10 Mart 2004 22:00
Malatya'da, derme çatma evlerden meydana gelen Yıldıztepe Mahallesi kaderine terk edilmiş durumda. Malatya-Elazığ yolunun hemen altında bulunan ve bir evde birden fazla ailenin yaşadığı mahallede belediye bu güne kadar bir tek çivi çakmamış. İnşaat molozlarının döküldüğü mahallede çocuklar çamur içinde oynuyor. İş olanağının da olmadığı mahallede, erkeklerin hemen hepsi işsiz. Ailelerin geçimini, apartman temizliğine giden kadınlar sağlamaya çalışıyor.

Destek beklentisi Bu güne kadar kimsenin 'haliniz nice?' diye sormadığı mahalleliler bir yardım kuruluşundan geldiğimizi sanarak dertlerini anlatıyorlar. Cemile Tok, "Burası çok fakir bir mahalle" diyerek devletten destek istiyor. Cemile Tok'un bir oğlu lisede okuyor, eşi ise geçirdiği trafik kazasından dolayı çalışamıyor. Tok, bir apartmanın temizliğini yapıyor. Eline geçen para ise oldukça az. Yaklaşan yerel seçimler üzerine sohbete başladığımızda eşi Naci Tok söze karışıyor. Kimseden bir umudu olmadığını belirten Naci Tok, oyunu şu andaki belediye başkanı Çerçi'ye vereceğini söylüyor. "Bu bilinçli bir tercih mi?" sorusunu ise şöyle yanıtlıyor Tok: "Bize bir şey de yapmamış. Ama herkes onu konuşuyor." Sebze halinde iş olduğu sürece, kendi deyimiyle kazma kürek hamallığı yaptığını belirten Muharrem Taş ise seçimler konusunda "Ne desek boş" yorumunu yapıyor. Taş, oyunu Çerçi'ye vereceğini vurguluyor, gerekçesini ise şöyle açıklıyor; "Bizim için hiçbir şey yapmadı. Ama bir tek onu tanıyoruz. Bizim için zaten bir şey değişmeyecek." Sara hastası Murtaza Taş ise 20 yıldır bu mahallede oturuyor. Evinde eskimiş kilimler dışında eşya yok. Odalarının duvarları çatlamış. Taş'ın tek sağlık güvencesi olan yeşil kartı iptal edilmiş. Kartın yenilenmesi için yaptığı başvurudan ise henüz sonuç alamamış. Taş, "Beş çocuğum var ikisi okula gidiyor. Eşim bina yıkamaya gidiyor. Aldığı parayla geçiniyoruz. Hastalıktan önce garsonluk yapıyordum" diyor.

'Kime vereyim?' Mahallelilerden Songül Pektaş'ın bir ayağı sakat. Eşinin de gözleri görmüyor, kulakları duymuyor. Pektaş ailesinin arada bir apartman temizliğinden alınan 10 milyon liralık gelirleri de yok. Kendilerine Fakir Fukara Fonu'ndan kömür verildiğini belirten Pektaş, "Evimde çay, şeker bile yoktur. Çocuğu gönderiyorum, bir şey vermiyorlar. Sabahtan beri kursağımızdan bir lokma geçmedi" diyor. Yaşar Gezer de, mahalleye hizmet götürülmemesinden yakınıyor. Mahallede çok çocuklu ailelerin barındığını belirten Gezer, "Rezalet ortada" diyor. Bir oğlu ile yaşayan Medine Uçar da, köylerden topladığı yardımlarla ayakta kaldıklarını anlatıyor. Oy vermenin kısmet işi olduğunu düşünen Uçar, biraz düşündükten sonra soruyor, "Siz söyleyin oyumu kime vereyim?"

Evrensel'i Takip Et