’teki seçimlerden sonra hükümeti birlikte kuran Merkez Parti ile Sosyal Demokrat Parti (SDP) yine tüm kamuoyu yoklamalarında “favori” gösteriliyor.
Öte yandan seçimler arifesinde yapılan kamuoyu yoklamaları, halkın büyük bir kesiminin ABD ve NATO’ya karşı olduğunu, AB’ye karşı olanların sayısında ise artış olduğunu gösterdi. Hükümet ve muhalefet partileri, bu tür konuları tartışmaya yanaşmazken yüzde 9.4’lerde seyreden işsizliğe karşı da siyasi partiler suskunluklarını sürdürüyorlar. Buna karşın çevre sorununu ve iklim değişikliğini tartışmayı ve öne çıkarmayı yeğliyorlar fakat, bu konuda hiçbir siyasi partinin somut bir önerisi bulunmuyor.
Parası olan için demokrasi
Milletvekili adayları, parlamentoya girebilmek için yaptıkları seçim çalışmaları için de onbirlerce Avro harcadı. Geçtiğimiz seçimlerde her milletvekili adayının 20 ila 40 bin Avro arasında seçim harcaması yaptığı belirlenmişti. Bu seçimlerde milletvekili adaylarının 50 ila 70 bin Avro civarında seçim bütçesi olduğu tahminleri yapılıyor. Bu durum son yıllarda yaşam standartları gerileyen halkın tepkisine yol açıyor.
Abo’daki Siyasal Bilgiler Fakültesi Rektörü Claus Stolpe, “milletvekili adaylarının seçimleri kazanmak için giderek daha fazla harcama yapmalarının, demokrasi için bir sorun yarattığını” söyledi. Stolpe, “insanların ekonomik olanaksızlıktan ötürü seçime katılamadıkları duygusuna kapılmamalarının, demokrasiye olan güveni zayıflatacağı” görüşünde. (AVRUPA HABER MERKEZİ)