Mezar taşı gibi suskun olmamak için
24 Ocak 1993’te öldürülen Uğur Mumcu için Konak Belediyesi Türkan Saylan Kültür Merkezinde bir anma etkinliği düzenlendi.
Cumhuriyet Gazetesi Ege Bölge Temsilcisi Serdar Kızık, Türkiye’nin, tarihinin en sancılı günlerinden birini yaşadığını belirterek, “100’ü aşkın gazeteci cezaevinde. İktidar bunların gazeteci olmadığını, örgüt üyesi olduğunu iddia etse de, gerçek öyle değil. Basın özgürlüğünde maalesef çok sıkıntılı bir süreç yaşıyoruz” dedi. Uğur Mumcu cinayetinin hâlâ aydınlatılmaması ve arkasındaki güçlerin ortaya çıkarılmamasının da basın özgürlüğü açısından Türkiye’de hâlâ çok ciddi sıkıntıların olduğunu gösteren bir olgu olduğunu ifade eden Kızık, “Bu ikisini ve öldürülmüş ama cinayetleri aydınlatılmamış gazetecileri düşünürsek Türkiye’de ne yazık ki son derece olumsuz bir noktada” dedi.
UĞUR MUMCU’NUN KATİLLERİ BULUNMADI
45 yıldır gazetecilik yapan Okan Yüksel de, Türkiye’nin bir korku cehennemine çevrildiğini belirterek, “Bunu kanıtlamak istercesine bilimcilerden gazetecilere kadar herkesi cezaevine atıyorlar. Ülkemizde basın özgürlüğü diye bir şey kalmamıştır artık. Kitap yazma özgürlüğü de kalmamıştır” dedi. Uğur Mumcu’nun yıllarca Türkiye’nin bütün gerçeklerini araştırarak ve bunları kitaplaştırarak bugünleri dünlerden gösteren bir gazetecilik yaptığını ifade eden Yüksel, “Uğur Mumcu’nun öldürüldüğü dönemin İçişleri Bakanı, ‘Katillerini bulmak onurumuzdur’, dönemin Başbakan Yardımcısı, ‘Katil ve katillerini bulmak namusumuzdur’ derken hiçbiri ne onurunu ne namusunu kurtarmıştır” dedi. Türkiye’yi adım adım karanlığa sürüklemek isteyen bir yönetim olduğunu ifade eden Yüksel, “Halkın sesi, gözü kulağı olan basını ya satın alarak ele geçirdiler ya çalışanları korkutarak ele geçirmeye susturmaya çalışıyorlar” diyen Yüksel, “Türkiye’de artık özgür basın adına çok az sayıda gazete çok az sayıda televizyon kalmıştır. Bu iş birlikçilerle birlikte sürdürülen bir programdır” dedi. Yüksel, Avrupa’da faşizmin yerel gazetelerin ve yerel gazete çalışanı insanların çabalarıyla yenildiğini sözlerine ekledi.
‘HALK DOĞRU HABER ALAMAMAKTADIR’
Türkiye Gazeteciler Federasyonu ve İzmir Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Atilla Sertel de, Ocak ayının gazeteci kayıplarının çok olduğu bir ay olduğunu belirterek, Metin Göktepe, Onat Kutlar, Hrant Dink, Uğur Mumcu ve Muammer Aksoy’u saydı. Türkiye’de gazetecilere yönelik cinayetlerin toplumu sindirme amaçlı olduğunu, demokrasi ve insan haklarına yönelik bir saldırı olduğunu vurgulayan Sertel, “Bu çabalar sadece cinayetlerle ve bombalamalarla sürmüyor, şimdi de tutuklamalarla sürüyor” dedi.
Gazetecilerin geleceklerinden endişeli olduğunu basın ve ifade özgürlüğü açısından Türkiye’de son derece kötü yıllar yaşandığını belirten Sertel, “Biz gazeteci örgütleri olarak bu davaların takipçisi olduk ve olacağız” dedi. Birçok gazetecinin de işinden edildiğini hatırlatan Sertel, “Gazetecilerin sendikal hakları, özlük hakları alabilmesi için mücadele dururken biz özgürlük mücadelesiyle meşgul olmak durumunda kalıyoruz. Öncelikle Türkiye’de gazetecilerin basın ve ifade özgürlüğü aslında halkın haber alma özgürlüğüdür. Aslında halk haber alamamaktadır, doğru alamamaktadır” dedi. (İzmir/EVRENSEL)
Evrensel'i Takip Et