26 Mart 2007 01:00

EVRENSEL’den


Türkiye, basın özgürlüğü bakımından tarihinin en kara günlerinden birini yaşıyor. Gündem ve Yaşamda Gündem gazetelerinin kapatılmasının ardından çıkan Güncel gazetesinin dağıtımına da dağıtım şirketine yapılan baskı sonucu izin verilmiyor.
Bu baskının mantığının ne olduğunu açıklayan bir başka sansür uygulaması da Azadiya Welat gazetesi hakkındaki kapatma kararı. Gazetenin Yazıişleri Müdürü Vedat Kurşun, gazetelerinin 21 Mart’ta çıkan sayısının, hiçbir gerekçe gösterilmeden toplatıldığını belirterek “Toplatma kararı, Merkez Dağıtım şirketine iletilmiş, ancak bize tebliğ edilmemişti. Şirketin toplatma kararını kimden aldığını, hangi dayatma ile karşı karşıya kaldığını bilmiyoruz” dedi. Bunlar, AB uyum yasaları ile TRT’de başlanan Kürtçe yayının da ne kadar göstermelik olduğunun, bu türden uygulamaların makyajdan öteye geçmediğinin cümle aleme ilanıdır.
Güncel gazetesinin dağıtımının engellenmesi ve devletin belirlediği politik söylemin dışında yayın yapan Kürtçe gazete Azadiya Welat’a karşı uygulanan bu karar, bir tür “beyaz sansür” olarak tanımlanabilir.
Bakıldığında, ortada gazetelere tebliğ edilmiş bir karar bile bulunmuyor. Ve diğer medya organlarının da “andıç” tehdidi ile yüz yüze bırakıldığı bir süreçte, bazı gazetelere özel muamele uygulanarak yayınları engelleniyor.
Gündem geleneğinden gelen gazeteler, en çok muhabirlerini kayıp verdikleri, gazetelerinin bombalandığı 1992-1995 yılları arasında bile yayınlarına devam etmişlerdi. Şu an, Türkiye’de basın özgürlüğünün çıtası onun bile altına çekilmek isteniyor. Welat’a karşı gösterilen uygulama da bunun bir kanıtını oluşturmaktadır.
Bu, sadece basın özgürlüğüne değil Türkiye’nin demokratikleşme çabalarına da bir darbedir. Kişi, kurum ve politik yapıların kendilerini demokratik bir zeminde ifade etmelerinin engellenmesi anlamına gelen bu karar, onlara nasıl bir seçenek bırakmaktadır?
Bu, Türkiye’de herkesin üzerinde düşünmesi gereken bir sorudur.
Türkiye’nin emek ve demokrasi güçleri, gerçek bir demokrasiden yana olan kesimleri, bu engelleri dün olduğu gibi bugün de aşacaklardır. Tarihin hiçbir döneminde darbe uygulamaları sürgit varlığını koruyamamıştır. Yine demokrasiden yana olanlar kazanacaktır. Ama herkes, bunun için üzerine düşeni yerine getirmek durumundadır.
İyi haftalar.

Evrensel'i Takip Et