23 Aralık 2011 05:17

5 sendikacı işten atıldı

İstanbul Büyükşehir Belediyesi yönetimi 5 sendikacıyı 14 yıl önce imzalanan toplusözleşmenin bir maddesindeki bir kelimeyi cımbızlayarak işten attı. TİS’in 9 maddesinde “Eğer sendikacı üç ay içerisinde işe başvurmaz ve ayrılmak istediğini belirtirse tazminatı ödenir” kısmındaki “Tazminat ödenir” kısmı alınıp gerekçe yapıldı.

İşten atılan İtfaiye Anadolu Yakası Şube Başkanı İzzet Aybar, mevcut belediye yönetiminin istediğini yapmadıklarını, istedikleri sendikaya üye olmadıkları, diz çökmedikleri için işten atıldıklarını kaydetti.

Yasalarda profesyonel yöneticilerin işe dönmesi konusundaki hükmün çok açık olduğunu belirten Aybar, “Yasalar ‘sendikacıların amatörlüğe düştüğü zaman yada başka sebeple işe geri dönmek istediği zaman işe geri alırsın’ diyor. Alabilirsin bile demiyor. Esnetilecek bir noktası yok. Ben daha öncede profesyonel yöneticilik yaptım. İşe geri dönmek istediğim zaman Perşembe başvurdum Cuma işe başladım. Şimdi neden işe başı vermiyorlar? Onların istediği çizgiye gelmediğimiz için işten atıyorlar” diye konuştu.

ADALET BU MU?

İstanbul 1 No’lu Şube yöneticisi Ramazan Orak ise işe dönmek istediği zaman kendisine sözlü olarak, “Bize karşı mücadele ettiniz, bu yüzden işe almıyoruz” dediklerini aktardı.  

Belediye-İş’in de kendilerine yanlış yaptığını düşünen Orak, “Yetki süreci devam ederken, bu yapılan ihanettir. Sendikanın böyle yaptığını gören işverende işten attı. Bilgi dahi verilmedi. Küçülmeye gidiliyormuş” dedi.  
Kurulduğundan bu yana AKP’nin üyesi olduğunu da ifade eden Orak, “Adalatten bahseden bir parti ekmeği için mücadele eden birisini işten atıyor. Bunun neresi adalettir? Çocuklarımız rızkı ile oynamak mı adalet? Bu partiye bu kadar hizmet ettiğimiz için utanıyorum. Partiden da istifa edeceğim” diye konuştu.

‘ÖTELENMELİYDİ’

“Ocak ayından beri yaşanan süreçte bende sendikanın atadığı müteşebbüs heyette profesyonel sendikacı olarak görev yapıyordum. 13 yılı aşkın zamandır Kütüphaneler Müdürlüğünde çalışıyordum. Ama bu sendikal ihanet karşısında tepkisiz kalamazdık görev aldık. Biz işverinin dediğini değil de işçilerin istediğini yaptık” diyen İstanbul 1 No’lu Şube yöneticisi İsfendiyar Eşki, her yerde adaletten bahsedenlerin sıra kendilerine gelince adaletli davranmadığını söyledi.
Kocaeli’yi üç günde, Ankara’yı 1 günde örgütleyenlerin İstanbul işçisini 10 aydır dize getiremediğini belirten Ekşi, “Bu direncin liderleri olarak da ellerine fırsat geçince bizleri seçtiler. Kanunu, yasaları bir kenara koydular ve bizi işten attılar” dedi.

Ekşi, amatörlüğe düşürülmeleriyle ilgili olarak da şöyle konuştu, “Profesyonelliğimizin düşürülmesi zamanlama olarak yanlış, tedbirsiz, ileriyi göremeyen bir hareket olarak yorumluyorum. Bu sonucu öngörememek sendikal liderliğe yakışmamıştır. Tüzük böyle diyor ama biraz daha ötelenmeliydi.”

BELEDİYE-İŞ SAHİP ÇIKMALI

İstanbul 1 No’lu Şube yöneticisi Hüseyin Yıldız ise tek suçlarının yandaş sendikaya geçmemeleri, işverenin her dediğini yapan bir işçi olmaları olduğunu kaydetti.

