Sosyal güvenlik haftası güvencesiz kutlandı

GEÇEN hafta sosyal güvenlik haftası olarak kutlandı. Gerek Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı gerekse illerde yapılan kutlamalar, “neyi kutluyoruz” sorusu eşliğinde gerçekleşti.
Özellikle emek cephesinden, “1 Ekim 2008 günü yürürlüğe giren yeni sosyal güvenlik yasası çalışanların ve emeklilerin ellerinde hak mı bıraktı?” sesleri yüseldi.
Sosyal Güvenlik Haftası’nda şu sorunlara dikkat çeken emek örgütleri, bir sosyal güvenlikten söz edilemeyeceğini dile getirdiler:
*Sağlık sigortası yönünden Sağlık Uygulama Tebliği (SUT) ikinci kez düzenlendi. Yeni SUT ile vatandaşların cebinden hastanelere daha fazla para ödenmeye başlandı. Muayene paraları zamlandı.
*Sağlığın paralı olması tam gaz devam ediyor. Özel hastanelere 2000 yılında 500 milyon lira ödeme yapılmışken, 2010 yılında bu rakamın 6 milyara, yani 12 katına çıkacağı kesin gibi. Öte yandan, bu para sadece SGK´nın özel hastanelere ödediği paradır.
*Özel hastaneler vatandaşlardan SGK’dan aldığının 2 katından fazla para almaya devam ediyor. Birçoğu da yasal sınırları aşarak ilave ücret, sağlık fiyat farkı alıyor.
*Emekli aylıkları düşmekte, her geçen gün emeklilerin reel geliri azalmakta. Emeklilere sadece enflasyon farkı verilmekte, ülkenin büyüme oranından pay verilmemekte.
*Mezarda emeklilik diye tanımlanan 65 yaş emekliliği sistemi başladı. 1 Mayıs 2008 gününden sonra ilk defa işe girenler 65 yaşında emekli olmakla karşı karşıyalar.
*Kayıt dışı istihdamın önüne geçilebilmiş değil; ekonomik büyümenin motoru olarak görülen kayıtdışı istihdam tam gaz devam ediyor.
*SGK’nın prim tahsilat tahakkuk oranı, tarihinin en düşük seviyelerine inmiş durumda; hemen hemen yüzde 50 seviyesine kadar geriledi.
*Boşandığı eşiyle aynı evi paylaşan kadınların aylıkları kesilirken, bu tespiti yasal olmadığı halde SGK’nın denetim elemanları yapıyor ve durumu mahkemeye bildirip aylık kesme yerine mahkemeye gerek görmeden işlem hataları aynen devam ediyor. (HABER MERKEZİ)