Nükleer silahta ikiyüzlü tutum
SURİYE’YE YASAK
BM müfettişlerinin El Hasakah kentinde olduğunu belirlediği, daha önce varlığı bilinmeyen tesisin, Suriye’nin nükleer silah üretimi konusunda Pakistan’daki nükleer silah üretiminin babası olarak kabul edilen Pakistanlı bilimadamı Abdül Kadir Han ile birlikte çalıştığı şüphelerini güçlendirdiği bildirildi.
Uluslararası Atom Enerji Kurumu’nun (UAEK) çalışmaları hakkında bilgi sahibi üst düzey bir diplomat ile eski bir BM müfettişi isimleri gizli kalmak koşuluyla yaptıkları açıklamada, tesisin nükleer silah üretimi için tasarlanmış olduğuna dikkati çekti.
ASLINDA YOK AMA...
Tesisin tasarımının, Libya’nın eski lideri Muammer Kaddafi’nin Han’ın rehberliğinde nükleer silah üretme amacıyla Libya’da inşa ettirdiği tesisle büyük benzerlik gösterdiğine işaret eden yetkililer buna karşın, BM müfettişlerinin şu an bir pamuk eğirme fabrikası görünümünde olan tesisin herhangi bir zamanda nükleer üretim için kullanıldığına ilişkin bir işarete rastlamadıklarını kaydetti. Yetkililer, tesisin uranyum üretimi için kurulmuş olsa bile bu planlardan daha sonra vazgeçildiğinin anlaşıldığını ifade etti.
SURİYE ATOM BOMBASI ÜRETECEKMİŞ
İsrail savaş uçaklarının 2007 yılında Suriye’deki plütonyum ürettiğinden şüphelenilen bir reaktörü bombaladığını hatırlatan yetkililer, bina ile Libya’daki tesis arasındaki tesadüfi olması mümkün olmayan benzerliğin, Suriye’nin plütonyumun dışında uranyum yoluyla da atom bombası üretme arayışı içinde bulunduğunu gösterdiğini iddia etti.
Yetkililer, ayrıca UAEK’nın, Han ile Muhiddin İsa adlı Suriyeli bir yetkili arasındaki yazışmaları ortaya çıkardığını söyledi. Muhiddin’in, Pakistan’ın 1998 yılında yaptığı başarılı nükleer denemenin ardından başlattığı yazışmalarda Han’ın laboratuarını ziyaret etme isteğini dile getirdiği ve bilimsel işbirliği önerisinde bulunduğu belirtildi.
Han 2004 yılında yaptığı açıklamada, İran, Kuzey Kore ve Libya’ya nükleer silah teknolojisi satılması konusunda çalışmaların bulunduğunu itiraf etmiş, ancak Suriye’den bahsetmemişti. Daha sonra yaptığı açıklamada ise Han, Pakistanlı yetkililerin söz konusu itiraflarda bulunması için kendisine baskı yaptıklarını öne sürmüştü. (DIŞ HABERLER)
İSRAİL NÜKLEER SİLAH KAPASİTESİNİ ARTIRIYOR
NÜKLEER silah kapasitesini artırmayı hedefleyen İsrail’in, Jericho 3 füzelerinin menzilini yükseltmeye ve denizden atılan cruise füzelerini geliştirmeye çalıştığı öne sürüldü.
Bağımsız bir İngiliz komisyonu tarafından hazırlanan ve Guardian gazetesinde yayımlanan raporda, İsrail’in, karadan karaya gönderilen Jericho 3 füzelerinin kapasitesini kıtalar arası füze kapasitesine çıkarmak için çalıştığı bildirildi. Kıtalar arası füzelerin menzili yaklaşık 5 bin mil olarak ifade edildi.
İngiliz Amerikan Güvenlik Bilgisi Konseyi’nin (Basic) yayımladığı raporda ayrıca, İsrail’in, denizaltıdan fırlatılmak üzere tasarlanan cruise füzelerinin geliştirilmesi için de çalışmalarını sürdürdüğü belirtildi. İsrail’in şu an itibarıyla üç denizaltısı bulunuyor. İki tanesi ise Almanya’da inşa halinde. İsrail ve Almanya altıncı denizaltının yapımı için görüşmeleri sürdürüyor. Guardian’ın haberine yer veren Haaretz gazetesi, söz konusu denizaltılara, olası bir nükleer saldırıya uğraması halinde İsrail’e “ikinci bir saldırı” şansı tanıması açısından önem atfedildiğini belirtti.
MİLYARLARCA DOLAR HARCANIYOR
Londra merkezli düşünce kuruluşu Basic’in raporunda, nükleer güce sahip ülkelerin nükleer silahlarının modernizasyonu kapsamında gelecek 10 yıl içinde yüz milyarlarca dolar para harcayacağı bildirildi. Raporda, hükümetlerin bütçe krizi ve nükleer silahsızlanma baskısına rağmen, yeni ve tehlikeli bir “nükleer silahlar çağına” doğru ilerlendiği uyarısına yer verildi.
Rusya, Pakistan, Hindistan, İsrail, Çin ve Fransa gibi diğer nükleer güce sahip ülkelerin sahip olduğu nükleer silahların, caydırıcı olmanın çok ötesinde bulunduğu uyarısı yapıldı.
Rapora göre, gelecek 10 yıl içinde ABD nükleer silahlara 700 milyar dolar harcamayı planlarken, Rusya’nın deniz, hava ve karadaki taşıyıcı nükleer sistemlere 2020’ye kadar 70 milyar dolar harcayacağı öngörülüyor.
Kuzey Kore’nin sahip olduğu nükleer füzelere uyacak kadar küçük nükleer başlık üretebilme kapasitesine ulaşıp ulaşmadığının bilinmediği belirtilen raporda, İran’ın nükleer çalışmalarına dair bilgi bulunmuyor.
Evrensel'i Takip Et