Bir ay önce işten atıldıklarını ancak bir süredir beklediklerini belirten Yıldız bunun nedenini de şöyle açıkladı, “İşçiler Türkiye çapından yoksullaştıran, açlığa, kölece çalışmaya zorlanıyor. Bunlar karşısında konfederasyonlar susuyor. Saldırılar karşısında 10 sendikanın oluşturduğu Sendikal Güç Birliği Platformu var. Mustafa Kumlu ve Türk-İş yönetimine karşı muhalifler bir liste çıkarttı. Belediye-İş Sendikası da bu muhalif sendikalarla birlikte hareket ediyor, bizim işten atılmamız böyle bir döneme denk geldi. Mustafa Kumlu ve ekibinin sendikamızın aldığı bu aceleci kararı kullanarak, birliği zedeler diye bugüne kadar bekledik.”

Yıldız, Belediye-İş’in bu yaşananları, işten atmalara, esnek çalışmaya, güvencesizliğe karşı bir mücadeleye cephesine dönüştürmesi gerektiğini kaydetti. (İstanbul/EVRENSEL)



5 sendika yöneticisinin işten atılmasının ardından Belediye-İş İstanbul şubeleri Büyükşehir Belediyesi önünde eylem yaptı.

Sık sık, “Topbaş şaşırma, sabrımızı taşırma”, “Belediye Topbaş’ın çitfliği değil”, “Ekmeğime uzanan eller kırılsın” sloganlarını atan işçiler, arkadaşlarının derhal işe geri alımasını istedi. Büyükşehir önünde açıklama yapan Belediye-İş 1 No’lu Şube Başkanı Muhammet Ceylan, sendikalarının, Büyükşehir’de devam eden örgütlenme sürecinin yetki için Bakanlığa müracaat edilmesi ile sonlandığını, bu yüzden sendikada pfofesyonel yönetici olarak çalışan 5 işçinin tekrar işlerine geri dönmek için 2 kasım 2011’de Büyükşehir’e başvurduğunu söyledi. İşçileri işe geri almanın koşulu olarak “Sendikandan istifa et” dediğini söyleyen Ceylan, “Yasanın kendilerine tanıdığı hakkı kullanan yetkili sendikasında görev aldıkları ve yandaş Hizmet-İş Sendikasına karşı onurluca mücadele ettikleri için ve İBB yönetimine; ‘Sendikal tercihime karşıma, bu benim anayasal hakkımdır, suç işliyorsunuz’ dedikleri için arkadaşımıza iş verilmemiş, işten çıkartılmıştır” dedi.

SENDİKAMIZI ELİMİZDEN ALAMAZLAR

İşten atılan işçilerden, İtfaiye İstanbul İtfaiye Anadolu Yakası Şube Başkanı İzzet Aybar, “Biz hırsızlık yapmadık, kamu malına zarar vermedik. Yalnızca anayasal hakkımızı bunlara teslim etmediğimiz için işten atıldık” sözleriyle İBB’ye tepki gösterdi. Topbaş’a seslenen Aybar, “Belki işimizi, ekmeğimizi, kazara canımızı alabilirsin ancak ne onurumuzu ne de sendikamızı elimizden alamazsın” dedi.

AKP iktidarının ve onun kurumlarının yeni iş yasalarını rahatça hayata geçirebilmek için  yandaş sendikalara ihtiyaç duyduğunu belirten, işten atılan işçilerden Belediye-İş 1 No’lu Şube Yönetim Kurulu üyesi Hüseyin Yıldız, bu yüzden İBB’nin sendika örgütlenmesinde taraf olduğuna dikkat çekti. İBB’nin kendilerini işten atarak yasaları çiğnediğini kaydeden Yıldız, “Bizler, yolsuzluk yapmadık, ihaleye fesat karıştırmadık. Ama onlar ekmeğimizi elimizden aldılar” dedi. Yıldız, bu baskıların ve hak gaspların ancak ortak mücadele ile yok edilebileceğine dikkat çekti.
(İstanbul/EVRENSEL)